Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Sabahattin TALU

Özerklik, Bayrak ve Niyet

Sabahattin TALU Yazar Sabahattin TALU
07 Ağustos 2010
Sabahattin TALU
2
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

ÖZERKLİK, BAYRAK VE NİYET

Öcalan açık açık söyledi; “Yakalanmadan önce Türkiye’yi bölmeye, Kürdistan’ı kurmaya çalıştım, yakalanınca bundan vazgeçtim”…Bu cümle, tam olarak gerçeği ifade etmişti, ancak hak ettiği ilgiyi her nedense pek görmedi basınımızda, meclisimizde.

“Bölmekten, Kürdistan’ı kurmaktan vazgeçtim”…

Açık ifadesi şu; “1999’a kadar T.C.Devleti’ne karşı silahlı mücadele verdim. Yakalanınca buna devam edemezdim, vazgeçmek zorunda kaldım”.

Balık hafızalarımızı biraz zorlayalım, hatırlamak istemediğimiz o 90’lı yılların başlarına şöyle bir geri dönelim.

PKK hemen hemen her gün bir köy veya karakol basıyor, çoluk çocuk demeksizin insan öldürüyor, bölgede görev yapan öğretmenleri, mühendisleri katlediyordu.

Şehirlerarası otobüsleri, iş makinalarını yakıyor, işçileri, şoförleri kaçırıyordu. Esnaf haraca bağlanmış, vergi adı altında para toplanıyordu. Kepenkler sürekli kapalıydı.

Hakkâri gibi, Cizre gibi yerler neredeyse kurtarılmış bölgeler olmuştu. Dağdaki terörist silahıyla birlikte şehre inmiş, halkın arasına karışmıştı. Gece sokaklarda nöbet tutuyordu. Güya kurdukları mahkemelerle cezalandırma yapıyor, bırakın Devlet yanında olmayı, tarafsız olanları bile yargılıyor, hüküm verdiklerini hunharca öldürüyordu.

Bu dönem 90 ila 94 yılları arasıydı ve örgüt bu dönemi, “Neydi be o günler” diyerek övündüğü, arzuladığı, özellikle 92 ve 93 yıllarını, ulaşılan en yüksek seviye, gelinen en büyük aşama, atılım yılı olarak değerlendirmişti.

Durum, vaziyet aynen böyleydi.

Hafızalarınız biraz yerine geldiyse, şimdi yazacağım şu cümleye lütfen dikkat edin.

“Devlet, bu vahim duruma daha fazla dayanamadı, müdahale etmek zorunda kaldı, 93’te başladı, 94’ün ortalarında bitirdi ve bölgeye zor da olsa sükûnet geldi. Sihirli bir değnek değmedi, sizin anlayacağınız.

Kürtçü kesimin sürekli şikâyet ettiği dönem de işte bu dönem, yani 93 yılı. Yani, “20 bin Kürdü Devlet katletti, 20 bin faili meçhul cinayet işlendi” denilen ve maalesef ki bir çoğumuzun buna kandığı veya alet olduğu, veya fırsat bildiği 93 yılı. Hani şu, isimsiz ihbarlarla, büyük şaşa ve hatta anlaşılmaz (!) büyük heves ve kabaran bir iştahla açtırılıp da üç-beş kedi-köpek kemiği, 3-5 don-atlet-ayakkabı parçası bulunan “ölüm çukurları(!)” var ya, işte o dönem.

Kısa anatomik bilgi; yetişkin bir insanda 206 kemik var. Çarpın bunu 20 bin ile, oldu mu size 4 milyon 120 bin adet kemik. Hani nerede? Kemiklerini de alıp gitmediler herhalde, öteki dünyaya!

Neyse, nerede kalmıştık?

 Gelmiştik 95 yılına, terör inmişti olabildiğince minimum seviyeye.

Bir soru; sizce Devlet, askeriyle, polisiyle, güvenlik güçleriyle o günkü karşı mücadeleyi fedakârca vermeseydi/veremeseydi, bugün ne durumda olunurdu? Hiç düşündünüz mü?

Hadi, hafızanız zayıf anladık, tahmin kabiliyetinizin durumu ne?

Yormayın kendinizi, hemen söyleyeyim; eğer gidişat o hızla devam etseydi, kuvvetle muhtemel bugün çoktan bölünmüş olurduk.

Yıl 2010. Bugünlere gelindi.

Bugün ne deniyor?

“Bir gün herkes Kürdistan’ı tanıyacak”.

“Bu coğrafyanın adı tescil oldu, Kürdistan’ın sınırları çizildi” (son yerel seçim sonrası).

“T.C. Kürdistan’dan defol”.

Yakalandığı 1999’da “Hizmetinizdeyim” diyen, 2008’de sağ olsun, eksik olmasın, lütfetmiş “Artık bölmekten vazgeçtim” diyen Öcalan şimdilerde ne diyor; “Demokratik Özerklik”.

Yani, “Belediyeler güçlendirilsin, Kürtler kendi meclislerini kursun. Kendi eğitim sistemleri olsun. Kendi güvenlik gücünü oluştursun. Ama önce benim önümün açılması lazım. Yani, beni serbest bırakın. İşte o zaman sorun çözülür” diyor. Tek ve öncelikli şartı ise; serbest bırakılması.

Bütün bunları ne zamandır söylüyor? Son 8-10 aydır.

Osman Baydemir ne dedi peki; “Belediyenin önünde Türk bayrağının yanında Kürt bayrağı da dalgalansa ne olur?”. Devam etti Baydemir; “Kıvırmayalım artık, işin doğrusu bu”. Anlaşılan, bugüne kadar bir “kıvırma” söz konusuymuş, artık buna gerek kalmamış. Şimdi biraz olsun anlayabildiniz mi peki durumu! Hani o “Barış, kardeşlik, demokrasi, falan, filan” vardı ya, onlar neymiş; Teferruattan ibaretmiş.

Hem niye kızdınız ki, daha önce de galiz küfür eden Baydemir’e bu kadar! Öcalan bir yıldır söylemiyor mu zaten bunları. Basında sayfa sayfa yayınlanmadı mı! Legal partisi BDP, Öcalan’ın bu “Özerklik projesi”ni parti programına aldığını açıklamadı mı! Ve bunu kitapçık olarak Meclise götürmedi mi! Niye kızmadınız o zaman BDP’ye!

BDP’ye ne zaman kızdınız peki?

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın değişikliğine dair “Referandum” tercihinde!!!

Sabahattin Talu

sabahattintalu@gmail.com

Paylaş
Etiketler: anotomik bilgiKürtlerpkk
Önceki Yazı

Ekmeğe Zam? Buğday’ da Dünya Fiyatlarının Artması!

Sonraki Yazı

Astrolojide Elementlerin Kavramı

Sabahattin TALU

Sabahattin TALU

İlişkili Yazılar

Sabahattin TALU

Euro, TL karşısında Rekor Kırdı

09 Mart 2018
5k
Sabahattin TALU

Demokrasi Getirmek!

07 Şubat 2012
5k
Sabahattin TALU

Sıra Suriye’de mi?

14 Ocak 2012
5k
Sabahattin TALU

Düşmanımın Düşmanı Dostumdur!

30 Aralık 2011
5k
Sonraki Yazı

Astrolojide Elementlerin Kavramı

Yorumlar 2

  1. Mesut KAYMAKÇI says:
    15 yıl önce

    Sayın Sebahattin Talu yazınızı büyük bir dikkatle okudum. Biliyorsunuz 12 Eylül Darbesini hazırlayan sebepler vardı. Yani halka şunu dedirtmek için çok uğraştılar: “Artık yönetime asker el koysun.” Hatta Sayın Süleyman Demirel askere devrederim iktidarı solculara yine vermem demişti. Şunu söylemek istiyorum. Bu sizin yazdıklarınız doğru fakat buzdağının görünen yüzü.. Her şey gazetede yazıldığı gibi değil. 12 Eylül darbesinin asker mimarları yine bize bir şeyler dedirtmeye çalışıyor. Bence ilk önce onu tespit etmeliyiz
    Saygılar…
    Mesut

  2. Uğur ÖZALTIN says:
    15 yıl önce

    Çok güzel bir yazı olmuş zevkle okudum.
    Kuzey ırak artık kürdistan oldu sayılır. Kürdistan meraklıları gitsinler oraya ne halt yerlerse yesinler orda.

    TC nin sırtından kene gibi geçinmesinler ABD nin sırtına binsinler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap