NAMAZ, NEFES ALMAK GİBİDİR”
Mümin’in Miracı, Dinin direği Namaz hakkında en güzel kelamlardan biri de EBÛ BEKR EL-FERRÂ HAZRETLERİ’ne aittir: “NAMAZ, NEFES ALMAK GİBİDİR.”
Müslüman bir kimse, nefes aldığı müddetçe, Namazını kılacaktır, bunun başka bir yolu yoktur.
İnsanların kurtuluşu için gayret gösteren, cihad eden bu Allah dostu; Nişâbur’da yetişen velîlerin büyüklerindendir. Onuncu yüzyılda yaşamıştır. 980 (H.370) senesinde Nişâbur’da vefât etmiştir..
Bu mübarek zat, vaaz ve nasîhatla, insanların kurtuluşu için gayret etti. Sohbetlerinde büyüklere hürmet etmenin ve ana-babanın rızâsını almanın ehemmiyeti üzerinde çok dururdu…
Evliyâdan olan Ammû-ı Hirevî rahmetullahi aleyh şöyle anlatır:
Bir zaman bir cemâatle, (nafile) hacca gitmek üzere yola çıktık. Nişâbur’a vardığımızda, ben Ebû Bekr el-Ferrâ ile görüşmek istedim. Selâm verdim. Selâmıma karşılık verip; “Nerelisin?” diye sordu. “Heratlıyım” dedim. “Nereye gidiyorsun?” dedi. “Hacca gidiyorum?” deyince; “Baban hayatta mı?” diye sordu. “Evet” dedim. Geri dön ve onun rızâsını al” buyurdu. Ben; “Acaba eve dönmesem mi?” diye düşündüm. Ertesi gün tekrar huzûruna vardığımda bana; “Ahdini bozdun” dedi. O hâlime tövbe ettim. “Söylediğinize uygun hareket edeceğim” deyince, bana teveccüh ettiler ve duâ buyurdular. Eğer kendisini görmeyip, duâ ve teveccühlerine kavuşmasaydım, tasavvuf yolunda ilerleyemezdim.”
Ebû Bekr el-Ferrâ hazretleri, emr-i mârûf yaparken dikkat edilecek hususlarla ilgili olarak şöyle buyurdu:
“Emr-i mârûf ve nehy-i münker yapmanın (iyiliği emredip, kötülüklerden sakındırmanın) şartları vardır. İlk önce kendi nefsinden başlamak, söylediğini ve vesikalarını çok iyi bilmek ve doğacak sıkıntılara sabretmektir.”
ALLAH’TAN ÇOK KORKANLAR!..
Ebû Bekr el-Ferrâ hazretlerine; “Ebrâr kimdir?” diye sorulunca; “Allahü teâlâdan çok korkanlardır” buyurdu. İnsanların, günahlarını az da olsa çok görmeleri, iyiliklerini çok da olsa az görmeleri gerektiğini bildirerek; “İyiliklerini gizlemen, kötülüklerini açıklamandan daha makbuldür. Sen böylece kurtuluşa erebilirsin” buyurdu.
Ömrünü, Allahü teâlânın rızâsına kavuşmak yolunda harcayan Ebû Bekr el-Ferrâ, vefatından kısa bir zaman önce buyurdu ki:
“Kişinin ameli, o işi yapmaya verdiği ehemmiyet miktârınca, o ameli işlerken olan kusurlarına üzülmesi miktârınca ve işlediği amelin sünnet-i seniyyeye uygun olması için olan gayreti miktârınca sahîh ve makbul olur… Vehbi Tülek”
Talebelerinden biri sefere çıkmıştı. O devirde yolculuk çok zahmetli idi. Seferden dönen talebe hocasının yanına geldi.
Hazretin ilk sorusu Namaz üzerine oldu:
-Yol boyunca namazlarını vaktinde kılabildin mi evlâdım?.
– Çok şükür kıldım hocam.
-Maşaallah, mübarek olsun. Müslüman demek, (namaz) demektir.
Genç merakla sordu:
-Namazı kazaya bırakmak için bir özür var mı hoccam?
Hocası buyurdu ki:
– Evet, iki özür var.
– Onlar nedir efendim:
– Uyku ve unutmak.
– Başka yok mu hocam?
– Bir de ölüm var…
Delikanlı mesajı almıştı:
– İnsan yaşıyorsa, mutlaka namaz kılmalıdır değeil mi hocam?..
Mübarek zat son noktayı koydu:
-Evet, aynen öyle. Çünkü namaz, nefes almak gibidir bu Dinde. Müslüman nefes aldığı müddetçe, namazını kılacaktır.
Nefes alamayan bir Müslüman öleceğine göre, namaz kılmayan bir
Müsümanda ölmüş demektir.
Yazımı bir şiirimlei noktalıyayım.
Namaz Dinin direği, mü’minin Mirâcıdır.
NAMAZ, İLLE NAMAZ!..
Arınır gönüller, huzuru bulur,
Namazda, seherde, pâk secdelerde,
Goncada bülbüller, divâne olur,
Namazda, niyazda, aşk vecdelerde.
NAMAZ KULLUK BORCU, KURTULUŞ ONDA,
HEPİMİZ SON YOLCU, AKIBET, SONDA..
Secde olmasaydı, eğilmez başlar,
Nefsin terbiyesi, namazla başlar,
Kâinat üstünde, nebat, ağaçlar,
Atom çekirdeği, zikreder taşlar.
NAMAZ CENNET YOLU, MÜ’MİNLER YOLDA,
ÂMEL HİKMET DOLU, BAŞ ÜSTÜ KOLDA.
Allah’ın aşkını, bulanlar bilir,
Kevser Havuzuna, dolanlar bilir,
Azâb-ı ateşten, solanlar bilir,
Râyeti altında, kalanlar bilir.
KARANLIKLAR DELEN, İBÂDET NAMAZ,
Mİ’RÂCLA HEM GELEN, ŞEHÂDET NAMAZ.
Ahlâkın güzeli, güzel sevmektir,
Ezelden ezeli, varı vermektir,
Kâinat bezeli, güller dermektir,
Hikmeti sezeli, öne sermektir.
MEVLÂ’NIN EMRİDİR, KIL NAMAZINI,
ASÛMAN TİTRETİR, YAP NİYAZINI.
Ezan-ı Muhammed, minârelerden,
Müm’mine bin nîmet, seyyârelerden,
Mukaddes bir ismet, şerârelerden,
Yazılsın o kısmet, himâyelerden.
RABBIN HUZURUNDA, KALB-İ SİGADIR,
ÜMMET NAZARINDA, SICAK YUVADIR.
Sevgi hamurunun, günah kirinin,
Fıtrat çamurunun, milyar birinin,
Rahmet yağmurunun, can iksîrinin.
Dünya huzurunun, ölü/dirinin,
DAMLADAN DERYÂYA, AKAN BİR NEHİR,
YARALAR SARMAYA, DERMÂN, BİR MÊHİR.
Balçıkta var olan, İslam özüyle,
Boşlara hep dolan, gören gözüyle,
Muhtaç ise çalan, yanan közüyle,
İz yapıp, kalan, asîl sözüyle.
PASLI OLAN KALBİN, DERMÂNI NAMAZ,
EMİR-İ HAKTANDIR, FERMÂNI NAMAZ.
Namazsız bir hayat, bin çöle benzer,
Su, yeşil, bir hayat, bir göle benzer,
Namazla bir hayat, bülbüle benzer,
Namazlı bir hayat, bin güle benzer.
KEMÂLİ KIL NAMAZ, ECRİ ALASIN,
NAMAZSIZ, NİYAZSIZ, YOLDA KALIRSIN.
