Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Levent SEÇER (Prof.Dr.)

Terkedilmiş Sanat…

Prof.Dr. Levent SEÇER Yazar Prof.Dr. Levent SEÇER
19 Şubat 2013
Levent SEÇER (Prof.Dr.)
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Sanatçı ve onun emeğine saygı duymadığımız bir ülke de yaşamanın, acısını en iyi bilenlerden biriyim. Bir ülke de sanatçı ve onun emeği yok sayılıyorsaUnknown Object ülke de demokrasiden söz etmek mümkün değil. İnanç siyasetinin gölgesin de unutulan yalnızlığa, kendi kaderine terkedilen sanat ülke de yaşananların Batı’ya yansımalarının getirisin de, ne yazık ki sergilenlerin siyah resmin kimse farkında değil. Türkiye’de şu anda serginin adı bana göre ”Dökülen edebiyat, dökülen sanat” olmalı. Bir Japon un bir ayda üç kitap okuduğu bir ülke modeli haline gelmek, bunu belki ben göremeyeceğim, fakat benim ülkemde hala on yılda bir kitap okuyan ülke olarak kalmak, işte bunu asla unutamayacağım.

Âdeta bilgisiz bir toplum yetişmesini isteyen bir anlayış hakim ülke de. Göremeyen, anlayamayan, okumayan, bakmayan, analiz etme, araştırma ve sorgulama yeteneği olmayan bir toplum olmak. Birilerinin istediği toplum şekli bu bana göre. Batı ülkelerin de topluma hesap veren bir demokrasi var, peki Türkiye bunu neden yapamıyor? Çünkü uyuyan uyutulan korkan bir toplum, nasıl kendisini yöneteni sorgulama cesaretine sahip olabilir?

TÜRK EDEBİYATINI TANIMAYAN BATI…

Türk edebiyatını Dünya’ya tanıtamadık, Dünya bizi hala sanatımızla edebiyat ve diğer sanatsal değerlerimizle kabul etmiyor tanımıyor. ‘UCUBE” diye kendi ülkesinde özgürlük anıtını bile parçalayan bir anlayışa sahip ülkeyiz. Bu yetmiyormuş gibi, başka bir ülkenin sanatsal değerlerinden bile rahatsız olup ” bu eseri yıkın buradan” diyen bir mantıkla sanatın Batı’da nasıl saygınlığından söz edebilirsiniz? Türk edebiyatının dünyaya tanıtmak amacıyla çalışmalar yapan (TEDA) projeleri bile bu gün yetersiz,2010 yılında başlayıp, sadece 85 Türk eserinin yabancı dile çevrilmesi, tıkanmanın neresinde olduğumuzu açıkça gösteriyor aslında. Geleceğe ışık tutacak değerde yazarlarımız yetişmiyor, yada bu kalite de düşünce de olanlar bekledikleri saygıyı değeri görmüyorlar eserleriyle birlikte. Edebiyatı bile yazmaktan, sanatı bile anlatmaktan konuşmak korkar hale gelmek kaygı verici. Dünya bizi tanımıyor, Dünya bizi inançların gerisinde yaşanan bir ülke olarak, bunun ılımlı demokrasinin içinde kalan bir ülke olarak görüyor.

Edebiyatı sanatı bazen de kendi kişisel kimliğinin saygınlığında kullananların, sanata edebiyata zarar verdiğini düşünüyorum. Hala aldığı ödülün tartışıldığı Orhan Pamuk, sanatın edebiyatın uluslararası bilimsel paylaşımın da bu güne kadar ne yaptı? Dünya sadece Nobel kazanmış bir Türk olarak biliyor ve bu ödülü nasıl aldığını nasıl hak edip etmediğini zaman zaman sorguluyor.

Yıllar önce Aziz Nesin’in sözleri geldi aklıma. ”Ben her zaman kendim için yazarım” ama bu sözlerin Orhan Pamuk anlayışında yer almadığının söylemek isterim. Yazar elbette kendisi için yazdığı şeylerin anlamlı ve güzel değerde olmasını ister, toplumla paylaştığında saygı ve anlam kazansın. Harvard Üniversitesi’nde yaptığı bir konuşma da Pamuk, kendi dünyasını anlatıyor, ancak Türk edebiyatının hala nerede kaldığını ve neden dünya edebiyatıyla buluşamadığını, ya da bununla ilgili ne yapılması gerektiğini ortaya koyamıyor. Heykel yıkan, sanatçısına istediğin ülkede yaşa diyen, müzisyenin sülalesine küfreden, bale giysilerine burnunu sokan, televizyon dizilerinin bile kendi anlayışlarını yansıtması biçiminde yönlendirmeye çalışan, tiyatroya, sinemaya, edebiyata, sansür getiren, yasakçı bir anlayışı eleştiremediğimiz sürece, sanatın Türk edebiyatının dünya edebiyatı ile bir arada olması mümkün değil. Aslında 23 Aralık tarihinde İstanbul Bostancı Gösteri merkezinde ”Hükümetin sanat politikalarını reddediyorum” diyen sanatçı buluşması gibi etkinliklerin daha da artması tüm dileğim. Âmâ bütün bunlara rağmen, Türkiye’de sanat, artık adamın köpeği ısırması noktasında kalmıştır. Sanatı Televole kültüründe bırakanların, sanata ne kadar zarar verdiklerinin farkındalar mı acaba? Sisteme hakim olan zihniyet, toplumun ılımlı kültürde kalmasını sağlamak adına, yayınlanan mistik TV dizilerinden hoşnut sanırım. Sanat edebiyat çağdaş değişim anlayışında kalmadığı sürece, kendisini hep yalnız ve öksüz hissedecek bu ülke de. Özellikle toplumun hızla biat kültürüne teslim olduğu bir dönemde.

ALMANYA’DA DEĞİŞMEYEN DURUM…

Bugün uluslararası alanda çok sayıda önemli sanat ve kültür edebiyat fuarları var, bunların en önemlisi Frankfurt edebiyat fuarı, her yıl Türkiye buraya katılsa da sadece adıyla yer alıyor. Berlin kültür ve turizm fuarında Türkiye kültürle öne çıktı diyor bir yetkili. Türk kültürünün nasıl ve hangi değerler içinde yansıtıldığı orta da. Sonuç sadece bir hiç. Almanya da 24 Eylül 7 Ekim 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilen ”Kültürler Haftasın da” bile, Türk edebiyatı sanatı kültürü dünyaya yansıtılmadı. Yıllarca oturdukları koltuktan bir türlü kopamayanlar, kendilerini Türk toplumunu temsil ediyorum biçiminde yetkili görenler, (TGD) (TGH) ve buna benzer kurumlar. Bu güne kadar yaptıkları ortada, içi boş anlamsız etkinliklerle ve iç hesaplaşmalarla, kendi kişisel kimliklerinin arkasında kalmaktan başka ne yapıyorlar merak ediyorum. Eleştirilmekten bile feyz almamak, ya da bu güne kadar Türk toplumunu nasıl bir tıkanmanın ortasında bıraktıklarının farkında bile olmamak, kaybedilen zaman bana göre.

Elbette akil düşünen insanların da olduğunu saklamamak gerek, ancak Türk toplumunu bu güne kadar sanattan, edebiyattan ve kültürel değişim anlayışının dışında bıraktıklarının, hala farkında olmamak üzüyor beni. Gösteri yapmak, ya da zaman zaman basında bir şeylerin yapıldığı noktasında açıklamalar vermek değil, bundan sonrası için sadece dosyalanmış resim yerine, Türk toplumunu burada yaşadığı ve gelecekteki değişim selliğin öneminde buluşturacak çalışmalar yapmanın önemini vurgulamak isterim. Türk toplumu burada kendisini temsil edenlerin, kendi kişisel verilerinin tıkanmasında kalmasını hak etmiyor.

ADD’leri bile hala toplumdan uzak nokta da, Atatürk ve Cumhuriyeti bile anlatamayanların hakim olduğu bir kurumun, nasıl bir tıkanmanın ortasında kaldığını görmek üzüyor insanı. Özellikle son dönemde. Atatürk bu kadar yok sayılmadı. Toplumu Atatürk düşünce anlayışından uzaklaştırmaya çalışılan bir toplum yaratmanın gayreti içinde olanlar, Türkiye’de değil Almanya’da bile suskunluğa baktıklarında sanırım seviniyorlar. Avrupa da Almanya’da özellikle ADD’ leri, bu kaygı verici duruma bakarak daha etkin projeler içinde olmalı, Türk kültürünün sanatının edebiyatının, artık uluslararası alanda paylaşım noktasında, kendi toplumunu bu çağdaş anlayışta buluşturması gerekmiyor mu? Avrupa’da Türk kültürü artık kendi kimliğini bulmalı derim.

Paylaş
Etiketler: Aziz Nesin'inbatısanatTEDA) projeleritürk edebiyatı
Önceki Yazı

Emanetin Bekçisi, Halk Hizmetkârlarına Açık Mektup

Sonraki Yazı

Sevgililer Günü İyi ki Var!

Prof.Dr. Levent SEÇER

Prof.Dr. Levent SEÇER

İlişkili Yazılar

Levent SEÇER (Prof.Dr.)

Emeğe Dayalı Evrensel Demokrasi

09 Ağustos 2023
5k
Tükenişin Tek Sorumlusu CHP
Levent SEÇER (Prof.Dr.)

Tükenişin Tek Sorumlusu CHP

09 Temmuz 2023
5k
Umuda Yolculuk
Levent SEÇER (Prof.Dr.)

Umuda Yolculuk

22 Haziran 2023
5k
Levent SEÇER (Prof.Dr.)

Aydınlık Özgürlük Şarkının Adı Bu Olmalı

19 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Sevgililer Günü İyi ki Var!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap