Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Cahit KARAÇ

Mutluluk

Cahit KARAÇ Yazar Cahit KARAÇ
26 Temmuz 2013
Cahit KARAÇ
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Ne kadar aklın, ne kadar yeteneğin varsa; bir o kadar dünya ile oyun oynayıp, sen de oynadığın dünyadan oynadığın kadar mutluluk payını alırsın.Dün kafama takıldı, bu mutluluk nedir. Neden tanımlanıp tarif edilmiyor. Bilmediğimiz bir şeyin peşine boşuna mı koşup yoruluyoruz yoksa diye çok düşündüm, taşındım. Sonra dedim ki, kendi kendime; her şeyin başı akıl olduğuna göre, bu işte de mutlaka akıl vardır. O da bize bilmediğimiz bir oyunu oynayıp duruyor dedim. Bizi de arkası sıra koşturup duruyor.

Arkasına koştuğumuz şey boş değil, bir haz, bir memnuniyet verici bir hoşnutluk, adeta ruhu kendine çeken bir ışık. Neden sürekli bu ışığa koşup elde edip yakalamaya çalışıyoruz. Herhalde bu da yaratılışın bir prensibi olsa gerek.

İnsan; ilgi, alaka, arzu, heva, heves, merak, nefis, nefes, duygu, düşünce ye sahip olan insan mutluluk yolunda içsel olarak daha birçok duygu ve düşünceler oluşturmakta.

Sevgi, aşk, muhabbet, hoşgörü vs. gibi daha aklıma gelmeyen birçok duygu ve düşünceye yönelik oluşumlarda sergilemektedir.

Bütün bunları oluşturan akıl ile kalp. Başta akıl olmasa, insan mutlu olsa da mutluluğun farkında olmaz. Onun için başta akıl yoksa gerisi hep boş. Çünkü göz aklın gör dediğini görüyor. Kulak aklın duy dediğini duyar. Ten çektiği acıyı, aklın hissettiği kadar hissedip çeker.

Aklının hoşuna gitmediği hiç bir şeye insan gülmez. Aklın üzüntü duymadığı hiçbir şeye insan ağlamaz. İnsanın bir şeyden zevk alıp hoşlanması, acı çekip üzüntü duyması için algıların açık, duyguların sürekli uyanık olup akıl ve kalple irtibatlı olması gerekir. İnsanın hayata bağlı olup oyun oynayıp yaşadığı bilinsin.

Bilinsin ki insan iyi – kötü, güzel – çirkin, eğri – doğru gibi içindeki tüm bir birinin karşıtı duygu ve düşüncelerin oluşmasına yönelik sezgi ve his yoluyla da dünyadan kendine ait olan şeyleri çekip alabilsin. Bunu yapabilmesi için okuyup öğrenmesi, dünyadan sürekli haberdar olup farkındalık duygusunu geliştirerek kendini tatmin edip mutlu olmanın yollarını aramalı. Bunun için gece düşte, gündüz hayalde dünyanın her yerine bilgi birimi oranında gönül seyrü seferi yaparak sürekli aklın önünü açıp ona yön verip yol göstermeli ki, sürekli akıl gelişip dünya ile oyun oynayıp meşgul olsun.

Bu meşguliyet varlığı, varlığa yaklaştırarak ona haz verip hoşnut eder. O alınan haz ve hoşnutluk insana heyecan verir. Aklı hareketlendirip insanı canlı tutar. İşte bu canlılıkta insanı hayata bağlar. Dünya ile oynaması içinde sürekli aklı arayışa sokar.

Arayış içinde olan akıl sahibi sürekli ilerleme kaydederek dünyadan haz alıp mutlu olur. Bu şekilde dünyadan haz alıp mutlu olan akıl sürekli yeni oyunların arayışı içinde hep yeni hamleler kovalayacağı için akılda da durağanlık olmaz. Dolayısıyla her oynanan oyunda yakalanan her fırsat akıl için bir haz, ruh için yeni bir enerji, benlik için gelip geçici de olsa yeni bir umut, yeni bir mutluluktur.

Bu şekilde oynanan oyunu akıl ne kadar birbirinin peşi sıra bağlayıp uzatıp oynamayı sürdürebilirse insanın mutluluğu da o süre içinde uzar. Bu da aklın gelişip olgunlaşmasını, olgunlaşıp marifet kazanmasını sağlar.

Marifet ehli olmuş bir akıl için artık durağanlık söz konusu olmaz. Yeter ki Allah sağlık versin. Marifet ehli olmuş bir akıl için artık hedef büyüktür. O artık gelip geçici kısa ve küçük mutlulukları aşmış olur. Onlarla avunup boşa zaman geçirmek istemez. Elde ettiği küçük mutluluklar içinde huzurlu yaşarken, ilerleyen aklı marifetiyle de mutluluğunu daha çok artırmak için dünya ile oynamaya devam eder.

Dünya ile oynayan akıl için mutluluk hedeftir. Sürekli bu hedefe ulaşmak için akıl, ölene kadar dünyada bu mutluluk oyununu oynamakla görevlidir.

Bazı hallerde ilerleyen aklın hedefi büyüktür. Büyük mutluluklara kavuşmak isteyen akıl, ilerleyip hedefe ulaşmak için büyük bir umutla mutluluğunu aklın hedefe ilerlemesi oranında öteleyip geciktirebilir. Aklın bu hareketi daha büyük bir mutluluğu yaşatabilmek içindir. Tıpkı akan suyun bir de toplanıp göl olmasını beklemek gibi bir şey.

Onun için insan mutlu olup mutlu yaşamak için dünya ile akıl oyunları oynamaya ölene kadar devam edecektir. Bu arayış hiçbir zaman bitmeyecektir. Çünkü mutluluk aklın ulaşıp elde ettiği bir anlık hazdır. O da gelip geçidir. Devamlılığı süreklilik ister.

Akılda durağanlık olmadığı sürece ne akılda çözümsüzlük olur. Ne de dünyada oynanacak akıl oyunu biter. Çünkü insan bir damla sudan meydana gelmiştir, meyil bulup yönlendirildiği her yere akar. O nedenle de hiçbir zaman düşünen akılda çözümsüzlük yoktur. Düşünen akıl her seferinde yönelip uğraşacağı bir şey bulur. Bu arayış ve yöneliş ölene kadar insanda devam eder.

Demek ki, mutluluk elinde olana sevinirken, olmayanı da elde etmek için kovalayıp yakalamaya çalışmaktır. Emek verip yakalayınca sevinip mutlu olacaksın. Emek verip yakalayamayınca da tecrübe sayıp üzülmeyeceksin. Çünkü bu bir hayat oyunudur. Oynanan oyun hiç bir zaman sürekli bir kişi tarafından kazanılmaz. Kazanılsa zaten adı oyun olmaz.

Unutmayın ki karşımıza alıp oyun oynadığımız rakibimiz koca dünya. O bizden önce sayılamayacak sayıda çok oyun oynayıp çok büyük tecrübeler kazanmış koca dünya. Ne yalanlar ne dolanlar içinde oyunu kuran zaten o. Sen anandan doğup düşmüşsün onun içine, kurtuluşun yok, ölene kadar mecbursun onunla, sana verilen akılla oynamaya. Yoksa oyundan atılıp, hayattan diskalifiye edilirsin.

Hayatı kaçan değil, paylaşan kazanır. Artık bir kere hayatın içine düşmüşsün, bundan kurtuluş yok yaşayacaksın. O zaman bu oyunu bir an önce öğrenip kuralına göre sen de herkes gibi oynayacaksın. Her oyunda olduğu gibi bu oyunda da herkesin her dediği her zaman olmaz. Ancak sen sana verilen aklı, zamanında doğru kullanmayı öğrenip yerli yerince oynayıp yaşamayı öğrenirsen, bazı kuralları değiştirip yenisini koymaya hak kazanabilirsin.

Ancak burada herkes aklını yeterince kullanamayabilir. Çünkü her akıllı insanda her zaman tepesindeki güneşten yeterince yarar sağlayamayabilir.

Herkesin mutluluğu ve mutsuzluğu kendi aklıncadır. Aklını kullanabildiği kadardır. Onun için herkes kendi aklıyla kendini bilir. Kendini tanır. Kendi aklını beğenir. Onun herkes kendi aklıyla kendi olur. Kendini bilip, kendini tanıyıp, kendi olan hiç kimse dünya yaşamındaki hayat oyununda kolay kolay maceraya atılıp kendini mutsuz etmek istemez. Ancak kendi aklıyla kendi olup, içinde bulunduğu hayat oyununu kendi yaşayan mutluluğun hazzını alıp sevincini çoğaltarak yaşar. Mutsuz olan da bir daha ki mutluluk oyununu oynayıp başarıncaya kadar elde ettiği mutsuzluğa katlanır. Sabredip ders çıkararak yoluna devam eder.

Devam eden hayat yolculuğunda mutluluk umutla başlar, karamsarlıkla biter. Yani akıl bir işi kovalamaya başladığında insanda umut oluşur. Mutluluk başlar. Başladığı bir işi, akıl güç yetiremeyip çözemediğinde de insanda karamsarlık başlar. Karamsarlık başladığında da insanda umut biter, mutsuzluk başlar.

Mutluluğa ait bu hayat oyunu, dünyaya uyum sağlayan bir akıl oyunudur. Bu akıl oyununu kendi aklına göre yaşayan değil, dünyanın aklına göre kendi aklını kullanmayı öğrenip yaşayan sürekli hayat oyununu kazanıp mutlu olur. Ona uygun oynamasını öğrenip yaşamayan da mutsuz olur.

Ölünceye kadar oynanmasına devam edilecek olan bu hayat oyununda herkese akıl ve mutluluklar dilerim.

Herkesin bu oyundaki mutluluk başarısı aklı kadar olacağından, insanlar dünya yaşamında ne kadar çok akıl ve yeteneklerini geliştirirlerse, dünya ile bir o kadar güzel oyun oynayıp mutlu olabilirler.

Mutluluk ışığa koşmaktır. Mutluluk için sürekli ışığa koşup, ışıktan pay almak gerekir. Işıktan pay alıp mutlu olmak için de sürekli aydınlanmak gerekir.

25.07.2013 Cahit KARAÇ

Paylaş
Etiketler: yaşam
Önceki Yazı

Ahmet’in Umudu Sait Hoca…

Sonraki Yazı

PKK İle Barış PYD İle Savaş Çelişkisi Üzerine

Cahit KARAÇ

Cahit KARAÇ

İlişkili Yazılar

Cahit KARAÇ

Barış

19 Nisan 2019
5k
Cahit KARAÇ

İnsan ve Ağaç

16 Nisan 2019
5k
Cahit KARAÇ

Cahit’ten Özlü Sözler

26 Şubat 2019
5k
Cahit KARAÇ

İnsan ve Ağaç

23 Şubat 2018
5k
Sonraki Yazı

PKK İle Barış PYD İle Savaş Çelişkisi Üzerine

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap