Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Bilim & Teknoloji Bilim

Seferberlik ve Savaş Hali Tüzüğü ile Seferberlik ve Savaş Hali Yönetmeliği Arasındaki Alegori

Yazı Alt Başlığı: Kamu Yönetiminde Tüzüklerin Yönetmelikleştirilmesi Süreci[1]

Dr. Ahmet FİDAN Yazar Dr. Ahmet FİDAN
27 Mayıs 2024
Bilim, Dr. Ahmet FİDAN, Siyaset & Politika
0
Seferberlik ve Savaş Hali Tüzüğü ile Seferberlik ve Savaş Hali Yönetmeliği Arasındaki Alegori
406
Paylaşma
5.1k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yazı Alt Başlığı: Kamu Yönetiminde Tüzüklerin Yönetmelikleştirilmesi Süreci[1]

Seferberlik ve Savaş Hali Tüzüğü (SSHT) nün değişim gerekçeleri, alegorisi veya gizemması toplum katmanlarında konuşulmaya devam edilirken bazı gri alanların giderilmesi gereksinimi doğmuştur.

Türk silahlı kuvvetleri ve ASAL (Askeralma) teşkilatı 1839, 1879, 1928 yıllarında değişim geçirmiştir. 1983’te kabul edilen 2941 sayılı 24 maddelik Seferberlik ve Savaş Hali Kanunu[2] ile seferberlik sistemi değişime uğramıştır. 1990 yılında yayınlanan 110 maddelik Seferberlik ve Savaş Hali tüzüğü[3] ile bu günkü şeklini almıştır. 21/05/2024 tarihinde çıkarılan 105 maddelik Seferberlik ve Savaş Hali yönetmeliği[4] ile konuya ilişkin son mevzuat güncellemesi yapılmıştır.

Son yönetmelikle, seferberlik konusunda, hak ve hürriyetlerin kısmen veya tamamen durdurulabildiği ilave edilmiştir. Doğal olarak yönetmeliği yürütme yetkisi de Cumhurbaşkanına aittir. Tüzüğün 2. Maddesinin j bendinde, seferberlik “…hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandırıldığı hal” ibaresi, yönetmeliğin, 4. Maddesinin ğğ bendinde, “….hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen durdurulabildiği hali” şeklinde güncellenirken, savaş hali konusunda ise, Tüzüğün, 2. Maddesinin R bendinde, “…hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen sınırlandırıldığı durum”, ibaresi yönetmeliğin 4. Maddesinin ff bendinde, “…hak ve hürriyetlerin kanunlarla kısmen veya tamamen durdurulabildiği hali” ifade etmektedir. Kısaca, savaş ilanı konusunda, tüzükte “sınırlandırıldığı” ibaresi, yönetmelikte, “durdurulabildiği” hali şeklinde güncellenmiş ve bu değişiklikle hak ve hürriyetler üzerinde bir daralma eğilimi ve psikolojisi görülmüştür.

2017 yılındaki Anayasa değişikliğinden itibaren yedi yıl geçmesine rağmen, hatta değişiklik sonrası Cumhurbaşkanlığı seçiminden itibaren altı yıl geçmesine rağmen, tüzük neden güncellenmedi de bugün tüzük olarak değil de YÖNETMELİK olarak düzeltildi. Bir kere, Tüzük, kanunun/yasanın altında yönetmeliğin de üstünde bulunan hukuksal hiyerarşiye sahip bir mevzuattır. TÜZÜK ile düzenlenen bu hususun YÖNETMELİK düzeyine indirilmesi amaçsallık açısından alegorik bir operasyondur.

  1. Tüzüklerin Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ruhuna uymayan mevzuat düzenlemesi olduğu iddia edilecekse eğer, böylesi hassas bir konu MEVZUAT AÇISINDAN TENZİLİ RÜTBE FORMUNDA neden aradan onca zaman geçtikten sonra güncellendi.
  2. Bu bir uyum operasyonu idiyse eğer, “savaş hali” tüzükte temel hak ve hürriyetlerin sınırlandırıldığı” ibaresi, aynı bahiste, temel hak ve hürriyetlerin durdurulduğu ibaresine dönüştürüldü?
  3. Bu mevzuat güncellemesi neden aceleyle çıkarıldı, aceleyle çıkarılmadıysa, neden bir dolu içerik, yazım ve mantık ve bağlantı / entegrasyon hatalarıyla dolu?
  4. Yönetmeliğin 35. Maddesinde ortaya konulan Yedek personel kaynağının tespitine ilişkin hükümler neden muammalarla doludur?
  5. Bu yönetmelikte denetim fonksiyonu neden öngörülmemiş, kurumların ve sürecin kötüye kullanımı veya suistimal edilmesine yönelik öngörünün net bir hükmü bulunmamaktadır?

Korona döneminden on yıl önce yaşadıklarımızın bir film olarak tüm dünyaya izletildikten sonra, 10 yıl sonra 2020 yılında tüm insanlığa o filmi yaşatan İRADE, 20211 yılı öncesinde Türkiye ve Suriye cumhurbaşkanlarının can ciğer kuzu sarması iken, Suriye ve İran sınırlarındaki mayınlar onca tartışma ve siyasi operasyonlarla temizlendikten on yıl sonra 2021 yılında Suriyelilerin ve daha sonra Afganların mayınların temizlendiği bölgelerden akın akın yürüyerek Türkiye’ye hücum etmelerini yaşatan İRADE aynı iradedir. Sakın ola ki kimse komplo lafını etmesin, tesadüflerin birisi veya ikisi olabilir ama zincirleme olarak sistematik şekilde devam ediyorsa buna hala olağan siyasi ekonomik akış şeklinde bakmak, tam anlamıyla gaflettir.

Bugün için, Atatürk’ün gençliğe hitabesinin son paragrafı[5] fiilen yaşanmaktadır. Bu durum tepkisini geç veren Türk Kamuoyu nezdinde farkındalığa gittikçe daha fazla sahip olunmaktadır.

Düzenli olarak Amerika tarafından fonlanan Özel Harp Dairesi ve onun Kontrgerilla yapılanması, JUSMAT’tan bozma Seferberlik Tetkik Kurulunu oluşturmuş, bu yapı da kendi içinde Türk Mukavemet Teşkilatı (TMT) yi oluşturmuştur. Bu tüzük ve yönetmelik alegorisi, bu yapılanmanın halihazırdaki iktidar nezdinde teşkilata hukuksal zemin oluşturan bağların sağlanmasına da temel oluşturacaktır.

Bu günkü Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin bakanlar kurulu, zaten fiiliyatta atamayla gelen kamu personeli hüviyetinde Daire Başkanlıkları gibi çalışmaktadır. Bu nedenle Tüzüklerin siyasal ve teorik alt yapısı boşalmış idi. Müstakbel gelecek seçimler ile yeniden parlamenter sisteme dönülene kadar hükümet sistemi ve bakanlar kurulu terminolojisinin Tüzük düzeyinde işlerliği oldukça zor bazen de anlamsız hale gelmekteydi. Bu bakımdan yürütülen süreç zahirde gereklilikten ibarettir.

SONUÇ:

Seferberlik ve Savaş Hali Tüzüğü kaldırılmıştır. Yerine aynı adla nur topu gibi bir yönetmelik gelmiştir. Türk hukuk sisteminde bu tür süreçler parlamenter sisteme geri dönülmesini zorlaştırmaktadır. Gelişen dijital sistem ve teknolojiler ile devletin küçülme süreci paralelinde tüzüklerin Türk mevzuat sisteminden tümden kaldırılmasına ilişkin gerekçeler başlı başına bir çalıştay veya yargı forumu konusudur. Ancak Seferberlik ile ilgili güncellemenin bu bağlamda ele alınması görünüşte masum olsa da arka planlarında fazlaca alegoriler ve alegorik varyantlar barındırmaktadır.

Gelinen son noktada, merkezi yönetim kapsamında muhtemelen yargı çatısı altında ve mantıken anayasa mahkemesi çatısı altında yönetmelikleri inceleme kurulu veya dairesi oluşturulup, tüm kamu tüzel kişiliklerinin çıkarmış oldukları yönetmeliklerin hukuk denetiminden geçmesi yönetmeliklerdeki teknik ve içerik hatalarının giderilmesi ve yönetmeliklerin diğer kamu kurumlarının yönetmelikleriyle entegrasyonu açısından gerekliliktir. Yazımızın ilgili alanda bulunan kamu ajanlarına ve bilim insanlarına, toplum katmanları arasındaki ilgili kişilere faydalı olmasını ümit ederim.

[1] Hocam, neden anlayacağımız dilden yazmıyorsunuz diye soranlar için: Yazmayacağım, çünkü düşük düzeyli terminoloji (kavram bilim) yazınca, yazılarımın anlam ve önemi daralmış olmaktadır. Sırf kitleler anlayacak diye böyle bir oportünist bir yazım yöntemine yönelecek değilim. Yazılarımı anlamayanlar için, bol bol kelime ve kavram okumalarını buracıkta öneririm.

[2] Bu kanun da 2018, 2019, 2021 tarihlerinde muhtelif olarak güncellemelere uğramıştır. https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/2.5.90500.pdf

[3]  Bu tüzük te 1991, 1995, 2000, 2001, 2006 ve en son 2007 de değişikliğe uğramıştır. https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=2941&MevzuatTur=1&MevzuatTertip=5

[4] Seferberlik ve Savaş Hali Yönetmeliği, 21/05/2024 tarihinde kabul edilmiş ve ertesi gün RG’de yayınlanmıştır. https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=8510&MevzuatTur=21&MevzuatTertip=5

[5] “…Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler.” Güncel çeviri: Hatta bu güç odakları, kendi menfaatlerini, ağababalarının siyasal talepleriyle birleştirebilirler.)

Paylaş
Önceki Yazı

Kadın ve Siyaset

Sonraki Yazı

İnsanın İnsanı Kullanması!

Dr. Ahmet FİDAN

Dr. Ahmet FİDAN

İ.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümünde lisansını (1993) tamamladı. İ.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Fakültesi’nde Personel Yönetimi / İnsan Kaynakları Yönetimi Anabilim Dalı’nda yüksek lisansını tamamladı. (1996) Doktorasını M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü, Mahalli İdareler ve Yerinden Yönetim bilim dalında, Büyükşehirlerde Kentiçi Ulaşım Hizmetlerinin Entegrasyonu ve Yönetimi, İstanbul Metropoliten Alanı İçin Bir Model Önerisi adlı teziyle tamamladı. (2004). Halen Ordu Üniversitesi’nde (Deniz Bilimleri Fakültesi, Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği bölümünde öğretim üyesi. ICAM Network ve ICAM Publishing Genel Yayın Koordinatörlüğünü, OJOP Çevrimiçi Bilimsel Dergi Yayıncıları ve Editörleri Platformu Dönem Başkanlığını, KADOÇED Genel Başkanlığını, TİGAD (Türkiye İnternet Gazeteciliği Derneği) Ordu Temsilciliğini, KAŞYAD Başkanlığını, KARAV Müt. Heyeti Başkanlığnı yürütmektedir. Eserleri: Kent, Ulaşım, Yerel Yönetim, Bilişim Teknolojileri, Estetik, Kent Kültürü, Çevre, Kurumsal Etik, Bireysel İletişim ve Kurumsal İletişim Sistemleri, Siyaset, Yönetim Bilimleri, Mizah, Şiir ve Edebiyat, Kişisel Gelişim, Hukuk-Siyaset-Eğitim Felsefeleri alanlarında 10’dan fazla kitap, yüzlerce makale, bildiri, 1000’den fazla köşe yazısının müellifidir.

İlişkili Yazılar

Anma

Iskaladığımız Günler, Iskalanan Hayatlar

03 Aralık 2025
5k
Devlet ve Ateşten Gömlek
Eğitim & Kültür

Devlet ve Ateşten Gömlek

01 Aralık 2025
5k
Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)
Gündem

Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)

29 Kasım 2025
5k
Kurumuş Çamaşırlar
Eğitim

Beyaz Taytlı Balet

29 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı
İnsanın İnsanı Kullanması!

İnsanın İnsanı Kullanması!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap