Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Eren ERDEM

Soros’un İmamları!

eren_erdem Yazar eren_erdem
13 Nisan 2011
Eren ERDEM
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Bir koyun sürüsü üzerine salıverilen iki aç kurdun o sürüye zararı,

kişinin mal ve makam hırsının dinine verdiği zarardan daha fazla değildir.” (Dârimî, Rıkak: 21)

11 Eylül sonrası, Küresel Emperyalizmin temel stratejileri değişti. Göze çarpan en belirgin değişiklik; bölgesel işgalin tamamlanması ve akabinde ”Küreselleşme sürecine entegrasyon” için konumlandırılacak ”yeni sınıfın yapısal durumu” idi.

Abdestli Kapitalizm dediğimiz bu yeni sınıf, bambaşka bir dini ”İslam” adı altında dayattı. Hele ki Allah elçisinin en nefret ettiği unsurları kutsayarak hayata geçirilen bu şirk dini, Küresel ruhbanların, yerel ruhbanlarla ”ortaklaşa yürüttüğü bir operasyon” ile şekillendi.

Bu yeni din, Allah ve Resulüne ihanetin en ileri eylemlerini hayata geçirdiler.

KENZ VÜCUDA GİRDİ

Kuran’ın temel meselesi olan ”kenz ve infak”, programlı biçimde ”unutturuldu.” Mal istiflemek manasına gelen kenz kavramı, adeta terminolojiden çıkartıldı. Üstelik Kuran’ın şu ayetine rağmen;

Ey iman edenler, din adamları; halkın mallarını kenz ederek/biriktirerek haksız yolla yerler ve bu yolla insanları Allah yolundan alıkoyarlar(insanlara dinin gerçeğini anlatmazlar.) Altın ve gümüşü kenz edip, Allah yolunda harcamayanlara elim bir azap müjdele!

Ve o gün, kenz ettikleri altın ve gümüşler eritilip, onunla; yanları, böğürleri, sırtları dağlanacak ve onlara; tadın işte, nefsiniz için kenz ettikleriniz. Denilecek. (Tevbe suresi 34-35. ayetler)

Ve akabinde Allah Elçisi diyor ki;

“Her ümmetin bir fitnesi vardır, benim ümmetimin fitnesi ise maldır.” ( Fiten: 18)

“Ademoğlunun iki vadi dolu altını olsa üçüncü vadinin de kendisinin olmasını ister. Ne var ki insan oğlunun ağzını ancak toprak doldurur. Yine de Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder.” (Müslim, Zekat: 39; Dârimî, Rıkak: 62)

“Fakirler Cennete zenginlerden beşyüz yıl yani yarım gün önce gireceklerdir.” (İbn Mâce, Zühd: 6)

Hele ki Kur’an a göre;

Sana neyi infak edeceklerini/dağıtacaklarını soruyorlar; de ki ”ihtiyacınızdan artanın tamamını” (Bakara Suresi 219. ayet)

Ve Peygamber devam ediyor;

“Adem oğlunun şunlardan başka şeylerde hakkı yoktur: Oturacağı bir ev, vücudunu örtecek bir elbise, ekmek ve su.” (Dârimî, Rıkak: 10)

“Ey Ademoğlu sen ihtiyaçtan fazlasını infak edip dağıtırsan senin için bu hayırlıdır. Eğer biriktirir ve elinde tutarsan senin için bu zararlıdır. Geçinecek kadarını biriktirmenden dolayı kınanmazsın sen harcamaya önce geçimini üzerine aldığın kimselerden başla veren el alan elden daima üstündür.” (Müslim, Zekat: 32)

“Dinar’a ve dirheme(PARAYA) kulluk yapanlara lanet edilmiştir.” (İbn Mâce, Zühd: 8)

Bugünün dindarlığı; Küresel şebekenin sosyo-politik söylemlerine eklemlenme hali olarak algılanmaktadır. Pensiylvanya’dan verilen fetvalarca kirlenmiş zihinler, dindarlık adına ”dinsizliğe” saplanmakta, bu oyundan; bir avuç küreselci kapitalist nemalanmaktadır.

Unutmamalı, bugün bu topraklarda Allah adına konuşmayı meslek edinenlerin kullandığı jargon ve terimler; bizzat ”George Soros” tarafından insanlığa dayatılan ”açık toplum” düşüncesinin ürünü pozisyonundadır. Bu görüşe göre; Allah elçisi Muhammed(a.s.) bile kapalı toplumun kalesidir. Çünkü; liberalizme karşı duran, kapitalizme eklemlenmekte direnen her unsur, anti-demokratiktir.

Halbuki özgürlük ve demokrasiden bahsedenler; klik ve saplantılardan kurtulursa; gerçek özgürlüğün, anti-emperyalist değerlere hücum etmek olmadığını, insanı köleleştiren yegane olgunun ”mülk, servet ve sermaye” olduğunu göreceklerdir.

GERÇEK ÖZGÜRLÜKÇÜLÜK NEDİR ?

İslamcı camianın entegre olduğu ”Liberal Faşizmin” takıntı boyutuna getirdiği demokrasinin, insanı köle kılan sermaye ile hiçbir sorunu yoktur. Halbuki bugün özgürlüğe en çok ihtiyacı olanlar; alttakiler sınıfıdır. Daha yerel bir deyimle; işçiler, köylüler, çalıştığı halde geçinemeyenlerdir.

Fildişi kulelerinden fetva verip, dini bir pusu kurma aracı haline getirenlerin bihaber olduğu bazı gerçekleri hatırlatalım;

“Rasûlullah (s.a.v.), vefat edinceye kadar iki gün arka arkaya arpa ekmeğinden doymamıştır.” (İbn Mâce, Etıme: 49)

“Rasûlullah (s.a.v.), dünyadan ayrılıncaya kadar ne kendisi nede aile halkı üç gün peşpeşe buğday ekmeğinden doymadılar.” (İbn Mâce, Etıme: 48)

“Rasûlullah (s.a.v.)’in ev halkından çok olmadığı için arpa ekmeği bile artmazdı.” (İbn Mâce, Etıme: 48)

“Rasûlullah (s.a.v.) peşpeşe birkaç geceyi aç olarak geçirir ailesi de akşam yemeği bile bulamadıkları olurdu. Ekmekleri ise çoğunlukla arpa ekmeği idi.” (İbn Mâce, Etıme: 48)

NEDEN Mİ ?

Bu kadar imkana rağmen, karnını bile tam doyuramayan bir Resulün dininin bayraktarlığını yaptığını iddia edenlerin kafası karışmasın. Peygamberimizin bu davranışının altındaki sır şu ayette gizlidir;

İnsan için alınterinden başka karşılık yoktur. (Necm 39. ayet)

Küresel Kapitalizmin nimetlerini hoş gören, hatta sisteme göbekten eklemlenen ”şirk uleması”, Kuran’ın bu belirgin mesajından bihaber olsa gerek.

Dindarlığı, başörtüsü ve namazdan ibaret sanan toplumumuz da; yozlaşmanın geldiği noktada; cennet hayali kuradursun, Peygamberimiz ısrarla vurguluyor;

“Kişi dostunun dini üzeredir. Bu yüzden kişi kimi dost edineceğine iyi baksın.” (Ebû Dâvûd, Edeb: 16)

Evet, kişi dostunun dini üzeredir. Lakin; Soros fonları(NED) ile STK kurup (Helsinki Yurttaşlar Derneği), liberal teraneler düzen ve tüm bu dindışı faaliyetlere rağmen ”Kuran meali yazıp” insanımızın zihnini ”bulandıran” bazı aydınımsılar; şirk kavramının manasından habersiz görünmekteler;

Şirk, bir mala iki kişinin sahip olması demektir. (Ragıp el isfehani, müfredat / şrk mad.)

Yeryüzündeki tüm mülk Allah’a aittir. Allah ise kullarına ”eşit dağıtılmasını emretmiştir.” (Bkz. Nahl 71) Eşit dağıtmayanları, Allah’ın nimetini inkar edenler olarak nitelemiştir.

PEKİ BU ABDESTLİ KAPİTALİSTLER NEREDEN ÇIKTI ?

Öyle ki, Kapitalizm ile taban tabana zıt olan, ortaklaşacı ve paylaşımcı bir düzen öngören Kuran’dan, nasıl oldu da kapitalizm çıkardılar ?

Kuran bu tezatı tanımlamak için kilit bir kavram kullanıyor; ”münafık.”

Belirttiğim gibi ”infak, yani malını dağıtmak” ne-fe-ka kökünden gelir, münafık ise, en-fe-ka kökünden. Köken olarak karşıt konumlanan bu iki kavramdan biri malını dağıtmak, ötekisi ise; malını vermediği halde, Müslümanlık iddiasında olmak manasındadır.

Münafıklık faaliyetleri, Kuran’ın mesajını tersyüz edip, dini ”şekli unsurları ön plana çıkartmak sureti ile” pusu kurma aracı haline getirme mesleğidir.

Tarihte bu işi yapmış olan ihanet odaklarından biri olan Muaviye için şöyle söylenir;

Muaviye, Hz. Peygamber tarafından hem kendisi hem de babası lanetlenmiş bir adamdı. Allah’ın kullarını havel, Müslümanların mallarını düvel, Allah’ın gönderdiği dini değel yaptı. Sonra da yok olup gitti. (el-Beyan vet-Tebyin; 2/123)

Havel, kelime anlamı itibari ile ”köleleştirmek”, düvel; halkın malını gasp ederek saltanat kurmak, değel ise; bir değeri ya da bir kurumu pusu kurma aracı haline getirmek manasına gelir.

ZAMANIN RUHU

Yeni çıkan kitabım ”Abdestli Kapitalizm”i bulamadığını söyleyenlerin mailleri ile dolup taşan mail kutum bana ”demokrasinin gücünü gösteriyor.”

Çarkına çomak sokulanların demokrasisi ile, memur Rıza’nın demokrasisi aynı değil.

Küreselci elitler, ortaçağ’da olduğu gibi ”kilise ile işbirliği yapıyor. ”Müslüman kılıklı papazların” dilinden dökülen teranelere aldanan insanımız ise; bu büyük palavra etrafından kümelenerek kendi sonunu hazırlıyor.

Kapitalizme abdest aldıranların ürettiği yeni sınıfa baktığımızda durumun ne kadar vahim olduğunu görüyoruz.

Yüzlerce dolar verilerek alınan türbanlar ile örtülen başlar, lüks jipler, gösterişli malikaneler.

Kuran’ın ruhu ile tamamen zıt konumlanan bu ”kenzolar”, kendilerini dindar, kendileri gibi olmayanı dinsiz ilan ediyorlar.

Efendim neymiş, mallarının 1/40’ını zekat olarak verince, iş tamam oluyormuş.

Allah 1/40’cıları sert bir dille eleştirir;

Malının az bir kısmını verip, gerisine cimrice sarılır (Necm Suresi 34. ayet)

Bu ayetin iniş nedenlerine bakarsanız (Esbab’ı Nüzul), Velid ibni Muğile adlı müşriğin 1/40 oranında zekat verdiğini görürsünüz.

Kaldı ki, bu müşriklerin tamamı; Allah’a inanan, namaz kılan, 1/40 zekat veren kimseler idi. (Bkz. Kuran ve Sünnette ibadet tarihi – Yaşar Soyadlı /Diyanet Vakfı – İslam öncesi İbadetler )

PEKİ SORUN NE İDİ ?

Zamanın sorunu, bugünün sorunlarından farksızdı. Üst sınıf ve alt sınıf arasındaki uçurum, zenginliğini arttırmak için türlü entrikalar üreten elitler, açlık ve sefaletin tabana yayılması, işsizlik ve güvensizlik.

Muaviye tarafından mızrak ucuna takılan Kuran’ı bugüne getirirseniz, bu ”küreselci ulemanın” karşısında duran bir kitap olduğunu göreceksiniz. Kuran, o günün ”ruhban sınıfına” nasıl haykırmışsa; bugünün kenzolarına da haykırmaktadır!

Nefesim yettikçe, bu gerçekleri anlatmaya devam edeceğim. Yeni kitabım ”Abdestli Kapitalizm”de de nitelikli bilgiler bulacağınızı düşünüyorum.

Esenlikle

Paylaş
Etiketler: eren erdemimammfakirsorosümmet
Önceki Yazı

Şer Güçlerin İç Savaş Özlemi…

Sonraki Yazı

Nur Ayeti’ne Dair…

eren_erdem

eren_erdem

İlişkili Yazılar

Eren ERDEM

Nurjuvazi’ye Tokat!

10 Haziran 2011
5k
Eren ERDEM

Adaletin ”A”sı

30 Mart 2011
5k
Eren ERDEM

Dersimiz Maun Suresi

05 Ekim 2010
5k
Eren ERDEM

İşte Kurban

28 Kasım 2009
5k
Sonraki Yazı

Nur Ayeti'ne Dair...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap