Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Volkan AKDENİZ

Otojenik Eğitim ve Bilinçaltı

Volkan AKDENİZ Yazar Volkan AKDENİZ
19 Nisan 2010
Volkan AKDENİZ
0
402
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Dostumuz ve yardımcımız olan bilinçaltımız:

Sahip olduğumuz düşüncelerin, duyguların ve yaptığımız her işin özünde hep bu güne kadar yaşadığımız olayların etkileri, izleri vardır. Beynimiz yaşadığımız her olayın şipşak resmini çekip, bu resmi bilinçaltına kaydeder. Bu olayı çok yaşanan bir örnekle açarsak; her birimiz geçmişte mutlaka sıcak bir sobaya değerek bir yerimizi yakmışızdır. Bu olayın akışı ve acı veren nedeni bilinçaltımıza kayıt edilmiş olduğundan, bir daha sıcak sobaya yaklaştığımızda, bilinçaltımız o kayıt edilmiş olan resmi hemen öne çıkararak, bizim sıcak sobadan korunmamız için gereken tüm korunma mekanizmaların devreye girmesini sağlar.

Bilinçaltımız; emin, güvenilir ve yapacağı işi bilen bir makine, bir robot gibi çalışır. Yaptığı her işin bilincindedir ve şakayla arası hiç yoktur. Örneğin biri kendisine devamlı olarak (kendi telkini) “ben her şeyi yanlış yapıyorum” der veya kendisinin böyle olduğunu düşünürse, baltayı taşa vurmuş olur. Çünkü bilinçaltı bu cümleyi kaydetmiştir. Ondan etkilenerek de o cümlenin eyleme geçmesini sağlar. Halk arasında yaygın olan “iyi diyelim, iyi olalım” ya da “birine kırk kere deli dersen, deli olur” deyimlerinde olduğu gibi; kişinin seçtiği kendi telkini önemli olup, doğru uygulandığı taktirde bilinçaltını olumlu veya olumsuz etkileyecek niteliktedir.

Bilinçaltımız olumlu ya da olumsuz her şeyi öğrenmeye açıktır. Bu nedenle bizler bilinçaltımızı bu iki yönden de eğitebiliriz. Biz bilinçaltımız değil de; bilinçaltımızı olumlu ya da olumsuz yönden etkilemek için programını yazan kişi olduğumuzdan, verdiğimiz eğitim başarılı olur. Bunu bir ayna örneği ile daha kolay algılayabiliriz. Bir aynanın önünde durup ona baktığımızda ne görürüz? Elbette ki kendimizin aynadaki görüntüsünü… Ama biz aynadaki görüntümüz değiliz, aynadaki görüntümüze bakan, o görüntüyü izleyen kişiyiz. İşte bilinçaltımıza da böyle bakabiliriz. Biz bilinçaltımız değil, ona bilinçli ve de genelde bilinçsiz yazdığımız programların çalıştığını gözetleyen kişiyiz.

Hipnoz terapileri veya Otojenik Eğitim ile, bilinçaltımıza yazılmış olan programları silmek ya da değiştirmek mümkündür. Hipnoz, bilinçaltımızla direkt ilişki kurmanın en etkili yöntemidir. Hipnoz esnasında bilinçaltımıza yeni bir programın kaydı yapılır, bilinçaltımız bu yeni kaydı yapılan programdan etkilenerek o programın  amacına uygun olarak çalışmaya başlar. Otojenik Eğitimin amacı da budur. Bu terapi yöntemi ile de bilinçaltımızla direkt bağlantı kurulur. Otojenik Eğitimin öğretisi olan “konsantrasyonlu rahatlama teknikleri” yardımı ile bu bağlantı kurma imkanları artar. Otojenik Eğitim esnasında kendimize vereceğimiz kendi telkinlerimiz ile, var olan bir programı silebilir ya da yeni bir programla bilinçaltımızı istediğimiz yönde eğitebiliriz.

Aslında Otojenik Eğitimde bir hipnoz terapisidir. Aradaki fark, hipnozda kişi bir başkası tarafından yönlendirilerek rahatlaması/gevşemesi sağlanır, Otojenik Eğitimde ise kişi kendi kendini yönlendirerek rahatlamasını/gevşemesini sağlar. Hipnozla da, Otojenik Eğitimle de bilinçaltımıza yazdığımız yeni program çalışacağından, elde edilen başarı aynı olacaktır. Otojenik Eğitimde bu terapiyi kimseye muhtaç olmadan istediğimiz zaman ve yerde kendi kendimize yapabilmenin verdiği bir rahatlık vardır.

Bilinçaltının kapısı “sansür yeri”

Yetiştirilme tarzımız, duygularımız, değerlerimiz, inançlarımız, vicdanımız gibi unsurlar içimizdeki “bilinçaltının kapısını” yani “sansür yerini” oluşturur. Bilinçaltımız kendisine verilen emirleri hiç düşünmeden, nedenini niçinini sorgulamadan yerine getirir. Bu sansür yeri sadece bizim inançlarımıza, ruh halimize uygun olan bilgilerin ve hislerin bilinçaltına geçmesine izin verir. Bu sansür yeri sayesinde, günlük yaşamımızda bilincin açık olduğu hallerde, bilinçaltımız ile kontakt kurmak çok sınırlıdır. Böylelikle de bilinçaltımız istem dışı oluşacak etkilerden, tehlikelerden korunmuş olur. Bunu olumsuz ama çarpıcı bir örnekle açacak olursak; diyelim ki bizden bir hırsızlık yapmamız istendi. İşte bu sansür yeri o istek karşında devreye girer ve bize “sen bunu yapamazsın” diyerek içimizde yıllar boyu oluşmuş olan tüm manevi değerleri devreye sokar. Sonuçta bizde, etik olmayan o davranışı yapmayarak, doğacak olan kötü neticelerden kendimizi korumuş oluruz.

Bu sansür yeri, filtre istasyonu da diyebileceğimiz bilinçaltı kapsının inşaası 6-7 yaşından itibaren oluşmaya başlar ilerlemiş yaşlara ve hatta ölene kadar gelişmeye devam eder.

Yapılan bilimsel araştırmalar, bilinçaltı tarafından  yönetilen tüm davranışların % 70’inin dış etkenler, % 30’unun insanın kendisi tarafından oluşturulduğunu belirtmektedir. Amerikalılar’ın yaptığı yeni bir bilimsel araştırmaya göre ise; bilinçaltı tarafından yönetilen tüm davranışların % 90’ı dış etkenlerden, % 10’u insanın kendisi tarafından oluşturulmaktadır. Bu verilerden de anlaşılacağı gibi, yaşamımız boyunca bir çok olumsuz program, bilinçaltımıza bizim arzumuz dışında kayıt olmuştur. Bu programlar bir şekilde sansür yerinden geçerek bilinçaltımıza kayıt olabildiğine göre, yine sansür yeri aşılarak bilinçaltımıza yeni programları kayıt edebiliriz.

Düzenli ve hedefe yönelik Otojenik Eğitim Egzersizleri ile Sansür Yerinin etkisi azaltılarak ve hatta devre dışı bırakılarak Bilinçaltımız ile daha sağlıklı kontakt kurulur.

Otojenik Eğitim sonrası bilinçüstü ile bilinçaltı arasında ki sansür yerinin etkisi azaldığında:

–          Beden uyku öncesi hal alır ama zihin tamamen açıktır.

–          Daha iyi düşünür, algılar ve öğreniriz.

–          Sansür yeri daha az aktif olduğundan; bilinçüstü ile bilinçaltı bilincin açık olduğu normal konumdan, daha yoğun olarak birlikte çalışır. Bu konumda olan bilinçaltımıza yeni inanç cümlelerimizi telkin olarak verebiliriz.

Otojenik Eğitim ile bedeni rahatlatıp, beyin dalgasını Alpha konumuna getirdiğimizde sansür yerini atlayarak, bilinçaltımıza yeni telkinlerimizi 20-30 kere tekrarlayarak verir, oraya yerleşmesini sağlarız. Bu süre içerisinde öyle güzel/harika bir şey oluşur ki, verilen telkin ruhsal ve bedensel olarak etkisini göstermeye başlar. Yaptığımız egzersizlerde hedefe ne kadar yoğunlaşır ve motive olursak, egzersizleri ne kadar sık yaparsak elde etmek istediğimiz hedefe er ya da geç varırız. 2-3 telkini paralel olarak da yürütebiliriz. Telkinlerin daha iyi oturması ve bir an önce işlevlik sağlaması için görsel bir düşünce eklemek faydalıdır.

Paylaş
Etiketler: bilinçaltıinsanotojenik eğitimpsikolojiruh
Önceki Yazı

Ne Kadar Hızlı Yol Alıyoruz?

Sonraki Yazı

Barış Üstü Örtülü Savaştır

Volkan AKDENİZ

Volkan AKDENİZ

İlişkili Yazılar

Volkan AKDENİZ

Strese Karşı Otojenik Eğitim

04 Mart 2010
5k
Volkan AKDENİZ

Otojenik Eğitimin Limbik Sistem Üzerindeki Etkisi

29 Ocak 2010
5k
Volkan AKDENİZ

Otonom Sinir Sistemi ve Otojenik Eğitimin etkileri

03 Ocak 2010
5k
Volkan AKDENİZ

Otojenik Eğitimde, Telkin Nedir?

25 Kasım 2009
5k
Sonraki Yazı

Barış Üstü Örtülü Savaştır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap