1. Görüşme Sürecinden Ümitliyiz Ama…
Görüşme Süreci sayesinde son aylarda terör saldırılarının durduğu ve milletçe ümitli bir bekleyiş dönemine girdiğimiz doğrudur. Niyetim, pişmiş aşa su katmak ve bu çatışmasız dönemi baltalamak değil. İnşaallah sürecin sonuna kadar hep böyle devam eder de milletçe bu büyük bâdireyi atlatmış oluruz.
Lâkin, PKK-KCK’nın iç ve dıştaki yeni yapılanması ve Güney Doğu’da meydana gelen olaylar, bizi ister istemez şüpheye düşürüyor. Yok olmak üzereyken PKK, ‘Acaba bu süreci yeniden palazlanmak ve gücünü arttırmak için mi kullanıyor?’ şeklindeki sorular zihinlerimizi meşgul ediyor.
Başbakan Erdoğan’a güveniyoruz ve bu şekildeki bir istismarı devam ettirmeyeceğini biliyoruz. Esasen bu durumun devamı hâlinde, önümüzdeki seçim döneminde sıkıntıya düşebilecektir.
Ancak, karşıdaki ‘örgüte’ aslâ güvenmiyoruz. Esasen, Görüşme Süreci’nde de vaadlerini yerine getirmemişler; silâhlarını bırakmamışlar ve çok az bir terörist haricinde Türkiye’yi terk etmemişlerdir. Bazı kaynaklar, çıkanlardan bazılarının tekrar döndüğünü ve yeni takviyeler sağladıklarını işaret etmektedirler.
Diğer taraftan, PKK-KCK Güney Doğu’da âdeta devlet içinde devlet olmaya çalışmaktadır ve yönetime hâkim olma peşindedir.
Bu durumda, Görüşme Süreci ortamını bozmadan gerekli tedbirlerin süratle alınması şarttır.
2. Yeni Anayasa’da Mutabakata Varılan Maddeler Kabul Edilmelidir.
TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun Yeni Anayasa çalışmalarında üzerinde mutabakata varılan 48 madde, AK Parti ve CHP’nin anlaşmasıyla çıkarılmalıdır. Genellikle demokratik hak ve hürriyetlerden meydana gelen bu maddeler kabul edilerek yürürlüğe girerse, 1982 Anayasası büyük ölçüde demokratikleştirilmiş olacaktır.
Bu konuda MHP’nin ilk sözünde durmaması üzücüdür. BDP’nin de bu maddelere katılması karşısında isteyeceği tâvizler kabul edilemez. Bu durumda, AK Parti ve CHP milletvekillerinin toplam oyu olan 461 ile üzerinde uzlaşılan 48 maddenin çıkarılması mümkündür. Lâkin, CHP’li dostlar kusura bakmasınlar ama ben CHP’nin gene kıvıracağından ve oyunbozanlık yapacağından eminim. Ayrıca, CHP bakımından asıl mesele, parti içi mutabakatın sağlanamayışıdır.
3. Yeni Anayasa Yıl Sonuna Kadar Hazırlanabilir.
Ben, Yeni Anayasa’nın hazırlanmasından hiç ümidimi kesmedim. Bu konuda, BDP dışındaki siyasî partilerin hep mutabakata varabileceğini düşündüm. Yeni Anayasa’nın, temel ilkeleri düzenleyen ilk üç maddesinde esas itibariyle AK Parti, CHP ve MHP’nin anlaşması zor olmayacaktır. Aslında, üzerinde mutabakata varılan 48 madde, önemsiz ve kolay maddeler değildir. Bilâkis, bireyi devletin önüne geçiren, modern insan hakları, hürriyetleri ve demokratik rejim bakımından son derece ağırlıklı maddelerdir.
Uzlaşma Süreci’nin önünü tıkadığı söylenen, AK Parti’nin Başkanlık Sistemi konusundaki tekliflerinden vazgeçmesi, çok önemli bir fedakârlık ve kolaylıktır. Yargı sistemi konusundaki anlaşmazlıklar da hâlledilecek olursa, 2013 yılı sonuna kadar ‘Yeni Anayasa’nın hazırlanması, TBMM’de kabulü ve Referandum’a sunulması mümkündür.
Nitekim, AK Parti MKYK’sından TBMM Uzlaşma Komisyonu’nun çalışmalarına devam kararının çıkması da sevindirici ve ümit vericidir.
***
Türkiye, önündeki engelleri aşacak, ‘Yeni Anayasası’nı da er veya geç çıkararak 2023 ufuklarına bütün hızıyla açılacaktır.
