Özcan Işıklar’a Açık Mektup…

Sayın Başkan, seçimler bitti…Artık 2. dönem belediye başkanısınız… Silivri halkının oyları ile yeniden kenti yönetmek için 5 yıllığına hemşerilerinizin yetkisini aldınız.
Hemşerilerinizin yetkisini alırken aynı zamanda, muhalefet sizden daha fazla oy aldı.
Kentin kaynaklarını kullanırken, size oy vermeyenlerin de vergilerinden oluşan kaynakları kullanacak ve kentte asla ayrım yapmadan hizmet yapacaksınız.
Geriye dönüp, ‘o bana söyle demişti, o bana oy vermemişti, o bana söz verdiği halde aleyhime çalıştı, partili olduğu halde bana çalışmadı, partili olup aleyhime ve tabi ki partinin aleyhine çalışanları partiden attıracağım, aleyhime çalışanlarla 5 yıl içersinde hesaplaşacağım’ diyerek kendinizle ve kentinizle barışamazsanız, partililerinizle barışamazsanız, 5 yıllık görev sürenizin, geçen beş yıl gibi geç(e)meyeceğini bilesiniz.
****
Yerel medya ile ilgili, ‘Başbakan Erdoğan nasıl özel uçağında, gezilerinde, toplantılarında kimi gazetelere akredite uyguluyorsa, yanına almıyorsa; ben de aynısını yapıyorum’ diyerek ilan, abone kriterleri belirleyemezsiniz.
‘Kimi gazeteler, kimi internet siteleri aleyhimde haber yaptılar, kimileri ilanımı üstten değil, yok ortadan, yok alttan yayınladılar’  diyerek ayrımcılık yaparsanız, Sayın Başkan size söyleyeceğim tek şey var.
İstediğiniz gazeteye ilan verme, istediğiniz gazeteye abone olma, istediğiniz gazeteyle çalışma, istediğiniz gazeteceyi özel uçağınıza(!)  pardon arabanıza, makamınıza, istediğiniz gazeteciyi basın toplantısına almama hakkınız olabilir. Ancak gazetelerle ilgili kriterler koyma hakkınız olmadığını bilesiniz. Bunu yazılı hale getirerek yazılı ve internet medyasına gönderemezsiniz.
Top çevirmeye gerek yok… Net olun. ‘Kriter koymadım’ diyormuşsunuz!
Gazetelere gönder(t)diğiniz ilan verme, abone olma metniniz (adını tam koyalım) yasal olmayan bir yönetmeliktir. Meclisten geçirmediğiniz, encümenden geçirmediğiniz, “Özcan Işıklar yerel basın keyfi yönetmeliğidir.”
****
O şikayet ettiğiniz kimi gazetelere ve gazetecilere tam tamına 3 ile 4 yıl boyunca kamunun kaynaklarını aktardınız. Bunu adaletsiz ve ayrıcalıklı bir şekilde yaptınız.
O gün bunu yaparken, basın danışmanının önerisi olduğu için kabul ettiğinizi söylemiştininiz. Hatırlatmak isterim. Kimilerine ise dışarıdan kaynak yaratarak hala ayda ciddi bir katkı sunuyorsunuz. Bu bir özel tercih olabilir. Zerrece beni ilgilendirmiyor. Bunu bilmenizi isterim.
Alan arkadaşlarımla ilgili tek bir şey söylemedim, söylemeyeceğim de. Sonuçta yaptığımız gazetecikte bir ekonomik faaliyet. Serbest rekabete inanan bir gazeteciyim.
İYGAD yönetimi olarak makamınızda yaptığımız ziyarette; kimi gazetelere ve gazetecilere, “benimle ilgili yalan haberler yazdılar, hakaret ettiler, ahlaksız yayınlar yaptılar” diye şikayette bulunmuştunuz. O zamanda yüzünüze karşı söylemiştim, bir kez daha yazarak söyleyerek tarihe not düşeyim.
****
Sayın Özcan Işıklar;
Kamunun kaynaklarını adaletsiz ve ayrımcı bir şekilde dağıtırken, kimilerine dışarıdan kaynak oluştururken, o gazeteler ve gazeteciler; kimi siyasetçiler ve kimi belediye başkanları için sizin hakkınızda yazılanlardan daha ağır şeyler yazıyorlardı.
Ve o zaman bundan hiç rahatsızlık duymuyordunuz. Çünkü sonuçta rakibinize vuruyorlardı. Hatta kendi partinizden olanların aleyhinde yazıyorlardı. Ve kimi toplantılarda bir araya geldiğiniz belediye başkanları aleyhinde yazıyorlardı.
Ve siz kamunun kaynaklarının haksız re-kabet yaratmak adına kullanırken, siyasi rakiplerinize, aynı işi yaptığınız belediye başkanları aleyhinde haberler yapılırken sesiniz çıkmıyordu ve vicdanınız susmuştu. Unutmuş olabirsiniz, gazete arşivleri, internet sitelerinin yaptıkları haberler arşivlerde duruyor.
Size yaptığımız nezaket ziyaretinde, aleyhinizde haber yapanlara, olumsuz haberlere imza atanlara CHP’li belediye başkanları ilan verirse, telefon açıp sitem edeceğinizi ve ilan vermemelerini isteyeceğinizi söylemiştiniz.
Bu sizin tercihiniz olabilir. Bu sizi ilgilendirir.
Bu yapacağınız, ülke genelinde çok eleştirdiğiniz politikalardan ve yaklaşımlardan farklı olmaz.
Başbakan Erdoğan’ın medya ile ilgili tutumunu eleştirirken, yereldeki kinci davranışınızı görünce, “İyi ki, Başbakan’ın yerinde değilsiniz Sayın Işıklar” demek geliyor içimden. Tahmin ediyorum en çok siz anlıyorsunuzdur(!) Başbakanı…
‘Birden elinizde Başbakan Erdoğan’ın olanakları olsaydı, ne yapardınız acaba?’ demekten alamıyorum kendimi.
****
Sayın Işıklar…
Bir kez daha hatırlatayım.
Kime ilan verirseniz verin, bu sizi ilgilendirir. (Ki, bunun bile yerel yönetimler yasası açısından bir suç olduğunu bilesiniz.)
Bir gazete olarak bu kararınızı onaylar yada onaylamam.
Ama bilin ki, İstanbul’da ve bölgemizde bulunan gazetelerle ilgili bir karar aldığınızda İYGAD (İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği) olarak mutlaka bununla ilgili, hangi belediye başkanı olursa tavır koyacağız.
Çünkü varlık nedemiz meslektaşlarımız.
Yayınladığınız yönetmeliği geri çekmez
iseniz, kamunun kaynaklarını yanlı olarak dağıtmaktan dolayı hakkınızda dava açacağız, aynı zamanda mutlaka en kısa zamanda yüzlerce gazeteci ile belediye binası önünde bir basın toplantısı yapacağız.
Ve hangi platformda olursa olsun,
CHP’nin en üst yönetimine kadar yaptığınız yanlış uygulamayı taşıyacağız.
Tüm belediye başkanları geçici, bulunduğunuz makam kamuya ait bir makam. Beş yıl görev süresince bu gerçeğin farkında olarak belediye başkanlığı yapmanızı ve seçimlerde yaşanan tüm olumsuz şeyleri toprağa gömmenizi öneririz.
Seçim bitti, Sayın Işıklar… Artık belediye başkanı sizsiniz. Şimdi kentinizi ve hemşerilerinizi ayrımsızca kucaklayın.
Neden basın açıklaması ve ilan yayınladık?
İstanbul Yerel Gazeteciler Derneği Yürütme Kurulu geçen hafta yaptığı Yürütme Kurulu Toplantısı’nda (15 kişilik yürütme kurulu toplantısına 14 arkadaşımız katıldı) Silivri Belediyesi’nin ilan ve abone kararı, gündeme alındı. Ve yapılan yoğun tartışmalar sonucunda yayınladığımız basın açıklaması ve ilan yayınlanmasına oy birliği ile karar verildi.
****
Buradan özellikle kimi yerel basın mensubu arkadaşlarımıza çağrı çıkarıyorum.
İYGAD olarak yayınladığımız basın bültenine gazetelerinde yer vermeme, ilanı yayınlamama hakları vardır. Ancak bu yayınlamama kararlarını geçmişe ve başka nedenlere dayanarak yapmaları anlamlı değildir.
Yerel basının geldiği noktadan çıkışı ancak ve ancak beraber bir tavır koyarak çıkılabilir.
Yarın, İstanbul’un her yerinde dağıtım ve satış noktaları, oluşturulacak ilan havuzları, haber havuzları, yerel gazetelerin belediyelere bağımlı olmaktan çıkarılması gibi projeler hayata geçirildiğinde herkes için olumlu olacağını, yapılmak istenilenlerin herkesin işine yarayacağının bilinmesini isterim.
****
Ve birkaç ay içersinde İstanbul’un tamamında örgütlenmesini tamamlamış olacak İYGAD’ın, yerel basın için ne anlama geldiğini daha iyi göreceğiz.
İYGAD’ın yayınladığı basın bültenini ve ilanını haber bile gör(e)meyenlere de söyleyeceğim şudur.
Meslek ilkelerinize sahip çıkalım.
Ve gazeteciler arasındaki dayanışmanın bugün ve geleceğimiz için önemli olduğunu lütfen unutmayalım.