Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Emine PİŞİREN

Siz’i’ Seviyorum… -I

Emine PİŞİREN Yazar Emine PİŞİREN
02 Mayıs 2020
Emine PİŞİREN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Her insan kendi gölgesinin kölesidir. Ve çok ilginçtir ki, ayaklarının üzerindeyken gölgesinin de gölgesini arar durur insan. Ta ki, güneş kızıl eteklerini toparlayıp gidene kadar…

Bugün size ilk kalbimin kime, niçin? heyecan duyduğu yıllarıma götürmek için geldim. Yaşadığım duygu anlarımı, yazımın içinde gözleriniz ilerledikçe tanık olacaksınız.

Gerçek şu ki, hepimizin iki yaşamı vardır. Biri sıklıkla geri dönüşler yaptığımız çocukluk yıllarımızdaki düşlerimiz, bir diğeriyse tercih ettiklerimizle birlikte, “imece hayallerle” yaşadığımız yıllardır.

Çocukluk yıllarımız belki iyi, belki kötü geçmiştir. Ama yine de özleriz o yıllarımızı. Sonraki yıllarımızda eğer mutsuzluklar yaşıyorsak, ya da yorgunsak ruhsal dünyamız altüst olur.
Kimi zaman bir benin dışındakileri, çok anlamak istediğim anlarım olmuştur. O zamanlar, baktım ki, çok yoruluyorum, kendimi acilen sürüklüyorum “yalnızlık” kendimi susarak dinlendiğim limanıma.

Kısa süreli konakladığım o limanda düşünerek yaşadığımı anlıyorum. Hatta daha ötesi derinleşerek çoğaldığımı hissediyorum.

Sevmekten bir türlü usanmadığım, beni sürekli coşkuyla kendisine çeken yaşamın o şahaser kollarına atılmak için yüreğim yine pır pır ediyor. Hayatın cazibesine doğru ayaklarım uzaklaştırıyor beni o sessiz limanımdan. Ve beni mutluluklarla hüzünlerin kucaklayacağı hayata doğru, bir mıknatısa çekilir gibi çekiliyorum. Fernando Pesoa’nın dediği gibi;

“Nice limanlara yanaşacak gemiler var elbette, ama hiçbiri hayatın ıstırap vermez olduğu limana varmayacak, her şeyi unutabileceğimiz bir rıhtım da yok.”

Memuriyet sınavlarına girmeden önce bir yıla yakın sigortacılık hayatında deneyimlerim olmuştu. Bir Amerikan Şirketi olan sektördeki ilk haftam çok renkli geçmişti. Amerikalı Menejerimiz bize özgüven dopingi gerçekleştiriyordu.

Beden dilimizle nasıl konuşuruz? Karşımızdaki kişiyi nasıl anlarız?Nasıl gülümseriz? Nasıl konuşuruz? Ve hiç tanımadığımız birinin asıl niyetini nasıl çaktırmadan sorgularız?
Gerçekten çok haz aldığım eğitim seminerlerimizden biriydi o gün. Menejerimiz o gün ilk soruyu bize şöyle sormuştu:

“Sevdiğiniz, size enerji verecek, dilinizden karşı yöne iletilirken kulağınızda hoş bir esinti olacak, hatta sizde olumlu bir özgüven kazandıracak sözcüklerin içinde üç harfli bir sözcük söyleyebilir misiniz?”

Bulunduğum salonda tam 250 kişi vardı. Onlar soruyu düşünürlerken, öne doğru atılıp parmağımı kaldırdım. Hiç düşünmeden “SİZ” diyebilmiştim.
Menejer bana hoş bir gülüş uzattıktan sonra,

“Başka yanıtı olan?” diye sıralar arasında dolaşıyordu.

Benimse yüzüm yanmaktaydı. Kendime kızmaktaydım.

Neden “Siz” demiştim?

Bu büyük bir aptallıktı. Ama adam çok yakışıklıydı. Üstelik, o bakımlı, ellerine bakışlarım odaklanmıştı. Evet, bir erkekte en çok dikkat ettiğim iki şey vardı. Elleri ve gözleri… Menejerimiz her ikisinde de benim içsel sezgisel sorularımın yanıtını tam puanla vermekteydi. Her gün spor ceketinin altına farklı renkte kazaklar giyiyordu. Şık giyimi ile dikkatimi zaten çekmişti.

Siz de şaşırdınız “SİZ” yanıtıma değil mi?

Salondaki kalabalıktan farklı üç harfli sözcükler yükselmekteydi. Sizler de eminim bu satırlar arasında biraz soluklanacaksınız ve şuna adım gibi eminim ki, “Rab, Aşk, Ben, Can, Dost,” ve benzeri sözcükler usunuzdan yuvarlanacaktır.

İşte bedeninizin, ruhunuzun, zihninizin, hafızanızın, hedeflerinizin, hayallerinizin, beklentilerinizin, ve tüm duygularınızın gıdasıdır o üç harfli sözcük.

“Niçin SİZ’i seviyorum, dediniz Miss. Gürbüz?”

Bir anda sıçradım yerimden.
“Ben mi?”
“Evet siz!”

Az önceki aptalca yanıtımdan yine öyle utanmıştım ki. Yakışıklı menejer beni yanına davet ediyordu. ‘Eyvah!’ dedim, içimden. ‘Eyvah ki, ne eyvah!’
Onun yanına yaklaşana kadar hızlı düşünme yetimi kullanıyordum:Ona;

‘Evet, neden SİZ? Sizi beğeniyorum da ondan, mı deseydim? Hayır, hayır ! Buna salaondaki herkes güler ve, kendimi Afrika Ormanlarında bir şebek gibi hissederdim.’

“Please be quick Miss. Gürbüz”

Acele etmemi istediği sözleri ingilizce söylemişti. Adımlarımı hızlandırdım. Akıl süzgecimden ona vereceğim sözcükleri yanyana dizdiğimde sahnedeydim.

“Arkadaşlar, Miss. Gürbüz bize SİZ sözcüğünü neden çok sevdiğini anlatacak. Lütfen, sessiz olalım, arkadaşınızı dinleyelim.

“Sahne senindir artık,” der gibi eliyle işaret etmişti, ışığın olduğu yönü. Tabi içimdeki ona duyumsadığım hayranlığı herkesin içinde anlatacak değildim. Bundan sonraki dakikalarda sözel hayal, iletişim gücümü açığa çıkartacaktım: Konuşmaya başladığımda heyacanım da solgun bir ışık olmuştu sol yanımda…

“Evet, neden SİZ dedim. Size ilginç gelen bu sözcüğün içinde öyle çok BEN gizlidir ki… Çok geniş bir anlamı vardır. Tıpkı uçsuz bucaksız evren gibi.
Gülüşüm, sevişim, neşem, hüznüm, umutlarımı besleyen geleceğim gibidir SİZ. Küçücük gibi duyduğumuz bu üç harfli sözcük aslında çok saygın bir sözcüktür.

“…Örneğin; İlk tanıştığımız kimseleri, bir düşünün hele. Hiç ona “Ne haber nasılsın?” veya “Bugün seninle şu meseleyi konuşalım mı?” dediğinizde karşınızdaki kişi sizi nasıl empati yoluyla değerlendirebilir?
Saygısız!
Ukala!
Megalamon!
Bencil!
Densiz!
İtici!
Yılışık!
Laubali!
Tabi bu benim ilk anda aklıma gelenlerdi bu sözcükler…

“…Peki o kişiye “Nasılsınız?” Sizi tanımakla onurlandım.” Veya “Sizi görmek güzeldi.” Demiş olsaydınız, aynı kişinin içsel tepkisi nasıl olurdu?
Saygın, Zarif, Kibar, Sosyal mesafeli, Onurlu, vb…
O sizde daha hoş bir iz bırakırdı değil mi?
Ve daha çok sözcük sığar, içinde “SİZ” olan üç harfli cümlelere.
İşte bu nedenle söyledim üç harfli sözcüğü…”

Sözlerimi noktaladığımda salonda ıslıklara eşlik eden alkışlarla, yanımda omuzlarımı sıkıca kavramış menejerimizin tenimi ateş gibi yakan ellerini ,”İşte bu, işte sizden istediğim de buydu!” sözlerini dün gibi anımsıyorum.

Daha sonra elime bir deste küçük kağıtları tutuşturup beni asistanı yapmıştı. Kulağıma söylediği sözlerse ayaklarımı yerden kesmişti.
Sonra mikrofondan bulunduğumuz salona o hoş sesi yayılmıştı…

“Haydi dağıtın bunları arkadaşlarımıza Miss. Gürbüz. Arkadaşlar, şimdi ufak bir testimiz var. Sizden beni dikkatle dinlemenizi rica ediyorum.
Allah’ım, sesi ne kadar da hoştu. Türkçemizi o yabancı aksanıyla ne güzel de konuşuyordu. Kalbimin atışları nasıl da hızlanıyordu onun yanına yaklaştığımda. Oysa tüm dikkatini salondaki insanlara vermişti.

“Miss. Gürbüz doğru yanıtı verip bu güzel konuşmayı yaptığınız için sizi yürekten tebrik ediyorum. Arkadaşımızı alkışlayalım lütfen.”

“Teşekkürler Miss. Gürbüz. Şimdi siz de yerinize geçin lütfen. Ve teste başlayalım.”

Yerime geçip oturduğumda hala kulağımdaydı onun sesi:

“Bana artık SEN diyebilirsin.”

Emine Pişiren/Kocaeli

Paylaş
Etiketler: Amerikan ŞirketiMegalamonMenejerimiz
Önceki Yazı

Teşekkür Etmekle Dil Aşınmaz…

Sonraki Yazı

Dön…

Emine PİŞİREN

Emine PİŞİREN

İlişkili Yazılar

Ve Bilirsin
Edebiyat

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
5k
Sen veya Sizlere
Edebiyat

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025
5k
Bu Topraklar Bizim, Başka Vatan Yok!
Doğa-Çevre

Bu Topraklar Bizim, Başka Vatan Yok!

29 Kasım 2025
5k
Edebiyat Kartalı
Edebiyat

Edebiyat Kartalı

18 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Dön...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap