Müteşabih ayetler KESİNLİKLE Mürşitsiz yorumlanamaz. Müteşabih ayetler tıpkı sabun gibidirler. Elinde tutmasını bilirsen arınır yıkanırsın ama üzerine basarsan kayar hastanelik olursun. Yani müteşabih ayetler konunun cahili kişilerce oyun oyuncak yapılacak bir saha değildir.
Biliyorsunuz Kuran-ı Kerim Muhkem ayetler ve Müteşabih ayetler olarak iki kısım ayetlerden oluşmuştur. Muhkem ayetler okunduğu gibi anlaşılan açık kesin hükümlerdir. Namaz kılın, oruç tutun, yalan söylemeyin, çalmayın, haksız yere adam öldürmeyin, ana babana zulmetmeyin, içki içmeyin, zina etmeyin, hased etmeyin vs.
Müteşabih ayetler ise remzli rumuzlu ayetlerdir. Birden çok mana içerirler. Aklını kullanabilenlerin mana denizinde derinleşebilmeleri gereklidir bu ayetleri anlamaları için. Bu müteşabih yani teşbih edilmiş benzetme yapılmış ayetler kesinlikle düz mantıkla ya da Aristo mantığıyla anlaşılamazlar. Felsefeci mantığıyla bu işlere kalkışanlar sapıtırlar. MÜRŞİDİ OLMAYANIN YARDIMCISI ŞEYTAN OLUR biliyorsunuz.
Yüzücü başkadır balıkadam başkadır değil mi ? Şeriat – kuralcılar ehli yüzücü gibidir. Derinlikten haberdar değildirler. Şekli çalışmalarla doyuma ulaşır çoğu. Balıkadamlar ise hakikat ehlidir. Şeriat ehli gibi sadece görünüşe değil görülenin ardına düşerler. Derinlere inerler. Zikir,sabır, şükür arttukça artar ve sonunda ışıklar yanmaya, yıldızlar görünmeye başlar. Bulutlar çekilir aradan gözü keskinleşir. Kuran-ı Kerim de Rasulallah efendimizin ikizi mesabesindedir. Rasulallah efendimiz CANLI KURAN dır. RASULLERİN VARİSLERİ ALİMLERDİR hadisi işaretince bizim mürşitlerin eğitiminden geçirilmiş Alim şahsiyetlerin kitaplarından ibretler çıkartarak müteşabih ayetler hakkında derinleşmemiz akıllılık olacaktır.
Ama şunu da belirtmeliyim ki, muhkem ayetlere uymayan kişiler yani Kuran-ı Kerim deki açıkça geçen emir ve yasaklara uymayıp sadece müteşabih ayetlerle uğraşanlar sadece sapıtırlar başka bir şey de elde edemezler. Muhkem ayetler arınmayı sağlar. İbadetler adı altında yapılan tüm çalışmalar ile arınma elde edilmelidir. Balon misali yüklerden kurtulmadıkça yükselmek mümkün değildir. Nefs ve benlik de terbiye edilmedikçe ruh yükselim açılımına girmez. Ağır yüklerin altında ezilip kalmış cılız çırpı bacaklı hamal gibi ezilir gider.
Müteşabih ayetler tehlikelidir. Geçen gece bir televizyon kanalında bir adam konuşuyordu. Televizyon kanalının adını ve adamın adını yazmayacağım çünkü derdim polemik çıkartmak değil. Sanırım adam araştırmacı meraklı kitap çıkartmış veya çıkaracak bir kişi. Konu şuydu : KURAN DA GEÇEN OLAYLAR VE KİŞİLER konusunda fikirlerini anlatıyordu. Hızır a.s olayı, Musa a.s ile yolculuğu, Yusuf a.s olayı, Zülkarneyn a.s olayı, vs. Bilhassa Hızır a.s hakındaki tabirleri bana çok ilginç geldi. ZAMAN YOLCUSU HIZIR gibi. Zaman makinesine binen Hızır zırt pırt ileri geri zamanda yolculuk yapan ve olayların sebep sonuçlarını değiştirip duran bir uzaylı resmi çizdi anlatımlarında. Yusuf a.s olayını anlatış biçimi de çok ilginçti. Yusuf a.s ın zindandan kurtarılıp huzuruna çıkarıldığı MISIR MELİKİ ni bir anda firavun yapıp çıktı sayın kişi. Belli ki Musa a.s olayındaki firavun ile Yusuf a.s olayındaki MISIR MELİKİ onun kafasında aynı kişiydiler. Peki gerçekte öyle mi ? Öyle olsa firavunun suda boğuluşunu nasıl açıklayacaksın o zaman diye adama sormazlar mı ?
Televizyondaki bu adam belli ki müteşabih ayetleri kendi vehmince bölük pörçük bilgileriyle mürşitsiz ve muhkem ayetleri yaşamında uygulamadan ve o uygulamalardan gerekli enerjiyi kazanmadan ve gerekli müşahedelere erişmeden sadece zannıyla açıklamalar getiriyor. Maazallah bu çok tehlikelidir. Bir çok kişiyi de şaşırtabilir vebal yüklenebilir. Başta Mevlana hazretleri ve Abdülkaadir Geylani hazretleri olmak üzere bir çok Alim şahsiyetin kitaplarını okumadan müteşabih ayetlerle uğraşmak çok tehlikelidir.
Âyetler gibi hadis-i şerifler de, muhkem ve müteşabih diye ikiye ayrılır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kur’anda yedi şey bildirilir: Yasak, emir, helal, haram, muhkem, müteşabih ve misaller. Helali helal, haramı haram bilin, emredilenleri yapın! Yasak edilenlerden sakının! Misal ve hikaye olanlardan ibret alın! Muhkem olanlara uyun! Müteşabih olanlara inanın!) [Hakim]