Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Arzu KÖK

Ölmek İstemiyorum!…

Arzu KÖK Yazar Arzu KÖK
27 Ağustos 2019
Arzu KÖK
1
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

10 yaşındaki kızının “Anne lütfen ölme!” diye haykırışı hiçbirimizin kulaklarından silinmesin istiyorum. Yarın hiçbir şey olmamış gibi hayatımıza devam etmeyelim istiyorum. Emine’nin “Ölmek istemiyorum!” çığlığı kadın katliamlarının son çığlığı olsun istiyorum. Ama olmuyor.

“Ölmek istemiyorum!” çığlığı son yıllarda öldürülen tüm kadınların çığlığı, “Anne lütfen ölme!” haykırışı ise annesiz kalan tüm çocukların feryadıydı aslında. Ancak gözler kapalı, kulaklar sağır. Görmüyorlar, duymuyorlar, bu çığlıklar son bulsun diye çaba harcamıyorlar.

Türkler kırım ve kıyımla Müslüman yapıldıktan Atatürk’e gelinceye kadar hiçbir devlet yöneticisi; kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olduğu konusunda bir tek adım atmamıştır. İşte tüm bu ölümler de bunun sonucu değil mi?

İslam şeriatı; kadınları alıp satılan bir meta yerine koymuştur. Tarihte hiçbir hükümdar cariye kepazeliğine karşı olmadığı gibi; istediğini istediği zaman yatağına almak için hareminde yüzlerce cariye bulundurmuştur. Hülle gibi kadının onurunu ayaklar altına alan uygulamayı sürdürmüş; Erkeklere üç kez boşsun; diyerek karısını sokağa atma ayrıcalığı tanımıştır. Mahkemede bir erkeğin tanıklığına iki kadının tanıklığını şart koşmuş; mirasta kadının payını erkeğin yarısına indirgemiştir. Ayrıca: Erkeklere kusurlu bulduğu karısını dövmeye varıncaya kadar zor kullanma hakkı tanımıştır.

Medeni Kanun bütün bunlara son veren ve kadınlarımızı erkeklerle eşit yurtaşlar olarak tüm dünyaya ilan eden bir ilkeler anıtıdır. Ancak hiçe sayılmaktadır günümüzde. İslam şeriatı uygulanır olmuştur. Sonuç mu “Ölmek istemiyorum!”çığlıkları atarak ölen kadınlar.

Rakel Dink’in zihnimize kazınmış o cümlesini hiç unutmayalım: “Bir bebekten katil yaratan karanlık…” Ogün Samast da, çocuğunun önünde eşini en zalim biçimde katleden vicdanı ölü katil de bir zamanlar bebekti. Onları katil yapan süreçler farklıdır. Fakat onları katil yapan süreçler vardır ve bu madde her yönüyle tartışılmalıdır. Bugün tanık olduğumuz vahşet ne ilk ne de son olacak yazık ki. O nedenle bir insan nasıl bu hale gelir, bunu konuşmak gerek; toplumsal bakımdan, hakim sosyo kültürel durum bakımından, değişen üretim ve tüketim alışkanlıkları bakımından, bütün hususiyetleriyle konuşmak gerekiyor.
Kadın cinayetlerinin artması ve hatta dehşetengiz şekillerde gerçekleşmesinin sebepleri nelerdir? Örneğin bundan elli yıl önce o günkü nüfus içinde bu şekilde işlenen cinayet oranı neydi, bugün ne? Tabii ki bu tartışmanın istisnası katillerin akıl hastası olduğu olaylardır. Ancak burada da hastalığın genetik mi olduğu yoksa sosyal nedenlere mi dayandığı sorusu çıkıyor karşımıza.

Gündemimizdeki yerini hep canlı tutan bir konudur toplumumuzun yozlaşması. Televizyon ve internet bu yozlaşmanın lokomotofidir. Bu lokomotif çirkin ama işlevsel mimariyle, tüketim alanındaki ağır kapitalist propagandayla, kadın-erkek ilişkisinin muhtevasına kötücül ameliyatlar yaparak yukarıdan aşağıya bir dizayna hizmet ediyor. Yukarda küresel serbest piyasa egemenleri, aşağıda insanlıktan çıkarılmış bir kişinin kızı önünde o kızın annesinin boğazını kesmesi ve bu vahşetin bizlere izletilmesi. Ne tarafından baksanız korkunç.

Çocuk doğar doğmaz en çok cinsiyeti ilgilendirir anne ve babaları… Hatta şimdilerde, doğmadan önce merak ediliyor! Anneler bile oğlu olmayı talep eder inandığı güçlerden! Babalar kızım bir bardak su ver der on yaşındaki kızına da, ikizi oğluna layık görmez su vermeleri! Anne ağabeyine karşı gelen kızının başına dünyaları yıkar da, ablasına karşı gelen oğluna “erkek oldu benim oğlum” der onurlandırır, kızına “sen sus o erkek” diyerek aşağılar kızını!

İlkokulda kızlara hep çiçek rolü verilir, erkekler savaşçı! Koşarak ortalığı toza boğan erkek çocuğu, “oğlum neden ortalığı toza beliyorsun” diye azarlayan öğretmen, kız çocuğu “kızım utanmıyor musun, erkek gibi hareketler yapmaya” diye azarlar! Ortaokulda kız öğrencinin sırasına oturan erkek çocuk erkekçe azarlanır, kızlar ise utanma meselesi yapılarak! Lisede kızlı erkekli dolaşanlardan kızımıza, “başına bir iş gelmesinden korkmuyor musun” diye nasihat ederiz, oğlumuzun başına bir iş gelmesinden zerre kadar endişemiz olmaz!
Evlilik çağında, başlık parası olmadığı yerlerde bile kızımıza değer biçeriz, düğünde hangi takı ve hangi eşyaları alacaksınız diye! Dünyalar güzeli bir kızımızı yakışıklı sevgilisine layık görmeyiz eğer çulsuz tabir ettiğimiz yoksullardan biriyse! Evlenince, erkeğin kahvede veya barda zaman geçirmesi defo sayılmaz ama kadının geç gelmesi hem komşuları tarafından ayıplanır, hem de yasalar karşısında boşanmaya kadar vardırır işi! Erkek ayrılmak istiyorsa kadından, iki tanık veya her hangi bir resimle işi bağlar da; kadın bir sürü zırvalıkları kanıt olarak gösterse bile zorlaşır ayrılıklar… Ayrılsa bile erkeğin namusu olarak kalır ahlaksız belleklerimiz ve yasalar nezdinde!

Cumhurbaşkanı çıkıp, “ben kadınla erkeğin eşit olacağını kabul etmiyorum” 
diyebiliyorsa… Yargıçlar, birlikte içki içmişse tecavüze uğraması normaldir der! Diyanet kadının diz kapağını bile şehvet unsuru görüp, “annenin diz kapağından tahrik olmak normaldir” derse, normal giyimli kadına sapıklar saldırır ve sapık olarak adlandırılmak yerine, “dişi kuyruk sallamasa” benzeri ahlaksız benzetmeler beyinlere kazınır! Aile bakanı “bir kereden bir şey olmaz” derse cinsel saldırılar ve kadın cinayetleri normalleşir! Sürekli şiddet gören bir kadın evi terk edince, çevresi ve akrabalarının baskıları yetmiyormuş gibi, birde televizyon kanallarında “çocuğunu nasıl bıraktın” diyen proğramlara maruz kalıyorsa, kadınlar her zaman ölümle burun buruna yaşamak zorunda kalır! Tüm bunların sonunda da kadınlarımız ölmek durumunda kalır. Ne yazık ki öldürenler de hak ettikleri cezayı almaz, bir süre sonra salıverilirler hiçbir şey yapmamış gibi… Bir sonraki ölüme kadar da sessizliğe gömülür yeniden kamuoyu…

Bugüne kadar öldürülen tüm kadınlar sesleniyor bize:

“Ölmek istemiyorum!” diye feryat ederken ben çaresiz, işkencelerle soldurulurken tenim, karabasanlara teslim olurken uykularım, çalınırken çocukluğum, sermaye edilirken körpe bedenim, sizler kör, sağır kaldınız. Bugün öldürülüyorsam eğer bilin ki en az öldüren kadar suçlusunuz hepiniz. Uyanın artık!…

Paylaş
Etiketler: cinayetcumhurbaşkanıkadınÖlmek İstemiyorum!... - Arzu KÖKi Emine BulutRakel DinkŞair-Yazar_Eğitimci Arzu KÖKŞeriattürkiye
Önceki Yazı

Hayvanları Ne Hale Getirdiler

Sonraki Yazı

Saray ve Müzik

Arzu KÖK

Arzu KÖK

İlişkili Yazılar

Arzu KÖK

Kökleri Unutmak.

07 Aralık 2021
5k
Anı / Günce

Kökleri Unutmak…

11 Eylül 2021
5k
Arzu KÖK

Gençlerden Mesaj!

18 Mayıs 2021
5k
Arzu KÖK

Şaşırmak…

09 Mayıs 2021
5k
Sonraki Yazı

Saray ve Müzik

Yorumlar 1

  1. Habibe AĞAÇDELEN says:
    6 yıl önce

    Merhaba.
    Bir yanılgıyı düzeltmek isterim.
    ‘İslam Şeriatı’ diye bir kavram yoktur.
    İslam tüm dinleri kapsayan tek öğreti ve öğüttür. Şekli tüm dinlerde aynıdır. Fakat Şeriat tüm dinlerde dini kendi çıkarlarına kullanmak isteyenlerin uydurmasıdır. Günah çıkartma, yahudi şeriatı, şeyhler, şıhlar bunun bir parçasıdır.
    İslam bu günnerede bir adalet görüyorsakonu öğütler, kadını çocuğu ve yaşlıyı korur.
    Şeriat ise kadını, çocuğu ve cinsiyetçiliği kendi çıkarlarına alet ederek dinlerikullanma ve bilgisizleri ve bilgi edinmeden kulaktan dolma yaşamayı tercih edenleri yönetme sistemidir.
    İslam kadını ayırmaz, iyi-kötü ve ya inanan-inanmayan olarak ayırır. Günah açısından eşittirler.
    Şeriatta kadına, çocuğa,doğaya v.b. zulüm vardır.
    İslam islamdır ne ılımanı ne de şeriatı vardır.

    Dilerim bir gün gerçek kadın ve mazlum adaleti yerini bulur.

    Saygı ve muhabbatle…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap