Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Sabiha SERİN

Sizce Evet Mi? Hayır Mı? Ne Dersiniz?

Sabiha SERİN Yazar Sabiha SERİN
05 Ağustos 2010
Sabiha SERİN
1
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Hepimizin de bildiği gibi Türk ulusu tarihimizden bugünlere kadar çok zor dönemler atlatmıştır. Ancak; ne kadar zor günler yaşasa da cesurca üstün zekâsı ile hepsinin üstesinden gelmiştir. Fakat uzun yıllardan beri de Türkiye kendi gücü ile bir adım ileri gideceği yerde, her geçen gün batının modeli ve bazı ülkelerin karşısında boynu bükük kalarak onların emrinde olma gafleti içindedir.

Halkımızı saf ve çocuk sanıp istedikleri gibi bu güzel ülkemizi yanlış yönetenlere ne zaman ders vereceğiz?

SİZCE EVET Mİ? HAYIR MI? NE DERSİNİZ?

Öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz ki birileri bir koltuk kapmış ama acaba nasıl kapmış. Üstelik oturduğu koltuğun vereceği görevleri bilmeden gelmişler bir yerlere. O işi bilmeyince de sadece koltuğun verdiği yetkiye göre anlamadıkları, gelecekte olumlu ve olumsuz neler getireceğini bilmedikleri konularda kararlar verip, kanunlar çıkarıp ahkâm kesmekle vebal altında kalıyorlar.

Halkımız ne yapsın, halk suskun, halk çaresiz, halk aç, susuz, işsiz, başına öyle bir taş düşmüş ki kaldırabilene aşkolsun. Demokrasi var diyorlar ama halkı sözüm ona korkutup, susturup, bazı konularda gözdağı verip,  demokrasiyi yok etmediler mi? Ülkemizde Demokrasi var diyen varsa Allah aşkına söylesin var mı?

Atatürk’ün izindeyiz diye ağızları söylüyor ama kalpleri ve icraatları Atatürk’ü unutturmak için atmıyor mu? En ufak örnek: Kaç tane yetkilinin makam odasında hatta kaç tane işyerinde, kamu ve özel sektörlere bağlı mekânlarda, acaba Atatürk’ün posteri var. Öyle ki Atatürk’ün ilkelerini, Cumhuriyet’i korumak ve yaşatmak şöyle dursun Atatürk posterine dahi tahammüller yok. Bazıları da başucuna asıyorlar ama ellerinden gelse Atatürk’ü unutturacaklar işte amaç görüntü olsun diye asıyorlar. Sanki anlamıyoruz. Yazıklar olsun.

İhaleleri, kredileri her şeyi kendi görüşündeki kişilere vermediler mi? Zaten zengin olanlar iyice köşe dönmedi mi? Fakir daha fakir olmadı mı? İşçi, Memur, Emekli Esnaf, Çiftçi, kan ağlarken, iki üç işte kan ter içinde çalışarak evine ekmek götürme derdinde iken, kendileri bütün sülalesi ve yağcıları ile ülke ülke gezmedi mi? Emekçi ve alnının teri ile çalışan halkımız ezildi ve ezilmeye devam etmiyor mu?

Bilhassa Anadolu’nun kırsal kesimindeki kadınlarımız siyasi obje olarak kullanılıp, oy almak uğruna kadınlarımızın kızlarımızın beyni yıkanmadı mı? Türk anası siyasetin tek dayanağı haline gelmedi mi? Kadınlar altın günleri adı altında evlerde, geleceğimizin güvencesi öğrencilerimizin de beyinlerini yıkamak için dershanelerde seferber olanlara ne demeli? Okul müdürleri bile bile bu olan olumsuzluklara sessiz kalmıyorlar mı? Tabiî ki kalırlar zaten atadıkları Okul müdürlerinin çoğu da de kendi adamları değil mi?

Ülkemiz büyüyormuş öylemi? Bırakın Allah aşkına gittikçe uçurumun kenarına gitmiyor mu? Dış borçlarımız gırtlağa dayanmış, ABD ve bazı ülkelerin karşısında ceketlerin düğmeleri iliklenmiyor mu? Yalan mı?

Eğitim konusunda neler oldu, her şey iyice arapsaçına dönmedi mi? Öğretmen şaşkın, öğrenci şaşkın, veli şaşkın, Okul yönetimi şaşkın değil mi? Çünkü neden: Eğitim konusunda karar verenler, kanun çıkaranlar da deneyimsiz ve eğitimsiz. Eğitimin içinden gelmeyenler eğitim hakkında nasıl karar verirler hadi gelinde aklınız durmasın Dershane furyası almış başını gidiyor. Ortada eğitim değil sadece kar amacı ve öğrenciyi avlamak yarışı yok mu? Yalan mı?

Sağlık konusunda zaten hayat  felç. Paran varsa yaşarsın, paran yok ise ölen ölür kalan sağlar bizimdir demiyorlar mı? Maddi durumunuz iyi değil ise hastalandıysanız yandınız. Paralı isen Türkiye’nin bütün Üniversitelerde Profesör ve Doçentlerin yüzünü belki görürsünüz. Hem dünyanın muayene parasını alırlar, yinede kırk naz ile muayene ederler. Yalan mı?  Çünkü onlar sadece odalarının kapısını kilitleyip ders çalışmak, kariyer edinmek için varlardır. Nerede diye soranlara ise ya ameliyatta ya da bitip tükenmek bilmeyen sözüm ona toplantı da cevapları alırsınız. Siz hastanelerde sancı çeke çeke onları saf saf aramaya durun onlar kafa izni ile başka ile çoktan uçmuşlardır. Paran yoksa hastane polikliniklerinde sürünür sonra da çoğunlukla yanlış teşhis ve yanlış tedavi ile tesadüfen belki yaşarsınız. Sonra da ilaç israfı diyoruz, tabi ki olur.

Son yıllarda Türkiye’de her geçen gün şehitler vermeye devam ediyoruz. Kınalı kuzularımıza analar her gün ağıtlar yakmaya devam ediyor. Ateş düştüğü yeri yakar. Neden şehitlerimizin çoğu Anadolu’nun kırsal yöresindedir, buda mı tesadüftür sizce. Şu ana kadar hiçbir milletvekili  çocuğu şehit oldu mu,  Buda düşündürücü değil mi? Her  dert garibin başına.

Sonuç olarak daha yazacak çok dertlerimiz var ama saymakla bitiremeyiz.  Ülkemiz ve vatandaş öyle zor günler geçiriyor ki bunu hepimiz biliyoruz, farkındayız. Ama birileri çıkarları için susuyor çünkü işlerine böyle geliyor. Birileri gerçekleri görüyor ve haykırıyor ama onlarda susturuluyor. Halkı aydınlatıp, gerçekleri görmelerini sağlayanlar kimsenin işine gelmiyor. Çünkü kaymak öyle büyük ki yedi sülalesine yeter de artar bile. Bu durumda ise ezilen yine emekçi,. işçi, memur, esnaf ,çiftçi. Allah yardımcımız olsun demekten başka ne diyeyim.

TÜRKİYE ZOR DÖNEMLER GEÇİRİYOR. NE OLUR PENCEREDEN BAKMAYI BIRAKINIZ VE GÖREN GÖZLERLE YAŞANAN GERÇEKLERİ GÖRÜNÜZ.

Benden sizlere önerim ise şudur: İsterseniz etrafımıza tozpembe bakmayıp, kulaktan duyma bilgilere kanmayıp, kendi gözlemlediklerinizi değerlendirip geride kaybettiğimiz değerlere, halen yaşanan olumsuzlukları tekrar gözden geçirip ulus olarak azıcık ta olsa yaşadıklarınız karşısında kaderci değil, güçlü iradeniz ile gerçek Türk ulusu olarak cesur ve duyarlı davranmanızı öneriyorum.

     Bunca yaşanan acı gerçeklerden sonra   SİZCE EVET Mİ? HAYIR MI?

     Elinizi vicdanınıza koyun ve kararı verirken vebal altında kalmayınız olur mu?

     Daha yaşanılır bir Türkiye’de soluk almak temennimdir. Saygılarımla.

Paylaş
Etiketler: Siyasettoplum
Önceki Yazı

Özlemeyi ve Hayal Kurmayı Unuttuk!..

Sonraki Yazı

Hayatın Ters Kroşeleri

Sabiha SERİN

Sabiha SERİN

İlişkili Yazılar

Sabiha SERİN

Kadınlarımız Kuluçka Makinası Değildir

04 Aralık 2016
5k
Sabiha SERİN

Ulusal Güneşimiz Cumhuriyet Bayramımız Kutlu Olsun…

29 Ekim 2016
5k
Sabiha SERİN

Türkçe’miz Nereye Gidiyor…

22 Ağustos 2016
5k
Sabiha SERİN

Boşanmalar Neden Arttı?

05 Temmuz 2016
5k
Sonraki Yazı

Hayatın Ters Kroşeleri

Yorumlar 1

  1. Uğur ÖZALTIN says:
    15 yıl önce

    REFERANDUM TUZAĞI adlı makalemde neden HAYIR denmesi gerektiğini açıkça yazmıştım.

    Aklıma çok güzel bir hikaye geldi, anlayana onu yazayım. Bu hikayeyi daha önce de yazmıştım

    Bir zamanlar bir köyde tüm eşekler toplanmışlar ve köyün semercisinden çok şikayetçiymişler.Sonra biri TOPLANIP DUA EDELİM BİZE ALLAH YENİ BİR SEMERCİ YOLLASIN demişler ve öylede yapmışlar.

    Bir hafta sonra semerci ölmüş ve köye yeni bir semerci gelmiş.Bir ay kadar güzel semeerler yapmış sonra o da işini savsaklamaya boşlamaya başlamış. Yaptığı semerler eşeklerin sırtına batıyor kanatıyor canlarını çok yakıyormuş. Eşekler 1 yıl dolunca yine toplanıp yine ALLAHIM BİZE YENİ BİR SEMERCİ YOLLA demişler

    Bu durum defalarca tekrarlanmış semerciler geliyor gidiyormuş ve en sonunda eşekler toplanmışlar son defa

    Şöyle dua etmişler

    ALLAHIM BİZİ EŞEKLİKTEN KURTAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap