Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ramazan AYDIN

Sorunların Çözümü Uzarsa Ne Olur?

Ramazan AYDIN Yazar Ramazan AYDIN
12 Temmuz 2011
Ramazan AYDIN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İzleyenlerin hatırlayacağı üzere, bu sitedeki “Müzakereci demokrasi mi?” başlıklı yazıda (16.06.2010 tarihli), “demokrasi” kavramının, önüne ya da ardına bir başka kelime getirilmek sureti ile kavramsal olarak farklılaştırılamayacağına işaret edilmişti.

Bu açıdan, 1948 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda kabul edilmiş bulunan 30 maddelik “İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi”, demokratik yöntemlerin esas alındığı siyasi fikirler için yeterli bir çerçeve oluşturmaktadır. Bütün mesele, demokrasinin ya da insan haklarının ne olup-olmadığı değil, yürürlükteki sistemde bireysel, toplumsal ve evrensel ölçeklerde meydana gelen gelişmeler karşısında, halk için temel insan haklarına dayalı, yüksek standartlarda bir yaşam kalitesinin sürdürülüp-sürdürülemeyeceğidir.

Türü ve kapsamı ne olursa olsun, toplumsal ölçekte uygulamaya konulan (proje ya da kanun) her tür girişimin, mutlaka memnun “olan” ve “olmayan” tarafları olacaktır. Memnun olmayan kesimin memnuniyetsizliği eğer basit psikolojik nedenlerden kaynaklanıyorsa, siyasilerin işi pek zor olmayacaktır. Ancak, memnuniyetsizliğin nedeni (ya da nedenleri), topluma yönelik uygulamaların tümü ya da bir kısmı ile, doğrudan kamu yönetimi tarafından halkın belli bazı kesimlerinin “mağdur” edilmesi ise, orada ciddi bir sorun var demektir.

Sadece kamu uygulamalarından memnun olan tarafların “olumlaması” ile bu gibi sorunlar yok olmaz! Aksine, sorun zaman içinde giderek büyür ve nihayet, o toplumun “çok daha büyük bedeller” ödemesini gerektirecek boyutlara gelir. Bu nedenle, siyasi erk sahipleri toplumda gözlemlenen hiçbir memnuniyetsizliği göz ardı etmemelidir. Toplumda ortaya çıkan herhangi bir kitlesel memnuniyetsizlik ne kadar erken teşhis edilir ve sebepleri ne kadar erken dönemde ortadan kaldırılırsa, o problemin çözümü topluma o kadar ucuza malolur. Toplumsal sorunların çözümünde kaybedilecek zaman ise, o topluma büyük maliyetler olarak geri döner.

İster “Güneydoğu” densin, ister “Kürt” densin, Türkiye’nin karşı karşıya bulunduğu (özellikle Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında net olarak ortaya çıkmış bulunan) bir sorunu bugünlere kadar ertelemenin neye malolduğu, bugün son derece açık bir şekilde ortaya çıkmıştır.

Bu gibi durumlar, elbette ki sadece Türkiye’ye mahsus değildir… Başta İngiltere (Kuzey İrlanda) ve İspanya (Bask)olmak üzere, Avrupa’da (ve tabii Dünyada) da pek çok ülkenin bu ve benzeri sorunları var. Onlar da, tıpkı Türkiye gibi, sorunun çözümünü erteledikleri her zaman dilimi için ağır bedeller ödediler ve halen de ödemektedirler.

Sorun-zaman ilişkisi bakımından, canlıların hastalıklara karşı olan durumları ile toplumların sosyal sorunları arasında büyük bir benzerlikler vardır. Nasıl ki herhangi bir canlının yakalandığı bir hastalığın tedavisi, hastalığın erken evrelerinde çok daha kolay oluyorsa; toplumsal sorunlar da, ne kadar erken teşhis edilir ve çözülmek istenirse, çözüm o kadar kolay olur. Zira, toplumsal bir problemin 5-6 yıldan daha uzun bir süre devam etmesi halinde, toplumda, bu probleme has ekonomik ilişkiler gelişmeye başlar. Çözümün 10 yılı aşması halinde ise, sorun kendi kültürünü de üretmeye başlar ve bizatihi sorunun varlığı, bazı kesimler için adeta bir “gereklilik”haline gelmeye başlar…

Bugün, geçmişte resmi olarak “Olağanüstü Hal Bölgesi” olarak adlandırılan illerde böyle bir durum yaşanmaktadır. Mevcut çatışma ortamının ortadan kalkması halinde, mesela oradaki “Koruculuk Sistemi”nden nem’alanan kesimlerin durumları ne olacak?.. Kaldı ki bu konu, sadece “ekonomik” boyutlu da değildir.

Pek çok aile “Koruculuk” adı altında, toplumda özel bir sosyal statü sahibi olmuştur. Korucu aileleri, birkaç nesildir sadece PKK’ya karşı “silahlı bekçilik” yapmakta, başkaca herhangi bir geçim yoluna sahip bulunmamaktadırlar. Bugün, bölgedeki terör sorunun çözümü halinde bu aileler, sosyal, ekonomik ve kültürel açılardan barış ortamına nasıl entegre edileceklerdir? Bu ailelerin çocukları, silah kullanmanın dışında, herhangi bir mesleki beceriye sahip ol(a)mamaktadırlar.

Aslında İsrail’in de Filistinliler karşısında durumu, “sorunun sürüncemede kalması nedeniyle yaşanmakta olan ilave sorunlar” bakımından buna benzer. Onyıllardır devam eden çatışma ortamında yaşayan Filistin halkı, dışarıdan aldığı desteklerle İsrail’e karşı bağımsızlık mücadelesi veriyor (yani sadece savaşıyor ve bir “savaş toplumu” haline geliyor). Ancak, bu sürecin böylesine uzaması, Filistin halkının doğal ve normal toplumsal üretkenliğini ortadan kaldırmaktadır.

Bugün bağımsızlık verilse ve İsrail’le olan çatışmalar sona erdirilse bile, Filistinlilerin, kendi başlarına ayakta kalmaları mümkün olmayacaktır. Yeni nesillerde kendi toplumsal ihtiyaçlarını üretecek yetenekler geliştirilinceye kadar, Filistin dış desteğe bağımlı kalmaya devam edecektir.

Çok kısa olarak söylemek gerekirse, sebebi her ne olursa olsun, toplumun memnuniyetsiz kesimlerinde ortaya çıkan sorunlar, tesbit ve teşhis edilir edilmez çözüm yolu aranmaz ve hızla çözülmezse, kaybedilen zaman o topluma giderek çok pahalıya malolur. Sorunun çözümü için harcanacak kan, can ve mal bedelleri, toplumu sarsacak (ve hatta yıkacak) boyutları bulur.

Bu nedenle Türkiye, Kıbrıs ve Güneydoğu sorunları konusunda yeterince vakit kaybettiğini artık görmeli ve bir an önce çözmelidir. Devleti yönetenler, sorunların devamını sağlayan dış etkenleri aşmalı ve akşamdan sabaha çözmenin bir yolunu bulmalıdır. Sorunlar çözülünceye kadar ise, çözüm girişimlerine karşı çıkan ve çözümsüzlüğü öngören kesimlerin seslerine kulak tıkamalıdır…

Paylaş
Etiketler: baskbmolagan üstü hal
Önceki Yazı

Çiğ Süt Tüketmek İçin Bir Neden Daha!

Sonraki Yazı

İki Fener de Zorda

Ramazan AYDIN

Ramazan AYDIN

1957 yılında, Balıkesir-Merkez Armutalan köyünde doğdu. İlk ve ortaokulu köyünde okudu. 1975 yılında Edirne Erkek Öğretmen Okulu’ndan mezun oldu. 1975-1985 yılları arasında Adıyaman ve Ankara’da ilkokul öğretmeni olarak çalıştı. Bu arada, 1975’te girdiği Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi (AİTİA) Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’ndan, 1980 yılında mezun oldu. 1978-79 yıllarında, yerel Balıkesir Birlik gazetesinde Yayın Müdürü olarak, gazeteciliğe adım attı. 1985’te (daha sonra “İhlas Holding” adını alacak olan), “Türkiye Gazetesi Yayın Grubu” tarafından yayınlanan “İnsan ve Kainat” adlı aylık bilim ve teknoloji dergisinin hazırlık çalışmalarına katıldı ve 1991 yılına kadar, bu derginin Sorumlu Yazı İşleri Müdürlüğü görevini yürüttü. Daha sonra Türkiye gazetesine geçti ve bilim, teknoloji, sağlık, ekonomi politika ve dış haberler alanlarında çalıştı. 1992 yılında, 4 arkadaşı ile birlikte, İhlas Haber Ajansı’nın kuruluş projesi ile ilgili çalışmaları başlattı. 01.01.1993 tarihinde, İHA’nın kuruluş beyannamesinde, “Sorumlu Yazı İşleri Müdürü” olarak yer aldı. Yaklaşık 2 yıl bu görevde kaldıktan sonra, 1994 yılı sonlarında TGRT televizyonuna geçti. TGRT Haber Merkezi’nde, Editörlük, Sabah Haberleri Program Yapımcılığı ve Gece Haberler Müdürlüğü görevlerinde bulundu. 1989-1997 yılları arasında, özellikle Kafkasya olmak üzere, eski Sovyetler Birliği’nden ayrılan tüm ülkelerle ilgili haberlerle Dünya çapında tanınan bir gazeteci oldu. BBC, Reuters, CNN International, CBS, vb. gibi dünyanın önde gelen yayın ve haber kuruluşlarında haber ve yorumları yayınlandı. 1997 yılı Şubat ayında, kendi isteği ile TGRT’den ve İhlas Holding’den ayrılarak, Yeni Şafak gazetesine geçti. 1999 yılında, İstanbul Eminönü Belediyesi’nde “Başkan Danışmanı” olarak göreve başladı. 2001’de, Ana Haber Editörü olarak, İstanbul’dan yayın yapmakta olan 9. Kanal televizyonu haber merkezine geçti. 1998 2004 yılları arasında, bir grup arkadaşı ile birlikte, “Türk siyasi fikirler tarihi” ile ilgili araştırmalar yaptı. Bu dönemde, uluslararası stratejiler ve dış politikada dinamik senaryolar konularında çok sayıda seminer ve konferans verdi. Türkiye’de basın sektörü ile ilgili sorunlar ve çözüm yolları üzerinde çalışmalar yaptı. Hazırladığı raporları, başta Başbakanlık ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti olmak üzere, gazetecilikle ilgili başlıca meslek kuruluşlarına sundu. Halen, Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Sekreteri olarak görev yapmaktadır.

İlişkili Yazılar

Ramazan AYDIN

Yeni Anayasa Nasıl Yapılacak?

04 Ocak 2012
5k
Ramazan AYDIN

İnançlar, Toplumların Temelleridir

03 Ocak 2012
5k
Ramazan AYDIN

İnançlar, “İdeoloji”ye Dönüşmemeli!

02 Ocak 2012
5k
Ramazan AYDIN

Müslümanların Bir Medeniyet Alternatifi Olmalı

01 Ocak 2012
5k
Sonraki Yazı

İki Fener de Zorda

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap