İngiltere Kültür Bakanı Maria Miller hanımefendi, kullandığı konut kredisi nedeniyle, anmasına rağmen istifa etmiş.
Mesele şu imiş: “Miller, ailesi için satın aldığı evin kredisini ‘usulsüz şekilde artırıp vergi mükelleflerinden elde edilen devlet ödeneklerini’ kullandığı suçlamasından aklanmış, fakat 5.800 sterlini geri ödemeye mahkûm edilmişti.”
Şu ingiltere yüzlerce senedir demokrasi deneyimine sahip olmasına rağmen, demokrasinin beşiği” iltifatlarına rağmen, demokrasiyi bir türlü öğrenemedi gitti. İktidardaki Muhafazakar Parti lideri Camerun’da hemen istifayı kabul etmiş. Yahu adam biraz biraz direnir be, hiç el aleme karşı “kelle” vermiş duruma düşülür mü?
İngilizler böyle “saflarıda” bulup tutup bakan filan yapıyorlar. Bakan dediğin cin olacak, pişkin olacak, milli iradeci olacak… Komisyon korkusu, mahkeme kararı korkusuyla bakanlık yapılabilir mi allahaşkına…
Bu hanımefendi bakanın hiç mi yakınları yokmuş, krediyi de evide onların üzerinden alabilirdi…
Bu hanımefendi bakanın bakanlığı hiç mi ihale açmazmış, evi müteahhitlere aldırabilirdi…
Bu hanımefendi bakanın hiç mi müteahhit “siyaset finansörü” yokmuş, müteahhidin yaptığı konutlardan birini satın alır, konutun parasını müteahhit onun adına yatırabilirdi…
Bu hanımefendi bakanın hiç mi medyada destekçileri yoktu, arka çıkarlar, bu işin iç ve dış mihrakların oyunu olduğunu yazar, çizer, açık oturumlarda savunurlardı…
Bu hanım efendi hiç siyaset danışmanı yoktu, seçimlere ne kaldı ki, koca Muhafazakar Parti sandıktan nasıl olsa iyi bir oy alır, her şey unutulurdu..
Vallahi bu İngilizler pek saf oluyor, kendine hayrı olmayan bir bakana ülke nasıl teslim edilir anlamak çok zor… Bu ingilizlere birilerinin “ileri demokrasiyi” öğretmesi gerekir… Neymiş efendim, demokrasi ahlakı gereği, İngiliz halkına saygı gereği istifa etmesi gerekiyormuş… Bu İngilizleri hiç anlayamayacağım hiç…
Asım SES
