Hafta sonu Çatalca CHP Örgütü’nün yemeğine katıldım. İyi de oldu…
Yemekte gördüklerimi, izlenimlerimi sizinle paylaşmak istiyorum.
****
Özellikle Pazartesi günü gazetemizde yemekle ilgili çıkan haberde, Engin Akman’ın Sarıgül ile ilgili söylediği sözler yanlıştı. Haberi yapan arkadaşımızın eksikliği yada duyduklarıyla yaptığı için anlamını aşan bir haber olmuştu.
Ancak CHP Çatalca Belediye Başkan Aday Adayı Engin Akman yaptığı konuşmada açık açık şunları söyledi. Kendisi için Çatalca’da bulunan 1200 üyenin önemli olduğunu, Kasım Kolcuoğlu’nun, Fırat Aykut’un önemli olduğunu, Yüksek Disiplin Kurulu Üyelerinin önemli olduğunu, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun önemli olduğunu belirtirken cümlesinin sonunda söylediği şu
sözler ise konuşmanın heyacanıyla söylenmiş sözlerdi ancak içinden geçen samimi duygulardı.
Partinin her kademesini sayarken ‘benim için çok önemli’ derken, “Büyükşehir Belediye Başkan Adayım benim için çok, çok, çok önemli” demesi doğal olarak Mustafa Sarıgül’e gönderilmiş bir sözdü.
Herkes önemliydi ancak Büyükşehir Belediye Başkan Adayı o’nun için daha önemliydi. Doğal olarak Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün yanında Belediye Başkan Yardımcısı olarak son 4 yıldır görev yapıyordu. Belki de konuşmanın heyecanıyla öyle söylemişti.
****
Engin Akman, Çatalca’da yapılan kamuoyu yoklamalarının farklı çıktığını ifade ederken, masada beraber oturduğumuz Belediye Başkanı Cem Kara’dan itiraz yükseliyordu. “Benim bilmediğim farklı bir anket mi var?”
Akman konuşmasını tamamlayıp masaya geldiğinde herkesin tebriklerini kabul ederken, Başkan Kara’nın elini sıkmaması yada Kara’nın tebrik etmemesi aralarında esen soğuk rüzgarların habercisiydi.
Akman, Sarıgül’ü taklit ediyor
Ayrıca Engin Akman konuşurken, sahnede Mustafa Sarıgül’ü gördüm. Konuşma tarzıyla, vurgularıyla, sahnede gezişiyle, mimikleriyle karşımızda Sarıgül vardı. Akman’ın konuşmasını yaparken sürekli sahnede bir sağa sola gezmesi, yere bakarak konuşması, gözlerini salondan kaçırması ise olumsuzluk idi.
Yeni bir başka gözlemim Akman’ın konuşmasını uzatınca, İlçe Başkanı Abdullah Aslan tarafından uyarılması ise salonun dikkatini çekerken bir başka olumsuzluktu.
Ayrıca Sarıgül’ün varlığı Akman için bence olumsuzluk. Çünkü Sarıgül İstanbul’da Bakırköy ve Şişli dışında aday tercihi olmayacaktır. İstanbul adaylarını belirleyecek 5 kişilik guruptan CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin üzerinden etkileme yapmaya çalışacaktır.
Akman Çatalca’da CHP’nin adayı olduğunda, Sarıgül’e verilmiş bir taviz gibi görüleceğinden Otlacı ve Kara’nın isimleri öne çıkmaktadır.
Otlatıcı olumluydu
Diğer aday adayı Ayhan Otlatıcı’nın konuşması ise oldukça düzgün yapılmış bir konuşmaydı. Salondan da büyük destek aldı. Gördüğüm kadarıyla seçim yarışı Cem Kara ile Ayhan Otlatıcı arasında yaşanacaktır.
TDH Başkan Oğuş’un açıklamaları
Sarıgül’e destek değil köstektir
Silivri’de TDH İl Başkanı Mehmet Ali Oğuş’un, “Sarıgül’ü Başbakan yapacağız” açıklaması tam bir aymazlıktır. Tam bir kendini bilmemezliktir. Daha Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olmamış, adaylığı açıklanmamış bir Sarıgül için “Kaset olayından sonra ‘durun’ dediler, durduk. Sonra ‘çıkın şu Büyükşehiri alın’ dediler, yola çıktık. Yarın da inşallah ‘Büyükşehir kesmez, çıkın Başbakan olun’ diyecekler. Biz Başbakan da olacağız, Sarıgül’ü Başbakan yapacağız” demesi kadar anlamsız, yanlış anlamalar açık sözler olamaz.
****
Aslanım Oğuş, sen ne iş yaparsın? Siyasi birikimin nedir? Yukarıdaki açıklamaları kendin aklınla mı yaptın? Yoksa sana birilerimi yaptırıyor? Bu kadar mı basiretsizlik olur. TDH’nın yaptığı toplantıya Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar neden katılır? Anlamı nedir?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu TDH’lıların CHP’ye katıldığını söylüyor. TDH’lılar ise her yerde yeni tabelalar koyarak ilçe binaları asıyorlar.
Ve adaylar belirliyorlar. Ne perhiz, ne lahana turşusu… Hey allahım sen şu siyasetçilere biraz daha akıl ver…
TDH 31 Mart sabahına kadar susmalıdır
Aha buraya da yazıyorum. TDH’lıların kendini bilmez açıklamaları Sarıgül’e zarar verir. Ve yukarıda söylenen sözler Sarıgül’ü büyütmez, küçültür. Bence Sarıgül seçimlere kadar TDH’lıları alandan çekmelidir. İlçe başkanları, il başkanları susmalı. Kenara çekilmelidir.
Şunu da özellikle altın çizeyim. Türkiye’de bir TDH gerçeği yoktur. Şişirilmiş bir balondur. Sarıgül dışında karşılığı yoktur. Şayet TDH zaten alanda var olsaydı, Sarıgül’ün CHP’ye üye olması değil
Onun içindir ki, TDH’lılar Sarıgül’ü seviyorlarsa, o’nun başarılı olmasını istiyorlarsa, 31 Mart sabahına kadar susmalı ve bir CHP’li gibi çalışmalıdırlar. Yapmaz iseler, Sarıgül gereğini yapmalıdır. Yoksa kendisi için Büyükşehir de, Başbakanlık da hayal olarak kalmaya mahkum olacaktır. Bizden söylemesi…
