Zat-ı muhteremler, bebek katili liderleri Apo’nun halkla bütünleşmesini istiyorlar ya…
Üstüne üstlük bir de özerklik…
Haa, bitmedi Türkiye’nin eyaletlere ayrılıp, kendilerinin de özerk bir eyalet bölgesi olma sevdası peşindeler…
Hani, yemek siparişi verirsiniz de, yemek bitiminde tatlı olarak ne alırsınız diye garson sorar…
İnsanın sorası geliyor, “Arkadan ne alırdınız acaba? Kaymaklı vezir parmağımız meşhurdur!..” diye.
……………………….
Yuh ki ne yuh… Bugüne kadar Türkiye’nin gelişmesine, kalkınmasına, katma değerine, bir çivi dahi çakmamış insanlar, kalkıyor şimdi Türkiye’nin önemli bir ekonomik gücüne alın teri dahi dökmeden sahip olmaya çalışıyor.
GAP var ya, akıllarınca kendi bölgelerinde. Üstüne oturacaklar.
İsterseniz, yanında Keban ile Karakaya’yı da verelim, ne dersiniz?
………………………
Aslında bugüne kadar hep söyledim, bir kere daha söyleyeyim.
Bunlar şimdilik Apo’yu daha şehir içinde bir cezaevine nakledilmesini istiyorlar ya…
Allah bilir, bu istekleri gerçekleşirse, bir müddet sonra tamamen serbest kalmasını da isteyecekler. Yok o olmadı baskın yapıp kurtarmaya kalkacaklardır. Belli mi olur.
Onun için iş o durumlara varmadan, Apo’yu biz kendi rızamızla serbest bırakalım!..
Hem de Mudanya meydanında.
“Alın Apo’nuzu da güle güle kullanın” diyerek, Mudanya iskelesine yanaşacak bir tekneden çıkartıp, Mudanya meydanında özgürlüğüne kavuşturalım…
Artık, ondan sonrası onların bileceği bir iştir.
Serbest kaldıktan sonra, askerin de polisin de görevi sona erer herhalde.
Eğer kendi liderlerini koruyamaz-larsa da, bunun kabahatini de topluma yükleyecek değiller ya…
Adam olsunlar da korusunlar.
Tabii bu arada başta şehit aileleri olmak üzere, orada bulunanlar tükürükleri ile boğmazlarsa.
Böyle bir olayın da tek sorumlusu, Apo’nun özgürlüğünü isteyen PKK savunucusu DTP’lilerden başkası olamaz herhalde.
Baksanıza, öylesine şartlanmışlar ki, adamlar “Biz PKK’yı inkar edemez, onları kınamayız. Yaparsak, bizi hiçleştirmiş olursunuz…” diye bir de espri patlatıyorlar. Sanki çokşeylermiş gibi. Aç tavuk da kendini darı ambarında zannedermiş!..
Bir de Türk yerine Türkiyelilik isti-yorlar muhteremler. Aslında, ne adınıza, ne soyadınıza, ne de ağzınıza yakışıyor. Kirletmeyin bari söyleyerek!
