Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ayşe YAŞAR UMUTLU

Tek Başına Masum, Grup Halinde Vahşi

Ayşe YAŞAR UMUTLU Yazar Ayşe YAŞAR UMUTLU
29 Şubat 2012
Ayşe YAŞAR UMUTLU
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ötekileştirme psikolojisinin doğurduğu sonuçlar ve toplumsal etkileri bu günlerde sık sık konuşuluyor. Herkesin telaş içinde izlediği bu siyasi gerilimler işte bu adla özdeşleştiriliyor. “Ötekileştirme”…

 (Edebi söylersek nasıl deriz? “Gözden ve gönülden uzaklara itelenip, itelediklerimiz”)

Sürekli “öteki” olma psikolojisiyle itilen toplum karakterleri yaşadıkları bu süreçte son derece masum iken, bir parti teşkilatı içinde yer alınca, vahşi bir karaktere bürünüyor.

Bunu da edebileştirmeye çalışalım. Nedenini yazımın sonunda söyleyeceğim.

( Kedicik oynaşıyordu kendi kendine….Mırıl mırıl…Sonra diğer kardeşleri de katıldı ona. Kıynaşık kalmış meğer evin kapısı… Hepsi birden görünce rengarenk süslü salon perdeleri, kadife koltukları, sedire atılmış minderleri…Önce yastıkları tırmaladılar, birkaç vazo devirdiler, olsa çam da devirirdiler belki ama yoktu. Onlar da kanepelere sıçtılar, tüğlerini bulaştırdılar, evi tarümar ettiler. Kedicikler değil de sanki odadan geçen, bir kaplan yahut aslandı…)

Grup psikolojisi imiş adı…

Hayatı boyunca elde edemediklerinin nedeni hep öteki olmasındanmış gibi, bir araya geldiği “kendi gibilerle” birlikte diğerlerini yok etmeye çalışıyor. Üstelik bu sadece bir partinin diğer partiye izlediği tavır olarak değil, parti içi çatışmalar olarak bile gerçekleşebiliyor. Onlar da parti içindeki “ötekiler”

Bu durum nereye sürüklüyor? Toplumsal ve içsel bölünmelere…

Yine edebileştirelim….

( Tam da oyunun ortasına girmez mi bir köpecik, o kıynaşık kapıdan… Peşinden iki de arkadaşıyla hem de… Seyreyle kıyameti şimdi.  Kediler bir olup hırladılar ne de olsa sayıca da çoktular. Köpecikler güçlerine güvendi, diş gösterdiler. İki tırmık, üç ısırık derken kan revan içinde kaçıştılar köşelerine… Ev şimdi daha da kirli, kanlı, pis ve dağınık … Kim temizleyecek bu rezaleti? )

Sonra parti içi sürtüşmeler var.

İç çatışmalar parti teşkilatlarının içten içe çürümelerine, ilişkilerde yaşananlarla zedelenmiş, yıpratılmış ruhuyla temeli sarsılmış evliliklere dönüşüyor.  Bu yüzden parti teşkilatlarında hep büyük sarsıntılar olur. Bu savaşlardan sağ kalanlar yeni konumlar elde ederken, eski emektarlar ayaklarının kaydırılması ve rencide edilmelerinin öfkesi ile ya partiye küser,  ya da kendilerine… Yeni arayışlara girenler de bir başka boyuta geçer. Bir de her şeye rağmen gönülden bağlı olduğu partiye hizmet edenler vardır ki, onlar nadirdir. Birileri onları, yok olmasın diye sıkı sıkıya tutarlar kolundan. Olmazsa kement atarlar boynuna, hizmet yularından örülmüş kalın ve dikenli…

Edebiii söyleyelim…

( Evin kedisiyle köpeği değil miymiş meğer başını çeken bu serserilerin. Hemen boyunlarına takılıp tasmaları, cezaları gereğince konuldular kulübelerine… Bu da olsun onlara ceza, tek kalsınlar da görsünler. Neymiş ortalığı kirletmek, bulunca üç beş arkadaş. Akşama yemek de yok onlara…Yazık değil mi mobilyalara!…)

Onlardan biriydi Ayşe,Fatma,Zehra, Ali, Mehmet, Mustafa da….Ve yaşadıklarını anlatırken ifade edecek kelimeleri bulmakta güçlük çekiyorlardı. Durumu yukarıda ifade etmeye çalıştığım gibi bendeniz analiz etme cüretinde bulundum. Çünkü aynı yola baş koyanlar söz konusu olunca, üstü kapatılabiliyor birçok yanlışın, fakat içinde sürüklenilen siyaset rüzgârında bilinçsiz bir vahşileşme var ki, siyaset ormanının, doğasında başka türlü ifadesi de yok gibi…

( Gece kalınca aç, susuz; akılları başına geldi bizimkilerin. Sustular, sindiler, pırstılar kulübelerinde sessiz. Ve kimsesiz…)

Siyasi partilerde olması gereken takım ruhu, bu ötekileştirilmiş karakterlerin sürtüşmeleri ile keşmekeşe dönüşüyor. Çok renklilik ve çok seslilik bir süre sonra içinden çıkılmaz bir kırkyama çarşafa benziyor. Kimseyi memnun edemediğiniz gibi, herkesin yüzsüz isteklerine boyun eğmez iseniz, muhakkak birilerinin çıkarlarından kurulu düzmece ve dolaplarına takılıp, düşü(rülü)yorsunuz.

( “Oyun oynayalım derken düştüler oyunlarına birkaç sokak pisisiyle itinin, oldular mı şimdi cezalı ve perişan. Hem de bin pişman…)

İşte böyle, Felan feş mekan…

Anlayacağınız gibi; acemilikle ancak bu kadar oluyor. Tarih okursam tarihî, edebiyat okursam edebi yazmayı deniyorum. Uslubumdan da anlaşılacağı üzere, bu aralar edebiyata sarmış durumdayım…

Uzatmayayım.

Elbette ortak gayenin memurları olan partizanlar, hem kendilerine hem partilerine verdikleri zararı telafi dahi edemezler. Parti içi ilişkilerde ömür bu yüzden genellikle çok kısa. Bir ısırıklık canı olan tüm vahşi küçük hayvanlar gibi… En masum sayılabilecek vahşi doğanın küçücük hayvanı arı gibi… Olur da sokma gafletinde bulunursa, iğnesiyle birlikte hayatını da kaybediyor. İşte tıpkı öyle… Siyaset hayatında en verimli olan en fazla üç ya da dört yıl kalabiliyorsa, bu demek değil midir ki, teşkilat dişlileri kıyıcı makine gibi insan öğütüyor.

Herkes hizmet derdinde değil elbette, ayıklamalar olması doğaldır. Fakat gün gelip maziye bakınca hataların kabul edilmesi de erdemdir. Ne yaban otları vardır ki, şifadır. Hindiba, ısırgan, kuzu kulağı ve kenger gibi…

Toplumsal bir görev olarak; doğru kişileri bırakmamak, yanlış kişilere verilen primleri sorgulamak şart. Gün gelir işim düşer korkusu ile gözünü, ağzını, kulağını kapatanlar muz yemeğe devam edebilirler. Fakat gün gelir boğazlarına durur Maazallah. Belki de diyeceksiniz inşallah.

Bugünlük bu kadar müsaadenizle…Alim Allah

Paylaş
Etiketler: ayşe yaşar umutluSiyaset
Önceki Yazı

Derisi Gidecek Şifası Gelecek…

Sonraki Yazı

“Sıfır Sorun” Furyası, Ütopya Ve Gerçek

Ayşe YAŞAR UMUTLU

Ayşe YAŞAR UMUTLU

İlişkili Yazılar

Ayşe YAŞAR UMUTLU

“Her Kab İçindekini Sızdırır”

16 Ekim 2012
5k
Ayşe YAŞAR UMUTLU

“Jeepe Binen Türbanlı” ve “Otobüse Binen Başörtülü”

06 Eylül 2012
5k
Ayşe YAŞAR UMUTLU

Kibir,Gösteriş ve Şatafata Vicdan Aynasından Bakmak!

05 Eylül 2012
5k
Ayşe YAŞAR UMUTLU

Evleniyor muyuz? “Esir” mi Ediliyoruz?

04 Haziran 2012
5k
Sonraki Yazı

“Sıfır Sorun” Furyası, Ütopya Ve Gerçek

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap