Rejimin Ordusu Rejime Uygun Olmalıdır

Tüm yollar Roma’ya çıkar diye tarihi bir söz var. Tüm yollar Roma’ya çıkar mı çıkmaz mı bilinmez, ama siyasi iktidarın yaptığı, ya da yapmaya çalıştığı her konu Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesine çıktığı kesin.Açılımlardan tutun da, anayasa değişikliklerine kadar, AKP’nin getirdiği her konunun, BOP’ un bir parçası olduğu, ya açıklandığı gün anlaşılıyor, ya da aradan bir zaman geçtikten sonra, öğreniliyor ki, bilmem ne zaman önce, o konuda Amerikan devletince bir rapor hazırlatılmış ve üzerinde çalışmalar yapılmıştır.

Büyük Ortadoğu Projesi gerçekten büyük bir tasarım olduğu için ve birçok devletin rejimi ve sınırlarını kapsamına aldığı için, ileriye sürülen her önemli konunun da, ya bu proje ile uyum içinde olması, ya da bu projenin bir parçası olmayı zorunlu kılıyor.

Açılımların bu projenin bir parçası olması dolayısı ile ve başka bir devletin ihtiyaçlarına ve kültürüne göre hazırlanmış olması sebebi ile bizim çıkarlarımız ve kültürümüz ile de çatışıyor.

Bu projenin önemli bir parçası olan ve şu günlerde üzerinde tartışılan bir konu var. Yeni bir orduya gidişin temellerinin atıldığı “Özel Ordu”.

Anladığımız kadarı ile burjuvazi özel orduya sıcak bakıyor. Ne de olsa, talimat Amerika’dan geliyor. Çıkarlarına uygun olmasa da “he” demek zorunda kalıyorlar.[i]

Siyasi iktidar, adı geçen projenin gereği olarak, Türk Ordusu ile yürüttüğü meydan muharebesini kazanmış görünüyor.

İçerden, dışarıdan alınan destekler sayesinde, milli kuvvetleri teslim aldıktan sonra, bu ordu ile terör önlenemiyor, yeni ordu kuralım gerekçesini ortaya koymanın zamanı olduğunu planlamışlar. Dedik ya, BOP adım adım uygulamada.

Tarihten bilenler çoktur. Siyasi iktidarlar, kurumsallaşmış ve köklerini milletin temelinden alan orduları, öyle, kendi çıkarları için kolayca kullanamazlar. Buna Osmanlı’dan örnek vermek gerekirse; 1826 II. Mahmut döneminde, Mevcut Osmanlı ordusunun yerine, modern ordu kurma gerekçesi ve İngiliz işbirliği ile yeni ordu kurulması yönüne gidildi. O zaman da siyasi iktidarın çıkarları ile milletin çıkarları bu derece ters düşmekte idi. Yeni ordu kuruldu ama 26 bin Yeniçeri katledildi. Yabancı devletlerin tavsiyesi ile kendi ordusunu katleden başka böyle bir yönetim var mıdır bilinmez!

Ama siyasi iktidarların, iktidarda kalma hırsları dışarıdakilerin çıkarı ile bütünleşince, iktidarlar kendi orduları ile savaşabiliyorlar. İcabında gözlerini kırpmadan katledebiliyorlar da.

Bir ülkenin içinde, yeni bir ordu kurulması yönünde adımlar atılınca, eskisinin defterinin dürülmesi mecburi olur.

Mevcudun içinde yaşayanlar, yahu bu olamaz, koskocaman orduyu nasıl yok edecekler diye emekliliğini beklerken, iktidarı elinde bulunduranlar, iktidarları için planı adım adım gerçekleştirirler.

Yabancı şirketlere satılan KİT’lerin işçilerine ne olduysa onlara da o olur. Bir 4-C de onlara bulurlar.

Büyük Ortadoğu Projesinin sahipleri şunu çok iyi bilmektedirler. Bir ülke içinde aynı anda iki ordu olursa çatışma olur. Kitabına uydurarak ve zamana yedirerek yaparlar.

Şu sonuca varabiliriz. Cumhuriyet kalmadığına göre onun ordusuna gereksinim kalır mı?

Her yeni rejim kendi ordusu ile var olur. Bir tarafta sömürge ordusu öte yanda Cumhuriyetin ordusu, bunların bir arada olması zaten mümkün olamaz.

Zor günler var.

[i] Burjuvazinin çıkarları ile neden çelişir daha sonra bir yazıda ele alacağım.