Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ahmet AY

Terör Örgütleri ve Din -2-

Ahmet AY Yazar Ahmet AY
29 Temmuz 2019
Ahmet AY
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yazı dizimizin ilkinde DAEŞ ve FETÖ gibi terör örgütlerinin “arızalı dini yaklaşımdan” beslendiğini anlatmış ve İslam ile terörün yan yana zikredilmemesi gerektiğini belirtmiştik.

Önceki dönem Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez’in, “Son yıllarda her gün öldürülen ortalama 1000 Müslüman’ın %90’ı, Müslümanlık iddiasında olan kimseler tarafından öldürülüyor. Bütün bunları sadece yabancı parmağıyla açıklayabilir miyiz?” açıklaması bizim söylediklerimizi destekliyor. Yani “kimi Müslümanlar” maalesef “dinden!” asla murad-ı ilahiyi yansıtmayan çıkarsamalarda bulunarak güç devşiriyorlar. Sayın Görmez’in de belirttiği gibi “öldürülen bin Müslüman’ın % 90’ını Müslümanlık iddiasında bulunanlar öldürüyor.” Yani, bizim içimizden birileri örgütü için dinden çıkardığı delillerle Müslüman öldürmeyi büyük büyük sevaplar kazandıracak olan “Allah yolunda cihad!” olarak görüyor.

Bu nasıl oluyor?

İşin ABD ve diğer ülkeler tarafından organize edildiğini anlatmıştık, ama ilaveten Trump’ın “DAEŞ’i Obama/ABD kurdu” sözünü hatırlamaz isek konu eksik kalır. Şimdi de dinden nasıl terör çıkarıldığına bakmak gerek.

Din metni de, dini metinler de tabiatı gereği insanın algısına göre şekil alır ve öyle anlaşılır. Ve biliyoruz ki insanların kültürü, örf ve adetleri, yaşam tarzı, eğitim ve bilinç düzeyi, coğrafi koşulları, aile yapısı, diğer kültür ve medeniyetlerle teması insanın din(i) anlayış ve algısını direkt etkiler. Bu yüzden tarih boyunca “rafine” bir din anlayışı hiçbir dönemde olmamıştır olamaz da.

Buna, bütünüyle toplumsal bağlayıcılık anlamında din adına son sözü söyleme yetkisinin kurum ve şahıslarda bulunmayışını eklediğimizde karşımıza insan sayısı kadar dinî algı(lama) çıkacaktır.

Kur’an ayetlerinin bağlamını, sebebini, tekil-tikel-genelliğini, an ve/ya çağlar üstülüğünü, kısacası coğrafyasını, ayetlerin muhattabiyetini dikkate almaz ve hele hele bu örgütlerin yaptığı gibi bir de din metnini kendi düşüncelerine, mezhebine, örgütüne, cemaatine, ideolojisine göre yorumlamaya kalkarsa “dinden!” bir şekilde kendi(örgütsel veya bireysel menfaati)ne uygun referanslar bulacaktır.

Yukarıda açıkladığımız kimi sapmaların yanı sıra indi, manipülatif ve ideolojik yorumlarla mürted, düşman, daru’l harb belirlemesi “sıcak savaş anı” için nazil olan ayetleri her zaman için kendileri gibi inanmayan herkes ve herkesimle savaş ilanına gerekçe kılabilirler. Bazen de ayetlerden oluşturdukları ilgisiz bağlantı ve kombinasyonlarla daha vahim fetvalara sahip olabilirler. Mesela;

“Ey iman edenler! Sizden kim mürted olur/dininden dönerse (bilsin ki) Allah, sevdiği ve kendisini seven, mü’minlere alçakgönüllü (şefkatli), kâfirlere karşı onurlu ve zorlu bir toplum getirecektir. (Bunlar) Allah yolunda cihad ederler ve hiçbir kınayanın kınamasından korkmazlar (hiçbir kimsenin kınamasına aldırmazlar). Bu, Allah’ın, dilediğine verdiği lütfudur. Allah’ın lutfu ve ilmi geniştir.”[1] Ayeti ile “Fitne ortadan kalkıncaya ve din tamamen Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın!  Son verirlerse şüphesiz ki Allah onların yaptıklarını çok iyi görür”[2] ayetini beraber okuyup bağlamından, maksadından, nüzul dönemi ve sebebinden kopartınca korkunç cinayetlere gerekçe kılınabiliyor. Çünkü örgütlerde “mürtedlik” dinin-örgütün-cemaatin “sırları”na vukufiyeti gerekesiyle en büyük fitne olarak telakki ediliyor. Dolayısıyla hem farklı dinden olan hedef kitleyi “kendileriyle savaşılması gereken kafirler”dir diye, hem de örgütlerinden kopanları “mürted” ve de “fitne” (müsebbibi) gördükleri için “Fitne ortadan kalkıncaya kadar…” ayeti gereği kendileriyle savaşılmayı ve onları öldürmeyi farz görürler.

Yine;

“Artık Allah yolunda savaş. Sen, kendinden başkası (sebebiyle) sorumlu tutulmazsın. Mü’minleri de teşvik et. Umulur ki Allah kâfirlerin gücünü kırar (güçleriyle size zarar vermelerini önler). Allah’ın gücü daha çetin ve cezâsı daha şiddetlidir.”[3] Ayet-i Celilesi, düzenli harbin kaçınılmaz olduğu dönemde Hz. Peygamber as ile beraberindekileri yine kaçınılmaz olan savaşa teşvik için inmiş iken, DAEŞ gibi örgütlere Müslümanlara karşı “savaşın” emr-i ilahisine dönüşebiliyor. Elbette ki İslam ülkeleri kendilerine savaş açan devletlerle savaşmak durumunda kalır ise Müslümanlar yukarıdaki ayet(ler)in gereği gibi savaşmakla mükelleftirler. Ne var ki örgütler kendilerini hakkın ve hakikatin tarafı gördükleri için durum tespiti yapmayı da sadece kendilerine vazife bilirler. Kimin hak, kimin şer cephesinde olduğuna kendilerince hükmettikten sonra:

“Allah ve Rasûlüne karşı savaşanların ve yeryüzünde (hak) düzeni bozmaya çalışanların cezası, ancak ya acımadan öldürülmeleri, ya asılmaları yahut el ve ayaklarının çaprazlama kesilmesi yahut da bulundukları yerden sürülmeleridir…”[4] Ayetini kendileri için “öldürün” fermanı olarak kabul ediyorlar.

Zikrettiğimiz ve daha nice ayeti makasudullah çerçevesinden çıkarıp örgütün anlayışına uygun kullanınca ortaya Müslüman’ın Müslüman’ı öldürmesi çıkıyor. Allah Peygamber’e savaş esnasında savaşçı sahabeyi cesaretlendiren, teşvik eden ve savaşlarının sebeplerini açıklayan ayet/ler vahyediyor. Bu normal zamanlarda inen bir ayet değil, savaş anında Müslümanların neden savaştığını ve bu savaşta herhangi bir gevşeklik göstermemeleri gerektiğini açıklıyor.

Bütün dinlerin kaderi aynı:

Her dinin başına gelenden maalesef son din olan İslam da nasibini alıyor.

Öldürmeyeceksin diyen bir dinden, Kitab-ı Mukaddes’ten Siyonizm ve Filistin’i kan gölüne çevirme nasıl çıkarıldıysa,

“Sevgi dini”, hatta o kadar “sevgi” vurgusuna sahip ki “Biri sağ yanağına vurduğunda sol yanağını çevir” diyen bir dinden, İncil’den Haçlılık nasıl çıktıysa, I. II. Dünya Savaşları nasıl çıktıysa, Latin Amerika halkından milyonlarcasını katletmek nasıl çıktıysa,

“Bir insanı öldürmek bütün insanları öldürmüş gibidir” diyen dinden de DAİŞ, BOKO HARAM ile FETÖ öyle çıkar(t)ıldı.

Oysa tahrif edilmemiş tek din metni/kitabı olan Kur’an-ı Mubin 1400 yıldır şiddet ve katli yasaklayan, bağlayıcı onlarca emir içeren ayetlerle seslenmekte. Kitab-ı Mecid’in ilk uygulayıcısı olan Muhammed Mustafa as yaşamı boyunca şiddet uygulamaktan men etmiştir. Savaşlarda bile “sivile (silahsız ahaliyle), yaşlıya, kadına, çocuğa, engelliye, hasta ve yaralıya dokunmayın, doğaya, eşyaya zarar vermeyin” emrini her seferinde tekrarlamıştır. Bu anlamda hem teorik (metin düzeyinde) hem de pratik olarak İslam sadece öldürmeyi, şiddeti ve terörü değil, her türlü baskıyı da “fitne” olarak kabul etmiş ve yasaklamıştır.

Elbette en önemli hak olan hayat hakkı konusunda dinimiz yaşa(t)mayı öncelemiş, yaşama hakkına riayet etmeyi en çarpıcı şekilde emretmiştir. Herkesin bildiği bir insanı nahak yere öldürmek bütün insanları öldürmüş gibidir, bir insanı yaşatan da bütün insanları yaşatmış gibidir İlahi ilkesi buna en güzel örnektir.

İşte nasıl olduysa bu dinden, Kur’an’dan DAEŞ ve FETÖ çıktı.

Yazı dizimize FETÖ’nün dinden, dini anlayıştan nasıl böyle bir örgüt çıkardığını yazmakla devam edeceğiz inşaallah.

Fetolojik Teoloji…

[1] Maide/54.

[2] Bakara/193.

[3] Nisa/84.

[4] Maide/33.

Paylaş
Etiketler: DAİŞfetolojikmürtedsiyonizm
Önceki Yazı

Sarp Yokuşu Deneyelim.

Sonraki Yazı

Ballı Kara Sinek

Ahmet AY

Ahmet AY

Ahmet Ay'ın Tüm Yazılarını Göster

İlişkili Yazılar

Ahmet AY

CHP Artık Milli Güvenlik Sorunu

06 Aralık 2020
5k
Ahmet AY

AB’nin ‘İRİNİ’ Akdeniz’e Aktı

29 Kasım 2020
5k
Ahmet AY

Başkan Erdoğan’dan Kıbrıs Çıkarması

22 Kasım 2020
5k
Ahmet AY

Biden’a Neden Sevindiler?

15 Kasım 2020
5k
Sonraki Yazı

Ballı Kara Sinek

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap