Suriye’de yaşananların, Suriye’deki iç ve dış savaşın tüm sonuçlarının, Türk iç ve dış siyasetini derinden etkileyeceğine inananladanım.
Kaderimizin Suriye’de olup biteceklere bağlı olacağını söylemek abartı olmaz.
Dışarıdan terörist taşınarak yürütülen iç savaş, İsrail ve Amerka’nın Suriye’ye doğrudan saldırıları, Amerikan çıkarlarının genişlemesine mani olmak üzere, Suriye’de bulunan Rusya…
Amerika’nın bölgede bulunuş amacıyla, Rusya’nın bulunuş amacı birbirinden çok farklıdır. Ve birbirine karşıdır.
ABD Suriye’de, Suriye’nin toprak bütünlüğünü parçalamak, bölgede Şii Sünni çatışmalarını çoğaltmak, Türkiye’den Diyarbakır’ı almak ve İran’a zarar vermek üzere buluyor.
Fırat Kalkanı operasyonunun başarılı olması, Rusya ile yapılan anlaşma ve bölge insanı ile birlikte olmaktan kaynaklanmıştır.
Fırat Kalkanı operasyonunda, Rusya Suriye ile koordinasyon yapılmasını istemişse de, yetetince ısrarcı olmamıştır.
Hatta dolaylı destek vermiştir.
Sincar ve Karaçok operasyonunda ise durum tamaman farklıdır.
Sincar ve Karaçok operasyonunda hem Rusya, hem de ABD muhalefetiyle karşılaştık.Rusya’nın muhalefeti sözde kalan muhalefet olmasına karşın, Amerika’nın muhalefeti tanklar ve Koalisyon uçaklarının sınırlarımızı denetlemesiyele olmuştur.
Amerika doğrudan PKK/PYD’ye silahlı kalkan olmuştur. Bir anlamda artık Türk tanklarıyla Amerikan tankları namlu namluya gelmiştir.
Vurunca doğrudan Amerikan mevzilerini vurmuş oluyoruz.
Amerika’nın bundan sonraki hamlesinin Kuzey Suiye hava sahasını Türkiye’ye kapatmaktır. Hava sahası kapanınca Rusya ve Suriye devletine de kapanmış olacaktır.
ABD’nin buna cüret etmesi halinde Türkiye’ye Rusya ile işbirliğine gitmekten başka seçenek kalmayacaktır.
Amerika ve Rusya Suriye’yi bölme konusunda anlaştı diyenler, ya Ameikan propagandasının etkisinde kalıyorlar, ya da dünyada gelinen yeni denglerden haberleri yoktur.
Amerika, Baltık Kıyılarında şimdiye kadar görülmemiş bir askeri yığınağı Rusya’ya karşı yürütmektedir.
Türkiye, Suriye’de, ABD ile birlikte olursa, Kürt Koridoronu birlikte inşa etmek zorunda kalacaktır. Aynı, bir zamanlar, ABD ile birlikte Barzanistan kurduğumuz gibi…
Bölge ülkeleri; İran, Irak ve Rusya ile bilikte olursak, bu durum tamamen ABD karşıtı bir durum arz edeceğinden, ABD bu birlikteliği bozmaya çalışacaktır.
Astana Antlaşmasını bozmaya çalışması da, zaten bunun işaretdir.
Türkiye’nin çıkarları; Suriye’nin toprak bütünlüğünden geçtiğinden, ya da şöyle ifade edelim; Suriye’nin bölünmesi Türkiye’nin bölünmesi anlamına geleceğinden, Türkiye iki süper güçten birini tercih etmek zorunda kalacak olduğunda, Rusya’dan yana tercih kullanmak zorunda olacaktır.
Eninde sonunda Rusya ile birlikte olmak zorunda olan bir Türkiye’nin, ikircikli tavırlarla alabileceği bir yol yoktur. Tersine güven kaybına da sebebiyet verbilir.
Son cümle Türkiye’nin kaderinin büyük ölçüde Suriye’deki gelişmeler bağımlı olduğundan, yapılacak tercih hatası felaketimiz olabilir.
Bir ipte iki canbaz oynamaz.
Hem ABD’yi hem Rusya’yı aynı anda idare etmek hemen hemen imkansızdır.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
