Sokağın başında, “tarz kesim” levhasını gördüm ve içeriye girdim.
İyi günler, elimi saçlarımı attım ve kısaltmak istiyorum, dedim.
Berber, koltuğu gösterdi ve buyurun, büyümüş, kulaklarını kapatmış, dedi. İsteğimi sormadan, “tarz kesim,” yapacağım, dedi.
Beğenmezsem, bir daha tarzdan uzak duracakmış. Nasılsa kökü yerinde, büyür ve normal kesime geçebilirim. Berber gülümsedi ve daha güzel olacak, dedi.
Tarz kesim, genelde gençlerin ilgi duyduğu, bir saç kesim şekliymiş. Ses çıkartmadım ama merak da etmedim, değil. Makas yerine makinasını hazırladı. Demek ki berberin makası, terzinin makası tartışması yoktu. Çünkü berberin artık makinası vardı.
Makinayı ensemden ve kulak arkasından saçlarıma taktı ve tepeme doğru çıkmaya başladı. Makine yukarı çıktıkça ensemde rüzgâr etkili olmaya başladı. Derimin beyazlığı kulaklarımın da kepçe gibi görünüşü belirginleşti.
Tepemden öne doğru tren rayı gibi, saç demeti kaldı. Bir anda da saçlar makineden korkmuş gibi dökülüverdi. Saçlarım zaten beyazdı, önüme doğru beyaz bir tutam saç oluştu.
Berber özendikçe, sanki yüzünde güller açıyordu. Hayatında ilk defa beyaz saça yol açıyordu. Belki de hinliğine gülüyordu. Bende inadına berberin neşesine katılıyordum. Çok güzel oluyor havasındaydım. Yutkunuyor fakat ağzından ses çıkmıyor ve beyaz saca tarz yaptım, dedi.
İsabetli oldu, seni de güzel konuşturdu, dedim.
Kıyı bucak düzeltmelerini yaptı. Eline sağlık, tarz kesim sonucu rüzgâr, saçlarıma dans ettirecek, beğendiğim için de bu oyun sürüp gedecek, dedim.
Saçlarım kahverengi olsa, tarz kesim daha farklı bir görünüş mü kazanırdı? Diye sordum. Berber evet, dedi.
Berber öndeki uzun saçları evirdi, çevirdi ve taradı. Durması gerektiği şekli belirleyemedi. Saçlarıma eziyet etme böyle kalsın. Tarzı sevdim. Öndeki saçlarım da bir başka. Makineyle bileklerinizi rahat hareket ettiriyorsunuz, dedim.
Tarzımızı kolaylıkla değiştirmiyoruz, dedi. Bundan sonra saçlarım hep böyle kalacak, dedim.
Teşekkür ettim. Eline sağlık, başımdaki ağırlıktan kurtuldum, dedim.
Eve nasıl gittiğimi bilemedim. Çünkü saç konusundan çok rahatsız olmuştum. Tarz kesim adına on beş gün evden çıkmadım ve doğru dürüst bir berbere gittim ve saçlarımı düzenlettim. Bu arada bir iyilik olarak tarz kesimden sonra, şapka giymeye alıştım. Böylece saçlarımın şekilsizliğini kapatmış oldum.
Alışkanlıkları kabul ediyorum. Fakat tarz kesim, bana göre değildi.
Hakan TANRIVERDİ























