Değerli Okur!
Dünya değişiyor, zaman akıyor. Bir çağ kapanıp bir çağ açılıyor. Zamanın ruhu değişiyor. Geçmişin yaşanmışlıklarını zamanın ruhuna usta sanatkarlığıyla entegre edenler toplumun öncüleri oluyorlar.
Kur’an-i ifade ile, tüm yaşamını ve tüm sermayesini insanlık yararına adayan nice “İbrahim’i kimlikler” sonsuza dek yaşayacaklardır. Onları sonsuzluğa taşıyan, “ırk”, “renk”, “din”, “dil” ayırt etmeksizin, “Dünya İnsanlık Ailesi”nin barışana, kaynaşmasına ve kucaklaşmasına yönelik eylemleridir.
Bir ehli imanın ifadesiyle:“Kimin hizmeti milleti ise o başlı başına bir millettir.”
Dünyanın ta öteki ucundaki minik bir kız çocuğunun gözyaşlarına ruhu sızlayan, bilmediği, tanımadığı, beklide hiçbir zaman göremeyeceği insanların acılarını dert edinen, onlarla ağlayıp onlarla gülen kaç ulu çınar kaldı ki?
Ruhu şahlı, dili ballı, mangal gibi yürekli, krallarına eyvallahı olmayan, mızrabını asla ve kat’a muktedirler için inletmeyen, Anadolu’nun NUR Dağlarının Eteklerinde çağın en büyük halk ozanlarından Hilmi ŞAHBALLI, her insan gibi hiç bir şey bilmeden dünyaya geldi.
Toprağın tüm verimsizliğine, çoraklığına, imkansızlığına rağmen, gözlerini, kulaklarını ve analiz yeteneği kalbini “ölçü aleti” iyi kullanan “Hilmi ŞAHBALLI”, bir fidanın ötesinde “Koca Bir Çınar” gibi kendisini yetiştirdi.
Anasının ak göğsünden emdiği helal sütü gibi halkının ve tüm insanlığın haram lokma görmemiş ümitleriyle, acılarıyla, sevinçleriyle, ozanlık geleneğindeki çıraklık ve ustalık dönemlerini alnın akı ve kendisine mahsus tarzı ile aşıp bu günlere geldi.
Bu elbette iki satırla ifade etiğimiz gibi kolay olmadı.
İncir, bal kıvamına nasıl ki aylarca süren güneşin doğup batmasıyla geliyor ise, Ozanımız Hilmi ŞAHBALLI’ da yarım asırlık acılarla ve kendisini olgunlaştıran mücadelelerle yürüyerek bu günlere geldi.
Hani demişti ya “Karlı dağların ardından yare doğru yürüyorum/Yunus’un feyiz aldığı ER’e doğru yürüyorum.” Bu yürüyüş hiç bitmedi, bitmeyecek! “Dünya İnsanlık Ailesi”nin tüm sorumluluğunu ve acılarını yüreğinde hisseden Hilmi Şahballı HAKKA varana kadar “Emir Hak vaki olana kadar” yürüyecek..
İşte bu yürüyüşün şimdiki duraklarından birisi, çağlara ve mekanlara meydan okurcasına “GEL Ne olursan ol yine GEL” diyen Mevlana Celaleddini Rumi için emek harcayacağı eserdir.
Bu eser dünya insanlığının, ortak değerlerini, kardeşliğini, içinde barındıran bir “UMUT ÇİÇEĞİ” olacaktır. “Hilmi ŞAHBALLI’nın bu çiçeğinden her ırk, her, renk ve her dinden insanlar bal alacaktır.”
Bu çiçeğin balından başta Sayın Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN,
Konya Şehremini,
Ve tüm insanlar ve hatta Hristiyan Dünyasının Ruhani Lideri PAPA dahi müstefit olacaktır.
İnşallah, yakın bir zamanda izleyip, dinleme şansına nail olacağımız Hilmi ŞAHBALLI’nın bu eseri insanlığın yarınlarına ışık tutar..
