Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Yusuf Özkan ÖZBURUN

Tefekkür, Bir Yerlerde Bizi Bekliyor

Yusuf Özkan ÖZBURUN Yazar Yusuf Özkan ÖZBURUN
30 Ocak 2012
Yusuf Özkan ÖZBURUN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Hakikatsiz felsefe, sakat bir tarih anlayışına yaslanarak, sonraki bir olayın öncekinden nasıl doğduğunu açıklamayı gerçeği yanlıştan (hakkı batıldan) ayırmaktan daha çok önemser. (

Düşünmeyi düşünmek

“Düşünmek” diyordu arif Şebüsteri Gülşen-i Raz’ında “Batıldan hakka yürümek ve cüzden külle doğru yükselmektir.” Tarifte geçen Düşünme’nin karşılığının ‘Tefekkür’ olduğunu daim akılda tutarak konuşacak olursak ve tanımdaki diğer kavramları orijinal haliyle ele almaya devam edersek çok ilginç açılım noktaları bulabileceğiz gibi geliyor bana. Zira tarifteki anahtar kavramların yerine başkaca karşılıklar koyduğumuzda ‘anlamı teneffüs edeceğimiz özel alan’ tuzla buz oluyor. Bu noktada ise ‘bir dille düşünmek’ yerine ‘bir dilin içinde, o dille içimizden ve dışımızdan kuşatılmış olarak’ düşünmekte olduğumuz belirginleşir. 

Misal olarak, ‘batıl ve hak’ yerine ‘yanlış ve doğru’, ‘cüz ve küll’ mefhumları yerine, ‘parça ve bütün’ kavramlarını kullandığımızı varsayalım ve tanımımızı buna göre yeniden yazalım: “Düşünmek, yanlıştan doğruya yürümek ve parçadan bütüne doğru yükselmektir.” Şimdi, görünüşte birbirinin neredeyse aynısı gibi algılanabilecek bu iki tanım arasındaki uçurum sanıldığından daha derindir. Bu iki tanımın her birinden hareketle düşünen iki dimağın varacağı sonuçlar, zihnine ağacak çağrışımlar, davranışlarına yansıyacak hal ve tavırlar muhtelif ve farklı olacaktır. 

Nasıl yani?, diyebilirsiniz. Şöyle ki, örneğin, ‘batıl ve hak’ kavramları ortaya çıktığı ve yeşerdiği anlam dünyasının içinde birden çok anlama işaret etmektedir. Ayrıca, hak ve batıl, bir yaratıcı fikrinden beslenen itikadın anlam katmanlılığı içinde ilahi kökenlere dayanan kavramlardır. Yani, Kur’an’ın şekillendirdiği bir alem tasavvurunun, Arap dilinin kendine özgü mantık ve gramer yapısıyla birleşerek ördüğü bu kavramlar, sadece beşeri düzlemde beliren yalınkat ‘yanlış ve doğru’ kavramlarıyla birebir örtüşmez. Çünkü, Kur’an’ın, diğer bütün kutsal kitapların dilinde olduğu gibi bir ‘çok katmanlılığı’ vardır. Zihinlerin kendi anlayış kapasitelerine göre, ya da bir başka deyişle ‘kaplarının büyüklüğü nisbetinde’ bu katmanlardan birine ulaşması söz konusudur. Faraza, epeyce meşhur olan ‘Hakk geldi Batıl Zail Oldu’ mealindeki ayete bir bakalım. Bu ayetin ve kavramlarının katmanlarından her birine bir anlayış ve idrak mertebesi denk düşecektir. Politik meyilleri olan aksiyoner bir kişi, bu ibareden, zulüm üreten adaletsiz düzenin ortadan kalkıp ilahi esasların hüküm sürdüğü bir hak düzenin gelmesini anlarken, tasavvufi eğilimleri olan ve daha işari bakan biri tarafından bu ibare, iki göğsün arasına yerleşmiş olan nefs-i emmare batılının, tezkiye edilmek suretiyle nefs-i mutmaine mertebesine erişmekle yerini hakka bırakması şeklinde pekala algılanabilir. Bu örnekler bir hayli çoğaltılabilir ama eskilerin dediği gibi ‘arif olana bir işaret yeter.’ Bütün sorun, herkesin kendi anlayış mertebesine denk düşen anlamı tek anlam ilan edip diğer anlamları yok saymasında düğümlenmektedir. 

Asıl maksada gelecek olursak, biz sadece konuştuğumuz bir şeye işaret olsun diye ortaya koyduğumuz bir sesler ve sözler manzumesi olan dil ile, sadece basit bir araç düzeyinde bağlantı kurarak düşünmüyoruz. O dilin bütün geçmişi, hafızası, anlam katmanlılığı, işaret ettiği beşeri veya ilahi düzlem ile birlikte o dile gömülü olarak, yani o dilin içinde düşünüyoruz. Dolayısıyla, bazı temel kavramlardan asla taviz verilemez, bu konuda ne kadar ısrarlı ve tutarlı olunsa yeridir. Çünkü, bu durum basit bir tercüme veya bir sadeleştirme hadisesi değildir. Bir dilin anlam zeminini hepten yerinden oynatmak gibi, Afrika menekşesini asıl ortamından koparıp kumlu bir toprağa ekmek gibidir.

Tüm bu değinilerin ardından Şebüsteri’nin Tefekkür tarifine eğildiğimizde, bizi her anlamda batıldan hakka götürmeyen, batıldan kurtulmanın huzurunu hakka varmanın sükunetini yaşatmayan, kişiyi genelde ve detayda sebeplere tesir vermenin sapkınlığından dikey tefekkürle her şeyin ucunu Rabbin kudretine bağlayarak akletmenin hidayetine vardırmayan her türlü zihinsel faaliyetin tefekkür olamayacağı, olsa olsa ‘tefelsüf’ (felsefe yapmak) olacağı anlaşılır. Ayrıca, cüzlerin içinde boğulup kalan, külleri ve cüzlerin üzerindeki külli işaretleri okuyamayan bir akıl yürütmenin yapraklardan ormanı görememek tarzında kişiyi cüzileştireceği, parçalı ve bulutlu bir algıya mahkum edeceği ortaya çıkar. Yaprağı tek başına bir yaprak olarak görüp yapraktaki ormana yükselemeyen zihin maddenin parçalı dünyasında sis içinde kalarak bir absürd fikrine saplanmaya mahkum hale gelir.

Kısacası, felsefe çoğunlukla, kavramsal analiz düzleminde kalan bir akrobatlık, belki insanın zihinsel faaliyetlerini geliştiren ama hakiki tefekkürün damarlarını kurutan bir etkinlik olmaktan öteye gidemez çoğu kere. Gerektiğinde eşeğin attan, gerektiğinde de atın eşekten üstün olduğunu ispat etmeye yarayan bir aygıt, her kapıyı kolayca açabilen bir maymuncuk verir kişiye. Felsefe mesajın ortadan kalktığı, mesajın hiçbir kaynağa bağlanmadığı, hakikat kaygısının yerini becerinin aldığı bir jimnastikten öte bir şey değildir. Hakikatsiz felsefe, sakat bir tarih anlayışına yaslanarak, sonraki bir olayın öncekinden nasıl doğduğunu açıklamayı gerçeği yanlıştan (hakkı batıldan) ayırmaktan daha çok önemser. (Tasarruflar bana ait, Y.Ö.Ö.- Bkz. Hüzünlü Dönenceler, Claude Levi-Strauss; YKY,)

Tefekkür, orada bir yerlerde bizi bekliyor…

Paylaş
Etiketler: Batıl Zail Oldu’ mealindeki ayete bir bakalımdüşünmekTarifte geçen Düşünme’nin karşılığınınyanlıştan doğruya yürümek
Önceki Yazı

Bilene Anlayana Gelişmeler Sürpriz Değil

Sonraki Yazı

Sevgi Ve Saygı İle Mutlu Olalım

Yusuf Özkan ÖZBURUN

Yusuf Özkan ÖZBURUN

İlişkili Yazılar

Yusuf Özkan ÖZBURUN

Modern Dünyada Aileyi Anlamak (II)

29 Ekim 2013
5k
Yusuf Özkan ÖZBURUN

Modern Dünyada Aileyi Anlamak (I)

28 Ekim 2013
5k
Yusuf Özkan ÖZBURUN

Seyyah ve Turist

26 Ekim 2013
5k
Yusuf Özkan ÖZBURUN

“Biz” Deyince ne Anlıyoruz?

11 Ekim 2013
5k
Sonraki Yazı

Sevgi Ve Saygı İle Mutlu Olalım

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap