Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Sağlığınız İçin Klimanızı Temiz Tutun

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA Yazar Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA
18 Ağustos 2018
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş
Mesude Erşan’ ın Hürriyet Cumartesi ekindeki yazısından:Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık.

kasa fişiProf. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘sopuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.

Sıcak yaz günlerinde klimalar baş tacımız olabilir ama yanlış kullanımı maalesef klimayı rahatlık olmaktan çıkarıp, hastalık kaynağı haline getirebiliyor. Klimanın kumandası elimizde olduğuna göre, hastalanmadan ve doğru kullanabilmek de bize kalıyor! İşte sağlıklı klima kullanmanın püf noktaları

* İdeal ortam sıcaklığı konusunda farklı fikirler var. Ancak 21-25 derece ve yüzde ortalama 50 nem öneriliyor genellikle. Kendinizi bu aralığın neresinde rahat hissediyorsanız o sıcaklığa indirmeye çalışın. En iyi verimi alabilmek için ortalama 21 derece ideal.
* Oturulan ya da yatılan mekana klimaların hava kanatlarını doğrudan yönlendirmeyin.
* Filtreleri belli aralıklarla temizleyin. Filtreler ev ve otel gibi ortamlarda ilkbahar ve sonbaharda yılda 2 kez; ofis ve işyerleri gibi kalabalık ortamlardaysa 3 ayda bir temizlenmeli veya değiştirilmeli.
* Klima ekipmanına elektrostatik veya hepa filtreler eklenmesi havadaki alerjenlerin temizlenmesine yardımcı olur.
* Burun, sinüs ve akciğer hastalarının çok uzun süre klimalı ortamda kalmamaları ve klima bakımlarını ihmal etmemeleri önemli.
* Terliyseniz karşısına geçmeyin.
SOLUNUM YOLU HASTALARI DİKKAT
Bakımı kötü ve yetersiz yapılan klimaların, akut farenjit, nezle ve akut tonsilit gibi üst solunum yolu hastalıklarına neden olduğu kanıtlandı. Kirli hava filtreleri, toz ve bakterilerin ev içi havasında tekrar tekrar sirkülasyonuna neden olur. Havası bu mikroorganizmalarla kirletilmiş bir ortamda zaman geçirmek, astım hastalarında bir atağın tetiklenmesine, alerjik rinitin alevlenmesine, burun, boğaz ve gözlerde tahriş hissi ve nezle benzeri hastalığa neden olabilir.
KLİMA ÇARPMASI
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık. Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘soğuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.
GRİBİ HATIRLATIYOR
Hastalarda ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk ve bitkinlik gibi daha çok gribi hatırlatan şikâyetler ortaya çıkıyor. İş yerine geldikten birkaç saat sonra başlayan belirtiler akşama doğru şiddetleniyor ve gece eve döndükten sonra devam etse bile, hastaların çoğu 24-48 saat içinde tamamen düzeliyor. Bazı hastalarda nadiren şiddeti çok fazla olmayan öksürük, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar da olabiliyor.Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşi, bu belirtileriyle soğuk algınlığı, grip, bronşit ve zatürree gibi solunum yolları enfeksiyonlarıyla karıştırılabiliyor. Zatürreeyle aralarındaki en önemli fark, klima ateşli hastaların akciğer röntgenlerinin normal olması. Klima ateşi, hastanın klima bulunan ortamdan uzaklaştırılmasıyla düzeliyor. Antibiyotik veya başka bir ilaç tedavisine gerek olmaz” diyor.
ALERJİK ZATÜRREE Klimaların sebep olduğu alerjik zatürre çocuklarda da görülse de daha çok 50 yaş üzerinde ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde saptanır. Tıp dilinde “ventilasyon pnömonitisi” olarak isimlendirilen alerjik zatürreeye, air-condition sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen ve küf mantarları ve bazı bakteriler neden olur. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Klima ateşi ve alerjik zatürreenin önlenmesi, bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımıyla mümkün. Bu aletlerde musluk suyu yerine distile veya demineralize su tercih edilmeli. Nemlendiriciler çamaşır suyu gibi dezenfektanlarla zaman zaman temizlenmeli” diyor.
KALBİ OLANLAR DAHA ÇOK ETKİLENİYOR
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Ahmet Selvi’nin verdiği bilgiye göre, iç ve dış ortam sıcaklıkları arasındaki sıcaklık farkının 6 dereceyi geçmesi, ortam sıcaklığında ani gelişen yüksek değişiklikler, ilk önce solunum sistemi ve dolaşım sistemini etkiliyor. Dr. Selvi, “Kan damarlarındaki ani değişiklikler kendimizi hasta hissetmemize neden olur. Bu durum özellikle kronik kalp, akciğer ve şeker hastalığı olan yaşlıları daha çok etkiler” diyor.
EN TEHLİKELİSİ LEJYONER HASTALIĞI
Klimanın neden olduğu lejyoner hastalığı, çok tehlikeli olabilen bir zatürree çeşidi. Sıcak, nemli ortamlarda ve su kaynaklarında yaşayabilen ‘legionella’ adlı bakteri bu hastalığa neden olur. Bakımı yapılmayan klima sistemlerine yerleşen ve çoğalan bu bakteri, klima tarafından oda havasına dağılır. Bakteri içeren bu havanın solunmasıyla zatürree meydana gelir. Hastalık bazen son derece hızlı ve agresif seyredebilir. Erken tanı, tedavi başarısını doğrudan etkiler. Hastalık çok ilerlediğinde solunum yetmezliği gelişebilir ve can kaybı olabilir.
HASTA BİNA SENDROMU
Yaz aylarında düzenli temizlik ve bakımı yapılmayan klimalar, hem yaşadığımız mekanları kirleten toz, mantar sporları ve bakterilerin kaynağı olabilir hem de bunların tekrar ev içindeki havaya karışmasına neden olur. Böyle bir kapalı mekanda kalmak ve zaman geçirmek, solunum yolu rahatsızlıklarına neden olur. Belirtiler hasta binaya girildikten sonraki birkaç saat içinde başlar. Göz, burun ve boğazda tahriş hissi, nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, ciltte tahriş, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk, baş ağrısı ve dönmesi, bulantı ve kusma sık görülen belirtiler arasında.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/sagliginiz-icin-klimanizi-temiz-tutun-15141812

Mesude Erşan’ ın Hürriyet Cumartesi ekindeki yazısından:Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık.

kasa fişiProf. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘sopuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.

Sıcak yaz günlerinde klimalar baş tacımız olabilir ama yanlış kullanımı maalesef klimayı rahatlık olmaktan çıkarıp, hastalık kaynağı haline getirebiliyor. Klimanın kumandası elimizde olduğuna göre, hastalanmadan ve doğru kullanabilmek de bize kalıyor! İşte sağlıklı klima kullanmanın püf noktaları

* İdeal ortam sıcaklığı konusunda farklı fikirler var. Ancak 21-25 derece ve yüzde ortalama 50 nem öneriliyor genellikle. Kendinizi bu aralığın neresinde rahat hissediyorsanız o sıcaklığa indirmeye çalışın. En iyi verimi alabilmek için ortalama 21 derece ideal.
* Oturulan ya da yatılan mekana klimaların hava kanatlarını doğrudan yönlendirmeyin.
* Filtreleri belli aralıklarla temizleyin. Filtreler ev ve otel gibi ortamlarda ilkbahar ve sonbaharda yılda 2 kez; ofis ve işyerleri gibi kalabalık ortamlardaysa 3 ayda bir temizlenmeli veya değiştirilmeli.
* Klima ekipmanına elektrostatik veya hepa filtreler eklenmesi havadaki alerjenlerin temizlenmesine yardımcı olur.
* Burun, sinüs ve akciğer hastalarının çok uzun süre klimalı ortamda kalmamaları ve klima bakımlarını ihmal etmemeleri önemli.
* Terliyseniz karşısına geçmeyin.
SOLUNUM YOLU HASTALARI DİKKAT
Bakımı kötü ve yetersiz yapılan klimaların, akut farenjit, nezle ve akut tonsilit gibi üst solunum yolu hastalıklarına neden olduğu kanıtlandı. Kirli hava filtreleri, toz ve bakterilerin ev içi havasında tekrar tekrar sirkülasyonuna neden olur. Havası bu mikroorganizmalarla kirletilmiş bir ortamda zaman geçirmek, astım hastalarında bir atağın tetiklenmesine, alerjik rinitin alevlenmesine, burun, boğaz ve gözlerde tahriş hissi ve nezle benzeri hastalığa neden olabilir.
KLİMA ÇARPMASI
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık. Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘soğuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.
GRİBİ HATIRLATIYOR
Hastalarda ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk ve bitkinlik gibi daha çok gribi hatırlatan şikâyetler ortaya çıkıyor. İş yerine geldikten birkaç saat sonra başlayan belirtiler akşama doğru şiddetleniyor ve gece eve döndükten sonra devam etse bile, hastaların çoğu 24-48 saat içinde tamamen düzeliyor. Bazı hastalarda nadiren şiddeti çok fazla olmayan öksürük, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar da olabiliyor.Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşi, bu belirtileriyle soğuk algınlığı, grip, bronşit ve zatürree gibi solunum yolları enfeksiyonlarıyla karıştırılabiliyor. Zatürreeyle aralarındaki en önemli fark, klima ateşli hastaların akciğer röntgenlerinin normal olması. Klima ateşi, hastanın klima bulunan ortamdan uzaklaştırılmasıyla düzeliyor. Antibiyotik veya başka bir ilaç tedavisine gerek olmaz” diyor.
ALERJİK ZATÜRREE Klimaların sebep olduğu alerjik zatürre çocuklarda da görülse de daha çok 50 yaş üzerinde ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde saptanır. Tıp dilinde “ventilasyon pnömonitisi” olarak isimlendirilen alerjik zatürreeye, air-condition sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen ve küf mantarları ve bazı bakteriler neden olur. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Klima ateşi ve alerjik zatürreenin önlenmesi, bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımıyla mümkün. Bu aletlerde musluk suyu yerine distile veya demineralize su tercih edilmeli. Nemlendiriciler çamaşır suyu gibi dezenfektanlarla zaman zaman temizlenmeli” diyor.
KALBİ OLANLAR DAHA ÇOK ETKİLENİYOR
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Ahmet Selvi’nin verdiği bilgiye göre, iç ve dış ortam sıcaklıkları arasındaki sıcaklık farkının 6 dereceyi geçmesi, ortam sıcaklığında ani gelişen yüksek değişiklikler, ilk önce solunum sistemi ve dolaşım sistemini etkiliyor. Dr. Selvi, “Kan damarlarındaki ani değişiklikler kendimizi hasta hissetmemize neden olur. Bu durum özellikle kronik kalp, akciğer ve şeker hastalığı olan yaşlıları daha çok etkiler” diyor.
EN TEHLİKELİSİ LEJYONER HASTALIĞI
Klimanın neden olduğu lejyoner hastalığı, çok tehlikeli olabilen bir zatürree çeşidi. Sıcak, nemli ortamlarda ve su kaynaklarında yaşayabilen ‘legionella’ adlı bakteri bu hastalığa neden olur. Bakımı yapılmayan klima sistemlerine yerleşen ve çoğalan bu bakteri, klima tarafından oda havasına dağılır. Bakteri içeren bu havanın solunmasıyla zatürree meydana gelir. Hastalık bazen son derece hızlı ve agresif seyredebilir. Erken tanı, tedavi başarısını doğrudan etkiler. Hastalık çok ilerlediğinde solunum yetmezliği gelişebilir ve can kaybı olabilir.
HASTA BİNA SENDROMU
Yaz aylarında düzenli temizlik ve bakımı yapılmayan klimalar, hem yaşadığımız mekanları kirleten toz, mantar sporları ve bakterilerin kaynağı olabilir hem de bunların tekrar ev içindeki havaya karışmasına neden olur. Böyle bir kapalı mekanda kalmak ve zaman geçirmek, solunum yolu rahatsızlıklarına neden olur. Belirtiler hasta binaya girildikten sonraki birkaç saat içinde başlar. Göz, burun ve boğazda tahriş hissi, nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, ciltte tahriş, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk, baş ağrısı ve dönmesi, bulantı ve kusma sık görülen belirtiler arasında.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/sagliginiz-icin-klimanizi-temiz-tutun-15141812

Mesude Erşan’ ın Hürriyet Cumartesi ekindeki yazısından:Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık.

kasa fişiProf. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘sopuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.

Sıcak yaz günlerinde klimalar baş tacımız olabilir ama yanlış kullanımı maalesef klimayı rahatlık olmaktan çıkarıp, hastalık kaynağı haline getirebiliyor. Klimanın kumandası elimizde olduğuna göre, hastalanmadan ve doğru kullanabilmek de bize kalıyor! İşte sağlıklı klima kullanmanın püf noktaları

* İdeal ortam sıcaklığı konusunda farklı fikirler var. Ancak 21-25 derece ve yüzde ortalama 50 nem öneriliyor genellikle. Kendinizi bu aralığın neresinde rahat hissediyorsanız o sıcaklığa indirmeye çalışın. En iyi verimi alabilmek için ortalama 21 derece ideal.
* Oturulan ya da yatılan mekana klimaların hava kanatlarını doğrudan yönlendirmeyin.
* Filtreleri belli aralıklarla temizleyin. Filtreler ev ve otel gibi ortamlarda ilkbahar ve sonbaharda yılda 2 kez; ofis ve işyerleri gibi kalabalık ortamlardaysa 3 ayda bir temizlenmeli veya değiştirilmeli.
* Klima ekipmanına elektrostatik veya hepa filtreler eklenmesi havadaki alerjenlerin temizlenmesine yardımcı olur.
* Burun, sinüs ve akciğer hastalarının çok uzun süre klimalı ortamda kalmamaları ve klima bakımlarını ihmal etmemeleri önemli.
* Terliyseniz karşısına geçmeyin.
SOLUNUM YOLU HASTALARI DİKKAT
Bakımı kötü ve yetersiz yapılan klimaların, akut farenjit, nezle ve akut tonsilit gibi üst solunum yolu hastalıklarına neden olduğu kanıtlandı. Kirli hava filtreleri, toz ve bakterilerin ev içi havasında tekrar tekrar sirkülasyonuna neden olur. Havası bu mikroorganizmalarla kirletilmiş bir ortamda zaman geçirmek, astım hastalarında bir atağın tetiklenmesine, alerjik rinitin alevlenmesine, burun, boğaz ve gözlerde tahriş hissi ve nezle benzeri hastalığa neden olabilir.
KLİMA ÇARPMASI
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık. Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘soğuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.
GRİBİ HATIRLATIYOR
Hastalarda ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk ve bitkinlik gibi daha çok gribi hatırlatan şikâyetler ortaya çıkıyor. İş yerine geldikten birkaç saat sonra başlayan belirtiler akşama doğru şiddetleniyor ve gece eve döndükten sonra devam etse bile, hastaların çoğu 24-48 saat içinde tamamen düzeliyor. Bazı hastalarda nadiren şiddeti çok fazla olmayan öksürük, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar da olabiliyor.Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşi, bu belirtileriyle soğuk algınlığı, grip, bronşit ve zatürree gibi solunum yolları enfeksiyonlarıyla karıştırılabiliyor. Zatürreeyle aralarındaki en önemli fark, klima ateşli hastaların akciğer röntgenlerinin normal olması. Klima ateşi, hastanın klima bulunan ortamdan uzaklaştırılmasıyla düzeliyor. Antibiyotik veya başka bir ilaç tedavisine gerek olmaz” diyor.
ALERJİK ZATÜRREE Klimaların sebep olduğu alerjik zatürre çocuklarda da görülse de daha çok 50 yaş üzerinde ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde saptanır. Tıp dilinde “ventilasyon pnömonitisi” olarak isimlendirilen alerjik zatürreeye, air-condition sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen ve küf mantarları ve bazı bakteriler neden olur. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Klima ateşi ve alerjik zatürreenin önlenmesi, bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımıyla mümkün. Bu aletlerde musluk suyu yerine distile veya demineralize su tercih edilmeli. Nemlendiriciler çamaşır suyu gibi dezenfektanlarla zaman zaman temizlenmeli” diyor.
KALBİ OLANLAR DAHA ÇOK ETKİLENİYOR
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Ahmet Selvi’nin verdiği bilgiye göre, iç ve dış ortam sıcaklıkları arasındaki sıcaklık farkının 6 dereceyi geçmesi, ortam sıcaklığında ani gelişen yüksek değişiklikler, ilk önce solunum sistemi ve dolaşım sistemini etkiliyor. Dr. Selvi, “Kan damarlarındaki ani değişiklikler kendimizi hasta hissetmemize neden olur. Bu durum özellikle kronik kalp, akciğer ve şeker hastalığı olan yaşlıları daha çok etkiler” diyor.
EN TEHLİKELİSİ LEJYONER HASTALIĞI
Klimanın neden olduğu lejyoner hastalığı, çok tehlikeli olabilen bir zatürree çeşidi. Sıcak, nemli ortamlarda ve su kaynaklarında yaşayabilen ‘legionella’ adlı bakteri bu hastalığa neden olur. Bakımı yapılmayan klima sistemlerine yerleşen ve çoğalan bu bakteri, klima tarafından oda havasına dağılır. Bakteri içeren bu havanın solunmasıyla zatürree meydana gelir. Hastalık bazen son derece hızlı ve agresif seyredebilir. Erken tanı, tedavi başarısını doğrudan etkiler. Hastalık çok ilerlediğinde solunum yetmezliği gelişebilir ve can kaybı olabilir.
HASTA BİNA SENDROMU
Yaz aylarında düzenli temizlik ve bakımı yapılmayan klimalar, hem yaşadığımız mekanları kirleten toz, mantar sporları ve bakterilerin kaynağı olabilir hem de bunların tekrar ev içindeki havaya karışmasına neden olur. Böyle bir kapalı mekanda kalmak ve zaman geçirmek, solunum yolu rahatsızlıklarına neden olur. Belirtiler hasta binaya girildikten sonraki birkaç saat içinde başlar. Göz, burun ve boğazda tahriş hissi, nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, ciltte tahriş, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk, baş ağrısı ve dönmesi, bulantı ve kusma sık görülen belirtiler arasında.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/sagliginiz-icin-klimanizi-temiz-tutun-15141812

Mesude Erşan’ ın Hürriyet Cumartesi ekindeki yazısından:Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık.

kasa fişiProf. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘sopuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.

Sıcak yaz günlerinde klimalar baş tacımız olabilir ama yanlış kullanımı maalesef klimayı rahatlık olmaktan çıkarıp, hastalık kaynağı haline getirebiliyor. Klimanın kumandası elimizde olduğuna göre, hastalanmadan ve doğru kullanabilmek de bize kalıyor! İşte sağlıklı klima kullanmanın püf noktaları

* İdeal ortam sıcaklığı konusunda farklı fikirler var. Ancak 21-25 derece ve yüzde ortalama 50 nem öneriliyor genellikle. Kendinizi bu aralığın neresinde rahat hissediyorsanız o sıcaklığa indirmeye çalışın. En iyi verimi alabilmek için ortalama 21 derece ideal.
* Oturulan ya da yatılan mekana klimaların hava kanatlarını doğrudan yönlendirmeyin.
* Filtreleri belli aralıklarla temizleyin. Filtreler ev ve otel gibi ortamlarda ilkbahar ve sonbaharda yılda 2 kez; ofis ve işyerleri gibi kalabalık ortamlardaysa 3 ayda bir temizlenmeli veya değiştirilmeli.
* Klima ekipmanına elektrostatik veya hepa filtreler eklenmesi havadaki alerjenlerin temizlenmesine yardımcı olur.
* Burun, sinüs ve akciğer hastalarının çok uzun süre klimalı ortamda kalmamaları ve klima bakımlarını ihmal etmemeleri önemli.
* Terliyseniz karşısına geçmeyin.
SOLUNUM YOLU HASTALARI DİKKAT
Bakımı kötü ve yetersiz yapılan klimaların, akut farenjit, nezle ve akut tonsilit gibi üst solunum yolu hastalıklarına neden olduğu kanıtlandı. Kirli hava filtreleri, toz ve bakterilerin ev içi havasında tekrar tekrar sirkülasyonuna neden olur. Havası bu mikroorganizmalarla kirletilmiş bir ortamda zaman geçirmek, astım hastalarında bir atağın tetiklenmesine, alerjik rinitin alevlenmesine, burun, boğaz ve gözlerde tahriş hissi ve nezle benzeri hastalığa neden olabilir.
KLİMA ÇARPMASI
Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, klimanın etkisiyle terin aniden soğumasının ‘klima çarpmasına’ sebep olabileceğini söylüyor. Boynunuz tutulabilir, başınızı çeviremezsiniz, nefes alırken göğsünüzde bıçak batar gibi ağrılarınız olabilir. Bunu önlemek ve havanın doğrudan vücudunuza gelmemesi için klimaların ayarlanabilen kanatçıklarından yararlanabilirsiniz. Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan biri tıp dilinde ‘humidifier fever’ yani ‘klima ateşi’ ismiyle bilinen hastalık. Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşine, air-condition sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca ‘soğuk buhar’ diye bildiği nem yapıcı aletlerle akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan ve ‘nebülizatör’ denilen aletler de neden olabilir. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkıyor. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp, vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği aşırı duyarlılıktan kaynaklanıyor” diyor.
GRİBİ HATIRLATIYOR
Hastalarda ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk ve bitkinlik gibi daha çok gribi hatırlatan şikâyetler ortaya çıkıyor. İş yerine geldikten birkaç saat sonra başlayan belirtiler akşama doğru şiddetleniyor ve gece eve döndükten sonra devam etse bile, hastaların çoğu 24-48 saat içinde tamamen düzeliyor. Bazı hastalarda nadiren şiddeti çok fazla olmayan öksürük, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar da olabiliyor.Prof. Dr. Küçükusta, “Klima ateşi, bu belirtileriyle soğuk algınlığı, grip, bronşit ve zatürree gibi solunum yolları enfeksiyonlarıyla karıştırılabiliyor. Zatürreeyle aralarındaki en önemli fark, klima ateşli hastaların akciğer röntgenlerinin normal olması. Klima ateşi, hastanın klima bulunan ortamdan uzaklaştırılmasıyla düzeliyor. Antibiyotik veya başka bir ilaç tedavisine gerek olmaz” diyor.
ALERJİK ZATÜRREE Klimaların sebep olduğu alerjik zatürre çocuklarda da görülse de daha çok 50 yaş üzerinde ve diğer akciğer hastalıklarının aksine sigara içmeyenlerde saptanır. Tıp dilinde “ventilasyon pnömonitisi” olarak isimlendirilen alerjik zatürreeye, air-condition sistemlerinin nemlendirme bölümünde üreyen ve küf mantarları ve bazı bakteriler neden olur. Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, “Klima ateşi ve alerjik zatürreenin önlenmesi, bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımıyla mümkün. Bu aletlerde musluk suyu yerine distile veya demineralize su tercih edilmeli. Nemlendiriciler çamaşır suyu gibi dezenfektanlarla zaman zaman temizlenmeli” diyor.
KALBİ OLANLAR DAHA ÇOK ETKİLENİYOR
Medical Park Bahçelievler Hastanesi Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Ahmet Selvi’nin verdiği bilgiye göre, iç ve dış ortam sıcaklıkları arasındaki sıcaklık farkının 6 dereceyi geçmesi, ortam sıcaklığında ani gelişen yüksek değişiklikler, ilk önce solunum sistemi ve dolaşım sistemini etkiliyor. Dr. Selvi, “Kan damarlarındaki ani değişiklikler kendimizi hasta hissetmemize neden olur. Bu durum özellikle kronik kalp, akciğer ve şeker hastalığı olan yaşlıları daha çok etkiler” diyor.
EN TEHLİKELİSİ LEJYONER HASTALIĞI
Klimanın neden olduğu lejyoner hastalığı, çok tehlikeli olabilen bir zatürree çeşidi. Sıcak, nemli ortamlarda ve su kaynaklarında yaşayabilen ‘legionella’ adlı bakteri bu hastalığa neden olur. Bakımı yapılmayan klima sistemlerine yerleşen ve çoğalan bu bakteri, klima tarafından oda havasına dağılır. Bakteri içeren bu havanın solunmasıyla zatürree meydana gelir. Hastalık bazen son derece hızlı ve agresif seyredebilir. Erken tanı, tedavi başarısını doğrudan etkiler. Hastalık çok ilerlediğinde solunum yetmezliği gelişebilir ve can kaybı olabilir.
HASTA BİNA SENDROMU
Yaz aylarında düzenli temizlik ve bakımı yapılmayan klimalar, hem yaşadığımız mekanları kirleten toz, mantar sporları ve bakterilerin kaynağı olabilir hem de bunların tekrar ev içindeki havaya karışmasına neden olur. Böyle bir kapalı mekanda kalmak ve zaman geçirmek, solunum yolu rahatsızlıklarına neden olur. Belirtiler hasta binaya girildikten sonraki birkaç saat içinde başlar. Göz, burun ve boğazda tahriş hissi, nefes darlığı, öksürük, göğüste hırıltı, ciltte tahriş, konsantrasyon bozukluğu, yorgunluk, baş ağrısı ve dönmesi, bulantı ve kusma sık görülen belirtiler arasında.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/kelebek/sagliginiz-icin-klimanizi-temiz-tutun-15141812

Paylaş
Önceki Yazı

Mesele Dolar Artışı Değil Arkadaş

Sonraki Yazı

Plastikçiler PETKİM’den Sabit Kur İstiyor

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

İlişkili Yazılar

Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Felç Riskini Artırıyor

08 Aralık 2024
5k
Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor

06 Aralık 2024
5k
Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor
Genel Eğitim

Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor

30 Kasım 2024
5k
Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Rezaleti

29 Kasım 2024
5k
Sonraki Yazı

Plastikçiler PETKİM’den Sabit Kur İstiyor

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap