Allah (c.c.) dün, yaptığı iyiliklerin, aldığı yetim ve mazlum dualarının, Topkapı Sarayı’nda muhafaza edilen Mukaddes Emanetler‘in ve ecdadın 10 asrı aşkın bir süredir Müslümanlara ve insanlığa yaptığı hayırlı hizmetleri vesilesiyle eşi benzeri az görülür bir şerden Türkiye’mizi muhafaza etti ve ümmete bağışladı.
Modern Hasan Sabbah‘ın katil sürüleri muvaffak olsalardı, derisini yüzmedikleri insan kalmayacak, ülkenin her yerinde çoğumuzu asit kuyularında yok edeceklerdi. Namusumuz, izzetimiz, şerefimiz ayaklar altına alınacaktı.
Yüce Allah’a hamd olsun ki, mensubu bulunduğumuz milletin dünya görüşü ne olursa olsun şerefli fertleri namus, şeref, izzet ve haysiyetini korumak için canını siper etmiş, bir bölümü de bu uğurda şehid düşmüştür. Bu asil ve izzetli davranış sayesinde istikbalini muhafaza etmiş, yedi düvele nasıl bir millet olduğunu ve olunması gerektiğini destansı bir şekilde göstermiştir.
İşte bu yüzdendir ki, Allah (c.c.) bu millete kıyamete dek inşaallah zeval acısı tattırmayacaktır.
Dünkü alçak faaliyetin üç faili vardır.
Birincisi, terör örgütü FETÖ‘nün alçak lideri modern Hassan Sabah’tır. Resmi kayıtlara göre kendisinin annesi bir Yahudi, babası ise Ermeni’dir. Bu milletten öç almak üzere yetiştirilmiş bir hannastır. Kendisi Müslüman olmayıp Vatikan Konseyi‘nin üyesidir.
Vatikan’ı ele geçirmiş olan Cizvit Tarikatının yöntemlerini kullanan bir papazdır.
Ona göre ‘amaca giden her yol meşrudur.’ Cizvitlerin batı kültürünün içine nüfuz etmesi gibi, bunlar da bizim içimize nüfuz etmişlerdir. Bu fakir 1979’dan bu yana bu şerefsizden iğrene gelmiştir. 1994’de bunların yöneticilerinden birine “sen FETÖ’cü müsün” dediğim için ciddi sorunlar yaşadım. Bu haysiyet celladının aleyhinde haberler yaptığım için çalıştığım yayın organından ayrılmak zorunda kalmıştım.
Bu katilin teşkilatlanma biçimi; uysallık, itaat, disiplin ve eğitim unsuruna dayalıdır.
Kişiler adaylığa kabul edilmeden önce deneme sürecinden, sonra da çeşitli eğitimlerden geçirilip, ordularda olduğu üzere gözü kapalı olarak ‘ölü gibi mutlak itaat ve sadakat yemini’ ettirilir.
Bu büyücüye bağlanan ahmak mutlak itaat gereği, hiç bir meseleyi sorgulayamaz. Kusur bile görse onu hikmet ve mükemmelliğe yorması zorunludur. Çünkü lider, onları yanlışa sevk etmeyecek olan bir Mesih / Mehdi’dir.
Kolejleri kuluçka merkezidir. Gençler burada hipnoz edilir. Hepsi için büyü yapılır.
Büyülenen beyinsiz kulları, FETÖ’nün verdiği görevin dışında başka bir görev ve mevki arayışına giremediği gibi, yaşadığı her şeyi rapor etmek zorundadır. Emrin dışına çıkan infaz edilir.
Halkla daha yakın iletişim kurma amacıyla sosyal havarilik ve medya iletişim araçlarına sahip olurlar.
Müslüman görünürler ancak İslam’la hiçbir bağları yoktur. Ömrüm çevremdekilere bunları anlatmakla geçti. Aile fertlerimden hiç kimseyi elhamdülillah kaptırmadım. Çünkü bunların homosekellikten cinayete, iftiradan sahte belgeye, ihanetten hırsızlığa, tecavüzden gaspa kadar yapamayacakları aşağılık fiil yoktur. Çünkü onlar için hedefe giden her yol meşrudur.
Dün milletin silahlarını millete doğrultmuş, pek çok insanımızı şehid etmiştir. Cumhurbaşkanımızı şehid etmeyi denemiş, ama hamd olsun muvaffak olamamıştır. Başbakanı şehid etmek için de TBMM’yi bombalamış, şükürler olsun onda da muvaffak olamamıştır.
Son 25 yılda devlete, millete, bürokrasiye, iş dünyasına yönelik yaptıkları, dünün çok açık bir göstergesiydi. Bunu bekliyorduk. 17/25 Aralık darbe girişimlerinden önce haklarında yazılar yazdım. Etraftan uyarıldım “kendine mukayyet ol, bunlar seni infaz eder” bile denildi. Susmadığımı görünce satın alarak kirletme yöntemini denemek istediler ve büyük paralarla gazetelerine yazarlık teklif ettiler. 3 yıldır işsizdim ve çok ihtiyacım olduğu halde onlara “sizin kirli paranıza ihtiyacım yok” diyerek kovdum. Basiret ve feraset kanallarımızı açan Allah (c.c.)’ e hamd olsun.
İkincisi, FETÖ liderini bağrına basan Amerika Birleşik Devletleri’dir. ABD Dışişleri Bakanı Jhon Kerry, intihar saldırısına girişen alçak FETÖ’cüleri savunmak için “taraflara itidal çağrısı” yapmıştır. Taraflar dediğinin birisi millet, diğeri FETÖ alçaklarıdır. Dolayısıyla dün de alçak darbenin diğer faili başta ABD olmak üzere tüm batılılar ile onların bağlı bulunduğu satanist üst yapı örgütler.
Üçüncüsü ise hâlâ aramızda insan kılığıyla dolaşan FETÖ’cü şeytanlardır. Yıllardır yalvarıyorum ‘FETÖ ile mücadele sadece Erdoğan’ın işi değil’ diye. Bunu AK Parti’ye yeterince, bürokrasiye ise hiç anlatamadık. Bunlarından kurtulmanın yegâne yolu, TBMM’nin idamı yeniden getirmesi ve idam kararlarının derhal infazıdır. Vallahi korkarım devlet bunları temizlemezse, bunları yeniden harekete geçirip daha fazlasını deneyeceklerdir. Maazallah!
TEŞEKKÜR
Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza, Adalet, İçişleri ve Çalışma Bakanlarımıza, Emniyet Teşkilatımıza, Genelkurmay Başkanımız ve Kuvvet komutanlarımıza, 1. Ordu Komutanımıza, Devlet Bahçeli Beye, televizyonlara çıkarak yürekli açıklamalar yapan ordumuzun aziz mensuplarına, her biri yiğitçe mücadele eden medya mensuplarına, her şeyden önce silahların önüne kendini atan milletimin yiğit insanlarına ve dünyanın dört bir yanında sabaha kadar dua eden Müslüman halklara müteşekkiriz.
