Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ümit SÖNMEZ

Rakı Havaları

Ümit SÖNMEZ Yazar Ümit SÖNMEZ
29 Eylül 2009
Ümit SÖNMEZ
10
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Sonbaharın kendini yavaş yavaş göstermeye başladığı şu günlerde rakı havaları da kendini göstermeye başladı.

Rakı havalarının kendine has özellikleri vardır. Gökyüzü tamamen bulutlarla kaplıdır fakat daha çok, beyazımsı bulutlar hakimdir. Gri tonlardaki bulutlar yer yer, seyrek şekilde görünür. Hava, kapalı gibi durmasına rağmen caddelerde, insanlarda, dükkanlarda, ağaçlarda vs görünür her şeyde tuhaf bir parlaklık, ışık da görünür. Hafiften bir rüzgar, ne üşütür ne ısıtır türden hafif bir rüzgar kımıldayıp durur. Yüzünüze değmesiyle, fiziksel bir okşayıştan da başka hislerinizi de usulca okşar bu rakı havalarındaki rüzgar. Bir de bir ağacın, mesela bir salkım söğüdün veya bir dut ağacının duldasını da mesken tuttunuz mu… İşte bu rakı havasıdır. Eski rakıcıların bildiği bir havadır. Yeni rakıcılar bilmezler pek. Rakı, en iyi şekilde bu rakı havalarında içilir. Zaten, tüm içkiler serince ortamlarda içilmelidir. Rakı havalarının karakteristik özellikleri içinde de, dikkat ettiyseniz, biraz serinlik mevcuttur.

Rakı havaları, başka yerlerde başka isimlerle de anılır. En dikkat çekicisini , daha önceki yıllarda çalışmış olduğum bir şehirde bir ağabey söylemişti. O günlerin birinde, örneğin bu günkü rakı havasına benzeyen bir havanın olduğu bir günde demiştim ki : işte rakı havaları..
Ağabey de demişti ki : bizim buralarda bu havalara “Camış Havaları” derler. “Camış”ların ve benzeri hayvanatın bol bulunduğu o şehirde cammışlar bu tür havaları severlermiş, galiba. Yattıkları çamura daha bir keyifle, daha bir huzurla yatarlarmış.

Velhasıl, bu havalarda rakı için-içmeyin, değişik tür bir huzur aşılayan ruh hali var. Daha net, daha sade daha bir dingin haller var. Hayvanattan ademoğluna, içmezinden içicisine, rakıcısından Buzbağ şarapçısına, her varlığın kendince nasiplendiği bir veriş var.

İçkinin, mesela rakının da, bütün kötülüklerin anası olduğunu düşünenlerden değilim. İçki-rakı bütün kötülüklerin anası değil Tekel’in bir ürünüdür. Öyleyse Tekel bütün kötülüklerin ninesidir… Rakı-içki, içmesini bilene, kararı koruyana kendince bir kendinden geçiş vasıtasıdır. Kötülük, insanın içinde zaten vardır; çıkmak için, bir nesneye bir vasıtaya bürünmesi gerekir. Ve vasıtalar da öyle çok ki; rakı, bu vasıtaların yanında ağzı süt kokan bebe kalır. Su bile, kötülük oldukça bütün kötülüklerin anası eylenebilir. Yani, demek istiyorum ki içen içsin fakat havasında içsin.

Eskiden içerdim. Rezil ayyaş kertesine ulaşmak için hiç gayret göstermedim, hiç ulaşmadım da. Eskiden içerdim, sözü bir daha içmeyeceğim anlamına gelmiyor. İçmek istersem giderim alırım ve içerim. İçersem de rakı içerim.

Rakı nasıl içilir? Zevk meselesi bu. Kimi vardır, peynir vb nevale ile içer, kimi şalgam ile kimi bira ile… Ben ise, ekşi yoğurt ve soda ile içerim rakıyı. Bazen şalgam suyunu da davet ederim ve suyuna batırılmış şalgam dilimleri ile içerim. Tam bir Anadolu erkeğiyim yani. İçerken öyleyim fakat arada bir “nothing compares to you” da eşlik eder dilimle bana. Bir bakarım uzun havalar çekerim…Öyle yani. Hiç sapıtmadım fakat.

Bir gün, komşunun oğlu askere gidecekti, birkaç gün öncesinden bir akşam beni de çağırdılar. Oturduk dut ağacının gölgesine, başladık içmeye (Rakı havası vardı). Gitmezden önce diyordum ki : bir iki kadeh içer, kalkarım… Fakat, nedendir bilinmez, bir tatlı geldi rakının tadı bir tatlı geldi, sormayın gitsin. Bardağı, her seferinde tepeleme dolduruyorlar, suya bir damla yer kalmıyor, yarım damla su ile seke yakın yuvarladıkça yuvarlıyorum…İçe içe, farkında değilim, bir 70’liği bitirmişim.Dışardan bakan da sanır ki askere ben gideceğim… “Böyle uzun uzun içtiğine göre ‘heralım’ uzun dönem askerlik çıktı, efkârlı adam…” O akşamın öncesinde şöyle bir şey de olmuş olabilir: demiş olabilirler ki : ” ya’vu, bu bizim Ümit içince neye benziyor acaba? ” . Vardır böyle matrak yaklaşımlar;  içirirler, sonra şebeğe döndürürler adamı… Fakat, şebeğe filan dönmedim. O gece ve o geceden sonra yaklaşık bir ay kendime gelemedim. Bir ay boyunca gözlerimin önünde, rakı rengine benzer, has rakının bardakta bıraktığı şiremsi dalgalı surete benzer bir yarı saydam perde çekili durmuştu…

Rakı bir Türk içkisidir. Osmanlı topraklarında üretildiği tüm dünyaca kabul gören bir inanış. Yunan kökenli olduğu iddiaları da var. Fakat onların rakıya benzer içkilerinin bizim rakıya tam benzemediği de bir gerçekmiş.

Şu anda bile Tekel’e rakip, hatta diğer tüm yasal rakı üreticilerinin cümlesine de rakip, bir gizli rakı sektörü var. Kayıt dışı rakı sektörü. Daha çok, köylerde “kaçak rakı” adıyla anılan rakılar üretilmekte. Çok eskilerden beri var; siz deyin 100 yıl öncesinde de, ben diyeyim 400 yıl öncesinde de vardı.

Babamın görevi nedeniyle bulunduğumuz köylerin birinde, bir akşam bir köylünün koyu mavi bir bidon içerisinde getirdiği numunelik rakıyı hatırlarım. Köylü komşumuz kendi yaptığı rakıyı övüyor da övüyordu. Sanırım ilk defa orada duydum “rakı” ismini. Rakı, içilen bir şeymiş…

…
Bir zaman önce, hangi içkiyi içenin hangi tür karaktere sahip olabileceğine ilişkin bir araştırma yapılmıştı. Rakıyı sevenlerin, samimi, insan canlısı hoşsohbet oldukları yönünde bir sonuç çıkmıştı. Rakı, bir Türk içkisi olduğuna göre ve biz Türkler genelde insan canlısı olduğumuza göre bu sonuç pek yadsınacak bir sonuç değil. Bana da sorsalardı aynısını söylerdim yani.

…
Aman! Bana “rakıcı hoca” lakabı takmayın, kırılırım. Lakap takana da derim ki: gelin oturalım karşılıklı, bir defaya mahsus, birer büyüğü devirelim -ki günahlarınız bana sayılsın- bakalım, bünyelerde ne var ne yok dökülsün ortaya, ak güdü kara güdü çıksın ortaya; zira rakı bir nevi -değil- tam anlamıyla karakter tahlil aracıdır: bu anlamda, psikologlar aslında boşuna “yöntem möntem” dersleri okuyorlar okullarında… (Rakı içme teknikleri 1, Rakı psikolojisine giriş , Rakı kimyası, Rakı üretme teknikleri, Rakı sosyo-psikolojisi, Kusturma teknikleri , İşyerinde Pratik Rakı Üretimi [Psikolog bürolarında]… vb. dersleri okumalılar). İçireceksin adama rakıyı, ne var ne yok döksün ortaya; sonra koysun teşhisini… Yok bastırılmış güdü müymüş yok kayışlı baba mıymış… falan filan… boş işler bunlar… Rakıdır rakı, psikologun olmazsa olmaz aracı.
…

Evet… Bu “Rakı Havaları” bana bunları yazdırdı. Bugün yarın, tez elden, gittiğim hipermarketlerin birinden bir büyük rakı alacakmışım gibime geliyor. Hadi hayırlısı bakalım…

Paylaş
Etiketler: RakıRakı Havaları
Önceki Yazı

Değişmek

Sonraki Yazı

Yargılama…

Ümit SÖNMEZ

Ümit SÖNMEZ

1976 Tokat doğumluyum. Bilim-Teknik konularına ve edebiyata karşı yoğun ilgim var. Öyle ki, taa çocukken alfabeden "A"yı öğrenir öğrenmez bulduğum her şeyi okurum. Bu dünyadan alabileceğimiz bir şey yoktur. Öyleyse, yazarak bir şeyler bırakalım.

İlişkili Yazılar

Berlin Günlükleri (IV) – “Almanya Bitmiş!”
Gezi Yazısı

Berlin Günlükleri (IV) – “Almanya Bitmiş!”

14 Kasım 2025
5k
Berlin Günlükleri (III) – Berlin Gezi Rehberi
Anı / Günce

Berlin Günlükleri (III) – Berlin Gezi Rehberi

03 Ekim 2025
5.1k
Berlin, Leda
Anı / Günce

Berlin Günlükleri (II) – Leda: Berlin’in En Ünlü Ressamı

15 Eylül 2025
5.1k
Berlin
Gezi Yazısı

Berlin Günlükleri (I) -İncir Ağacı Kafe’de Bir Elf Kızı

27 Ağustos 2025
5.2k
Sonraki Yazı

Yargılama…

Yorumlar 10

  1. pertevniyal says:
    16 yıl önce

    Bu kışkırtıcı iç gıcıklayıcı yazı da yazılır mı ya.
    Of of.

  2. Ümit SÖNMEZ says:
    16 yıl önce

    Daha durun,daha durun! Rakı sofrası da kurulacak.

  3. Ali Rauf YÜRÜR says:
    15 yıl önce

    ”İçki-rakı bütün kötülüklerin anası değil Tekel’in bir ürünüdür. Öyleyse Tekel bütün kötülüklerin ninesidir…”

    Sayın Sönmez,insanı zorla Rakı içirttiren bu yazınızdan dolayı sizi kutluyorum. Harika zaman geçirdim…

  4. ibrahim feyzullah says:
    15 yıl önce

    la havle!….

  5. Ümit SÖNMEZ says:
    15 yıl önce

    ALi Rauf Bey, İbrahim Feyzullah ve ben bir gün içmeye gidelim. İbrahimi Feyzullah limonata içsin…

  6. ahmet fidan says:
    15 yıl önce

    Ümit aşkolsun,
    Ben yok muyum?)))

  7. ibrahimi feyzullah says:
    15 yıl önce

    Ümit Ağabey,
    sizin bu fevk-el âde kışkırtıcı yazınızı okuduktan sonra hâlâ müstakîmsem, siz bilin ki, mukâvemetime top değse de bana bir şey olmaz! 🙂

    Ümit Ağabey,
    Ben sizinle gelirim, size de güvenirim
    Ama Cin Ali’ye güven olmaz. Limonataya bir şey mişey katar.:)

    Sizi seviyorum “Görünmez Kılınç”…

  8. Ümit SÖnmez says:
    15 yıl önce

    Ahmet Bey, isminizi anmadım çünkü siz zaten demirbaşsınız.
    İbrahimi kardeşim, yok olmaz öyle şey, limonata limonatadır

  9. ibrahimi feyzullah says:
    15 yıl önce

    Ben Ahmet Bey’i namazında-niyazında bir kişi olarak biliyordum:))

    Ümit Ağabey, ben limonata değil de Le Cola içmek isterim.
    🙂
    sevgilerle görünmez kılınç..

  10. ahmet fidan says:
    15 yıl önce

    Namazımız niyazımız Yüce Yaratıcı ile benim aramdadır İbrahimî.
    Dostlarla özden ve gönülden sohbet ve yeme içmeler yaşamımızın gereğidir. Ben Sevgili Ümite eşlik etmezsem TARİH AĞLAR yahuu.)))

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap