2011 Mart ayından beri, örtülü ve açık bir savaş sürüyor. Amerika ve Batının terör ihracı ile başlattığı bu iç savaş, artık sürdürülemez konuma geldi.
Emevi Caminde namaz kılacak olanların da, ABD ve AB’nin yanında yer alarak, Batının bozgununu paylaştığını biliyoruz.
Irak’a doğrudan müdahale eden ABD, Suriye’ye örtülü savaşla müdahale ederek başlamıştı.
Savaştan birkaç yıl önce, Amerikan ve İngiliz gizli servislerinin muhalifleri örgütleyip, silahlandırdığını biliyoruz.
Daha sonraki yılarda, ABD ve AB Suriye’ye Ürdün ve Türkiye üzerinden, bedeli Suudi Arabistan ve Katar tarafından ödenmek üzere, silah sevk etmişlerdi.
2011 yılını takip eden, daha sonraki yıllarda, muhalifler kendi aralarında ayrıştılar.
Silahlar, sözde, ılımlı muhaliflere veriliyordu. ABD, AB ve AKP yöneticileri böyle açıklamalar yapıyorlardı. Ağızları dolusu Suriye devletine küfürler savuruyorlardı.
Ancak ılımlıların savaşma iradesi yetersiz olduğundan, silahlar kısa zamanda, Radikal İslamcıların elinde toplanıyordu.
Silah biriktikçe, güç kazanan terör Amerika’nın denetiminden çıktı. Amerika radikal İslam’a tavır aldıkça, AKP ortalıkta kaldı. Sadece kendi ortalıkta kalsa bir şey değildi. Ancak Türkiye’yi de siyasetsiz bıraktılar.
Silah biriktikçe, terör tüm Suriye’yi sarmış, hatta Türkiye’yi tehdit eder olmuştu. Halen de öyle…
Öte yandan, başından beri, Rusya ve İran’ın desteğini arkasına alan Suriye devleti, halkıyla beraber direnebildiği kadar batı destekli teröre direndi.
Bu direniş beşinci yılını tamamlama aşamasına girdi.
Amerika ve İngiltere’nin Suriye içinde terör imal ederek sürdürdüğü örtülü savaş bir türlü bitmek bilmedi.
Öte yandan, dünya dengeleri de, sürekli bir cepheden öteki cepheye doğru savrulmaya başladı.
Rusya, Çin ve İran birlikteliği, ABD ve AB karşında güçlendi.
Suriye’de başına bomba yağan insanlar, kuruluşu Batıya göç etmekte buldu. Bu durum, ABD’nin Avrupalı müttefikleri arasında hoşnutsuzluklar biriktirdi.
Siyaseten ve moral olarak gerileyen ABD, artık orta doğuda, hiçbir şey yapamaz hale geldi.
Bu durumu iyi kavrayan Rusya harekete geçti.
ABD, son gelinen yeri, teröre karşı, Rusya ile birliktelikmiş gibi gösterse de, yenilgisini artık gizleyemez.
Rusya artık stratejik mevzileri vurarak(ABD bunlara dokunmuyordu) Suriye devletinin önünü açacaktır.
Bu durumdan, Türkiye de yararlanacak ve kendi terörünü daha erken çözecektir.
Suriye’nin birliğinin sağlanması yolunda ilk kez doğru bir adım atılmıştır.
Batının maşası olan ÖSO ve El-Nusra temizlenince, DEAŞ’ın temizlenmesi daha da kolaylaşır.
Böylece, Eğit-Donat gibi terörist yetiştirip, ÖSO’ya gönderme işi de bitmiş olacaktır.
Amerika, İngiltere, Fransa ve AKP’nin Suriye müdahalesi, resmen bozgunla sona ermiştir.
Atık Suriye’de sükûnet yakındır diyebiliriz.
Nereden anladınız derseniz, Daha Rus savaş uçakları havalanmadan, ABD ve AB’den gelen yaygaralardan derim. Uçaklar havalanmadan Batı basını Ruslar sivilleri vuruyor diye bağırdılar.
Suriye’de savaşın bitmesi öncelikle bölge ülkelerinin çıkarınadır. Amerika’nın ve Batını aleyhinedir.
Ne yazık ki, ölen haklara çok yazık olmuştur.
Suriye’de, yep yeni bir dönemin başlangıcındayız.
bulentesinoglu@gmail.com
