Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Edebiyat & Sanat Anı / Günce

Sakallı Celal

Muhsin DURUCAN Yazar Muhsin DURUCAN
26 Eylül 2023
Anı / Günce, Muhsin DURUCAN
0
Sakallı Celal
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

“Tek isteği vardı Sakallı Celal Beyin, Türkiye’nin Atatürk’ün yolundan giderek aydınlık günlere ulaşması…” Orhan Karaevli

“Türkiye, doğuya yol alan bir geminin güvertesinde batıya koşan insanların ülkesidir” ve “Bu ülkede ilgililer bilgisiz, bilgililer ilgisizdir.” Sakallı Celal

Son günlerde çarşıda, pazarda ve toplu taşım araçlarında; yüzlerine sakal hiç yakışmayan insanları gördükçe ’neden tıraş olmadıkları’ sorulduğunda “tembellikten” yanıtı alınmaktadır. Evet, başta tembellik olmak üzere, ‘modaya özenti’ de akla gelebilir.

Dostum, arkadaşım, eğitimci yazar Hüseyin Erkan bir yazı gönderdi. Başlığı “Sakallı Celal”… İlgiyle okudum. Öncesinde yazar olduğunu duymuştum. Ayrıntılı öğrenme olanağım oldu. Okurlarımla paylaşmak için köşe yazıma aldım. Okunması gereken bir yazı olduğunu vurgulamak isterim.

“Deniz Bakanı bir paşanın oğlu olarak İstanbul’da dünyaya gelir. Yaşıtları oyuncaklarla oynarken o kendi kendine harfleri öğrenerek ev halkını şaşkına çevirir. İlkokul çağında konaktaki odasından çıkmaz, durmadan deniz lisesine giden ağabeylerinin kitaplarını okur. Babasının “henüz yaşın küçük” demesine rağmen, Fransızca dersleri alır ve kısa sürede mükemmel Fransızca öğrenir. Dönemin en iyi eğitim veren okuluna, Galatasaray Lisesi’ne, 1896 yılında başlar. Fransızcası çok iyi olduğundan hazırlık okumaz. Derslerinde olağanüstü başarılar elde eder. Burada geçirdiği 11 yıl; özgür, bağımsız, aydınlanmacı kişiliğinde çok etkili olur. Okulunu bitirdiğinde, muhteşem bir Fransızcası ve elinde her kapıyı açan Galatasaray diploması vardır. Basit memurluklarda gözü yoktur. Tevfik Fikret Galatasaray Lisesine müdür olunca bu dahi adamı elinden kaçırmaz ve okulda öğretmenlik yapmasını sağlar.

Nazım Hikmet gibi birçok gence ders verir. Öğrencilerine, “Koridorda asılı olan ceket benimdir. Cebinde param var. İhtiyacınız kadarını alabilirsiniz” demektedir. Bir süre sonra Devlet, Fransızcası kuvvetli 35 genci sınavla Fransa ve İsviçre’ye yüksek öğrenim için gönderir. Bunlardan biri de Celal’dir; Sorbonne’da Siyaset Bilimi okumaya başlar. Ailesine mektup yazarak devlet büyüklerinden Makine Mühendisliğine geçmesini sağlamalarını, kabul edilmezse kendi paraları ile okutmalarını rica eder ama aile bunu reddeder. “Devlet neyi uygun görmüşse onu tahsil et’’ cevabını alır. Bir daha asla kesmemek üzere o gün sakalını uzatmaya başlar.

Fransa’nın en büyük yazar, şair ve düşünürleriyle fikir alışverişinde bulunur. Hür beyni daha da aydınlanır. “Devletin parasını yediğimiz yeter’’ deyip diploma almadan ülkesine döner. Üsküp’e Fransızca öğretmeni olarak gönderilir. Burada öğrenciler ve halk kendine hayran kalır. Kendi parasıyla okulun önüne futbol sahası yaptırır. Fransa’dan toplar getirtir. Öğrencilere don ve fanila diktirir. Futbolu öğretir. Fakat bölgedeki yobazlar onu şikâyet ederek okuldan attırır. Sebebi; futbol günahmış! Çünkü Yezit’ler Hz. Hüseyin’in başını keserek yerde top gibi oynamışlar, futbol onu temsil ediyormuş.

İstanbul’a döner. Trablusgarp’ta Mustafa Kemal ve askerlerinin zor durumda olduğunu öğrenir. Bir tekneye mühimmat doldurup yola çıkar. Fakat yolda İngiliz devriye teknesi yollarını kesince arkadaşlarının “silahımız var vuruşalım’’ fikrine karşı çıkar; “silahları değil aklımızı kullanacağız.’’ Muhteşem dili ve siyasi bilgisi ile İngiliz komutanına bu silahları Fransızlara direnen Tunuslu mücahitlere götürdüklerine inandırır ve Mustafa Kemal’e ulaştırır. Silâh altına alınmak ister ama “ülkeye öğretmen lazım’’ denilerek Kastamonu Lisesi’ne Fransızca öğretmeni olarak gönderilir. Fakirlik, hastalık ve cehaletin olduğu bir dönemdir. Şehirde frengi vardır, bununla mücadele eder. Öğrencilere yabancı dilin yanı sıra tarih ve hayat bilgisi dersleri verir. Yobaz zihniyet onu bir kez daha hedef alır. “Dini bütün yerde başı açık geziyor, çocuklara Fransız devrimini anlatıyor, ayaktopu oynatıyor günahtır” diye İstanbul’a şikayet ederler. Görevden alınır, İzmit Lisesi’ne gönderilir. Burada büyük şair Yusuf Ziya Ortaç ile tanışır. Ölümünden sonra Ortaç; “Celal beyin cenazesine gitmedim. İnsan kendi tabutunun arkasından yürüyebilir mi?” diyerek dostluklarının büyüklüğünü gösterecektir.

Sakallı Celal buradan Ankara Lisesi’ne müdür yardımcısı olarak atanır. Burada da öğrencilerine sürekli aydınlanmayı, akıllarını kullanmayı ve hurafelerden uzak durmaları gerektiğini öğütler. “Çocuklar evlerinde ve camide din öğrenebilir ama Fransızca öğrenemez’’ diyerek din dersi saatini azaltarak Fransızca derslerini arttırır. Okulun lağımı taşar, kimse ilgilenmeyince kendisi açar. Koskoca müdür yardımcısı bu işi yapar mı diye ona işten el çektirirler. Sakallı Celal tepki olarak diğer gün bir boyacı sandığı bulur ve okulun önünde öğrencilerinin ayakkabısını boyar. Mevzuatı delerek Türkiye’de ilk kez İstanbul’dan bir bayan öğretmen getirtir ve atamasını yaptırır. Çok büyük tepki alır. Bakanlıktan bir yazı gelir. Yazıda “Yükseköğrenimde öğrenci boşluğu olduğundan son ve bir önceki sınıfların durumlarına bakılmaksızın mezun edilmesi gerektiği’’ yazmaktadır. Hiç beklemeden burası “boyacı küpü’’ değil diyerek bir daha dönmemek üzere öğretmenlikten istifa eder…

Aydın’a incir fabrikasına işçi olarak gider. Fabrika yönetimine ve üreticilere incir ve üzüm tarımının geliştirilmesini, taşınmasını, kurutulmasını ve paketlenmesini modern tekniklerle öğretir. Fransızca bilen, muhteşem silah kullanan ve fabrikanın karmaşık makinelerini tamir edebilen bu adam aranan biri haline gelir ve “ustabaşı’’ olur. İşçilere okuma yazma ve Fransızca öğretir. Fabrika sahibine modern teknikleri, çiftçilere ise kooperatifleşmeyi öğretir. Hasta bir işçi ve fakir bir köylüye maaşını verdiği için Komünist diye şikayet edilir. Polis evini basar, evde Komünizme ait belgeleri bulamayınca yerini sorar. Sakallı Celal kafasının içini göstererek “İşte burada’’ diye cevap verir. Duvardaki Marks portresi içinse “dedemdir” der. Fabrikada sağ işaret parmağı makineye sıkışır ve ucu kopar. Soranlara “O zaten komünist parmağımdı bir şey olmaz’’ cevabını verir. Birgun hakkındaki iftiralardan bunalır ve evindeki bütün eşyaları işçilere dağıtıp bir çuval kitapla Ankara’ya döner. Oradan da İstanbul’a…

İstanbul’da onu tanıyan dönemin en büyük şair, yazar, avukat ve kalburüstü aileleri evlerine sohbetini dinlemek için davet ederler. Çünkü muhteşem bilgisi ve konuşma yeteneği vardır. Çöpçülerin aldığı maaşı düşük bulur. Bunu protesto etmek için Vali konağının önünü süpürmeye başlar. O sırada oradan Rasih Nuri İleri ile hocası Prof. Kerim Erim geçmektedir. O günü İleri şöyle anlatır; “Hocam, Profesör Kerim Erim bir anda fırlayıp yerleri süpüren sakallı bir çöpçünün elini öpmeye başladı…’’

Sakallı Celal Maddi sıkıntı çekse de hayatı boyunca kimseden para yardımı kabul etmez. Elinde büyüyen Mehmet İsvan çok zengin bir iş adamı olur. Hocasına hesap açar fakat öldükten sonra tek bir kuruşuna dokunmadığını görür. Hayatı boyunca hiç sigara ve alkol kullanmaz. “Türkiye, doğuya yol alan bir geminin güvertesinde batıya koşan insanların ülkesidir” ve “Bu ülkede ilgililer bilgisiz, bilgililer ilgisizdir.” sözleri ona aittir.

1962 yılında hayata gözlerini yummadan önce vasiyetinde; “Mustafa Kemal’i seviyorum. Ona olan güçlü özlemimle ölüyorum. Onu öpmek, koklamak isterdim” der. Kaynak olarak kullandığım “Sakallı Celal’’ isimli eserin yazarı Orhan Karaveli şöyle diyor; “Tek isteği vardı Sakallı Celal Beyin, Türkiye’nin Atatürk’ün yolundan giderek aydınlık günlere ulaşması…” (Tarık Barbaros Plevneli sayfasından)

Demek ki Sakallı Celal, sıradan biri değilmiş! Keşke sakalsız ve tertemiz yüzlü olsaydı ve Süper Celal olarak niteleme yapılsaydı, derim.

Paylaş
Etiketler: atatürksakallı celaltürkiye
Önceki Yazı

Ödev… (II)

Sonraki Yazı

Namaz Daim Oldu…

Muhsin DURUCAN

Muhsin DURUCAN

İlişkili Yazılar

Dikkatlerim
Anı / Günce

Mikroskop

30 Kasım 2025
5k
Onlar Avrupa’daki Türklerin Sesi
Ahmet SARGIN

Okul Yolunda Bir Canavar Gördüm?

12 Kasım 2025
5k
Bin Yıl Sonra Bile
Anı / Günce

Bin Yıl Sonra Bile

10 Kasım 2025
5k
Kadim Çınarların Altında Mütevazi Bir Sonbahar Kahvaltısı
Anı / Günce

Kadim Çınarların Altında Mütevazi Bir Sonbahar Kahvaltısı

10 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı
Namaz Daim Oldu…

Namaz Daim Oldu...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap