Hadis uydurursanız dini problemleri onlarla çözersiniz akla ihtiyaç duymazsınız. İlahi dinin DNA’sından koparsını, kolaylaştırma ilahi dini… Sadec şartlara uyumlu hale dönüştür
Hz Ademin kavmine kıyak yoksa bize de kıyak yok… İlahi din kıyak geçmez ama şartlara göre uyumlu hale dönüşür. Bu Allahın HAKİM isminin tecellisidir.
Eski şeriatler eski şartlarda yine geçerlidir. Nesh ilahi din ne kolaylaşır değildir. Hz Musa’nın ümmetine zor din bize kolay din mi ne zorlaşır… Ümmetlere ayırım yok. Allah’ın ADL ismine aykırıdır. Ümmet kayırmak… İlahi din DNA’sını kaybetmez sadece şartlara uyum gösterir. DNA’sından koparmıyalım.
İnançda, Peygamber kıssalarında nasıl bozulma yoksa haram-helal konusunda da yok. Nesh ilahi dini bozmak değildir… Şartlara uyumlu hale getirmektir. Mesela kardeşle evlilik hz Adem’in şeriatinde var. Bizde yok… Şartlara uyum ve güzelleştirme yapmış rabbimiz ama evlilik yok edilirse ilahi din bozulmuş olur. İşte ayet: “Biz, daha iyisini veya onun gibisini getirmeden bir âyeti nesh etmez veya unutturmayız”(Bekara 106)
İlahi din her ümmete zor gelmiştir… Çünkü nefis var insanda… Ve şeytan yani kışkırtıcı var… İşte ayet: “Ya bize bundan başka bir Kur’an getir, yahut onu değiştir diyenlere de ki, Onu kendiliğimden değiştiremem.”(Yunus 15)
İlahi dinin DNA’sının değişmesi yani bozulması halinde Allah yeni peygamber göndermiş… Peş peşe peygamber göndermiş… Yani nefis verdim diye benden ddinimi değiştirmemi beklemeyin demiştir… İlahi din değişmez …
İlahi din değişmez. Öyleyse Nesih-Mensuh nedir? İlahi dinden kopmadan bağı koparmadan özü bozmadan şartlara uyumlu hale getirmektir… Sen kim oluyorsun ki, Allah’tan kıyak bekliyorsun. Eskilerden farkın yok Allah katında. Onlar nasıl dine sarılmışsa sarıl değilse sonucuna katlan…
Peygamber dini değiştirdi deme. Şartlara uyumlu hale getirdi de. Ayet-hadis aynıdır de… İşte ayet “Onun sözü vahiyden başka değildir.” (Necm 4)
Tevrat nesh oldu deme ilahi din nesh olmaz… Eski şeriatler nesh oldu deme eski şeriatler eski şartlara uyumluydu. Yeni şeriat yeni şartlara uyumlu. Mezheplerin görevi de yeni şartlara uyumlu fetvalar üretmektir. İşte ayet: “Tevrat’ı tasdik eden Kur’ana inanın!” Bekara/ 41)
Hz Ademden beri dinin DNA’sına dokunulmamıştır hiç… Ayet de şartlara uyumlu hale dönüştürülür mü… Evet ya hadis, evet ya icma, evet ya kıyas, evet ya eski fetvalar, evet… Çünkü şartları değiştiren de Allah… Dinini şartlara uyumlu hale getiren de şartlara uyumlu hale getirilmesine izin veren de Allah… Allah Rasulüne de Rasulunun varislerine de bu hakkı veriyor. Kıyamete kadar peygamber varisleri yani HADİ’NİN hadimi görevliler gönderecektir… Aman İlahi dini bozma. Bağını koparma insan sadece şartlara uyum müdahaleyi yapabilir ilahi dine… Değilse mezhep ve tarikat adı altında uydurma dinler, Beşeri dinler oluşur…
İlahi dini şartlara uyumlu hale getirme izni peygambere verildi… İşte delil: Bazı âyetlerde olduğu gibi, hadislerimden de birbirini nesh eden olur. (Deylemi)
Nesih-Mensuh ilahi dine müdahale değil… Sadece şartlara uyumluluk… İlahi din kıyamete kadar oluşacak şartlara uyumluluk gösterir… Hz Ademin şeriatine bile ihtiyaç dönüş elzem hale gelebilir. Hiçbir peygamberin şeriati diğerinden üstün tutulamaz.birinden diğerine geçilir… Bütün peygamberlerin şeriatleri ilahidir… Nesih kalkar şartlar oluşunca… İşte delil “Allah’ın elçisi ve müminler, rabbinden ona indirilene iman ettiler. Her biri Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine inandılar. “O’nun elçileri arasında ayırım yapmayız” ve “İşittik, itaat ettik, bağışlamanı dileriz rabbimiz, gidiş sanadır” dediler.”(Bakara/285)
Allahın ADL ismi var .Farklılık oluşturur… İki ağaç bile birbiriyle örtüşmez. Farklılık esmanın tecellisindendir… Ama şeriat tektir.”Nebilerden bazısını bazısından üstün kıldık.”(İsra /55) ayet-i kerimesi, şeriatleri üstündür algısı oluşturamaz…
Şöyle denilmiştir: “Nesh, ancak kulların ihtiyaçları sebebiyle olur.” (Tefsir-i Râzî, Tefsir-i Hâzin)
Nesh edildi dediğimiz ayet ve hadislerin ve fetvaların şartları oluşursa nesihlik kalkar. Çünkü Nesih Allah’ın yanılmasını düzeltmesi değil. Allah ve rasulü ve rasulün varisleri yanılmaz… Onlarda Allah’ın korumasındadırlar… Cihatla ilgili ayetler nesh oldu demeyelim. BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesinde… Şu ayet nesih mi oldu: Ey Peygamber, inananları savaşa teşvik et. Sizden yirmi tane sabırlı er bulunsa onların iki yüzüne üst gelir ve siz yüz kişi olsanız kafirlerin bin tanesine üst olursunuz, çünkü onlar, hiçbir şeyden anlamaz bir topluluktur.” (Enfal/65) şavaşa teşvik körlükten olmamalı… O zaman cahillik olur. Askerin azimsizliği, tercübesizliği de cezasız kalmamalı… Eline üstün silahlar verdiğin asker korkaklık göstermişse cezalandırılmalı… Askerin eline insansız hava araçları vermişsin adam ihmalinden veya bilgisizliğinden kullanmamış o asker cezayı hak eder… Bu gün bir çok ülkede yirmi asker iki yüz kişiyi yenecek silahlara sahip… Yani nesh edildi dediğin ayete, hadise ve eski şeriatlere kıyamete kadar nesh edildi deme… Eğer şartlar değişirse ayet ve eski şeriatler tekrar uygulamaya konulur… Çünkü şeriatler eskimez… Ve sebepsiz yürürlükten kaldırılmaz. Allah’a ait olan şey eskir mi… Bozulur mu… Değişir mi… Şartlara uyum amacıyla değiştirildi de. şu hikmetlerden dolayı de. Şu sebeplerden dolayı de. Çünkü Allah yanılmaz. Rasulü yanılmaz… Rasulün varisler de yanılmaz… Ve din uydurmaz. Ama nefis ehli dini bozar… Nefsine uyumlu hale dönüştürür…
Nesih yoktur deme… Mezheplere uyduruk din deme… Nefis ehline çevir oklarını… Arıt dini kitapları… Arıt hadisleri uydurmaları at… İlahi dinin DNA’sı belli… Şartlar geçici… Hükümler de geçici… Nesh edilen ayet kıyamete kadar nesh edilmiştir deme…
Şiirim Şimdi Beyaz Papatyaya Benze
Asrıma gelse bahar
Şiirim beyaz papatyaya benzese….
Şiirlerim bulutlar gibi ağlar
Kardeş ülkelerde savaş var, kan var…
Şiirim gönlümün dili
Gönlüm ak şiirim pak
Şiire gönlümün göz yaşlarını döktüm…
Yazan kalem ağlayan gönlüm…
Eski baharlarda kalan beyaz papatyaları sevdim
Beyaz olsun şiirim
Şu beyaz gemiye benzesin şiirim şimdi
Yükünü almış
Gidiyor gül uğruna savaşa
Kelimeler denizinde
Bayrağımda ay-yıldız beyaz
Beyaz olsun şiirim
Bal bahardan haber veren papatya olsun şiirim
Şiirim kalemimin göz yaşı gibi aksın
Şiirim ağlıyor benim gül ülkem için
Ağlıyor mısra mısra
Beyaz şiirler yazmak istiyorum
Bir çiçekli ağaca benzesin şiirlerim
Acıya kök atmış
Kuşlara yeşil kucak olmak derdi olsun
Tarih baba derki,
Şiirler de çiçek gibi açıp soluyor
Dert değil açsınlar solsunlar
Yeter bana bir gün bile
Ülkemin göklerinde olsun şiirimin güneşi
Dünya bir de gül için yazılan şiirin etrafında dönsün
Gecesi olmasın ülkemin
Uzaktan baktığımız ay gibi olun şiirlerim…
Karanlık gökler ay ile güzel
Papatya olsun şiirim
Gel nurlu şiirim uzaklardan gel
İçime mavilikler ver
Tenezzül etmem her renge
Kapılmışım mavi bir ahenge
Papatya olsun şiirim
Beyaz şiirler yazdım beyaz papatyalarım
Kanadı kırık şiirlerim var
Yetimdir bir çok şiiirim
Her biri bir taşı yastık yapmış başına
Uhut dağının etrafında beyaz papatya
Yiğit papatya olsun şiirim
Sevdası paşa şiirimin
Sensin aradığım şiir
Ruhumun derinliklerinde
Bir gün sevgiyi haykıracaksın
Yıldız gibi
Ay-yıldızın ışığı uğruna savaşçı olsun şiirim
Gür saçlarını okşarım şiirlerimin
Gönlümde yer yok nefrete kine