Yıl 2010.
Hükümet karar aldı.
Devlet politikası olarak onaylandı.
Açılış konuşmasını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül yaptı.
Türkiye’de Japon yılı ilan edildi.
*
Amaç, etkileyici ve güzeldi.
Her iki ulusun tarihi paylaşmalarından ötürü, ilişkilerin daha da geliştirilmesi…
Japonya’nın güzelliklerinin yakınlaştırılması…
Dostluk çapının geliştirilmesi…
İşbirliğinin geleceğe taşınması hedeflendi.
Japon prensi, “ Türkler bizim geçmiş, gelecek yegâne dostlarımızdır” dedi.
*
Yıl boyunca, memleketin her tarafında Japon gösterileri, etkinlikleri yapıldı.
Mutlu şekilde kutlandı.
*
Yıl 2013.
İzmir’in Bayraklı Belediye Meclisi’nde hararetli tartışma.
2 dönümlük bir kamu alanı Japon bahçesi olarak düzenlenecek ve bir işadamı belediyeye yük getirmeden burayı yapacak, bakımını da üslenecek.
Eğer meclis uygun görürse, bahçeye Japon Mimar Tatsuya Yamamoto ismi konulacak.
*
Peki, Tatsuya Yamamoto kimdir?
25 yıl önce Türkiye’ye gelmiş. Havası, iklimi, insanlarına sevdalanmış, yerleşmeye karar vermiş.
İstanbul’da yüksek lisans, Eskişehir’de doktorasını tamamlamış, üniversiteye hoca olmuş, bir Türk kızını sevmiş, dünyaya gelen kızına Eda adını verirken, kendisi de “Tarık” adını nüfus cüzdanına işletmiş.
Yine Türkiye’ye aşkından dinini değiştirip, Müslümanlığa geçmiş.
Tarık Yamamoto’nun çizdiği projeler, açtığı sergiler meslektaşları arasında parmakla gösterildiği gibi, birçok tanınmış firmada ondan yararlandı.
Hatta İzmir’de ilk kent yenileme projesi bile yapmıştı.
*
Ama ömrü kısaydı.
49 yaşında spor yaparken, iki yıl önce öldü.
*
İzmir’in körfezine hâkim bölgede, mülkiyeti belediyeye ait ve planda yeşil alan işaretli 2 bin metrekare alanda Japon bahçesi yapılması teklifi getirildi.
Bahçeyi kendi cebinden yapacak AK Partili Mimar Selim Gökdemir, “İsmini de Tarık Tatsuya Yamamoto koyalım” dedi.
*
Bundan sonrası siyaseten ilginç.
Başta belediye başkanı olmak üzere CHP’liler, AK partili üyeden gelen teklifi kabul edeceklerini bildirdi.
AK Partili üyeler ise karşı çıktı.
Oylandı, CHP’lilerin sayısal üstünlüğüyle karar oy çokluğuyla geçti.
AK Partili Mimar üye Ali Kökoğuz’un, partilisi mimar arkadaşının önerisine karşı olmasını da “ Kişi ismi verilecekse Japon değil Türk olmalıdır” diye yorumladı, Japon mimarın en son akla gelen isim olması gerektiğini söyledi.
*
Kıssadan hisse…
Bir Türk atasözü; “ Herkesin aklı bir olsa koyuna çoban bulunmaz”
Bir Japon sözü;” Hava soğuduğunda, gölge veren ağaç unutulur”
Hangisi dilinize cuk oturuyorsa…
Olaya yorumunuz olsun!
**************
