Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ŞENGÜL

Müslüman Sığınmacılar Neden Batı’ya Gidiyor?

Hüseyin ŞENGÜL Yazar Hüseyin ŞENGÜL
20 Aralık 2015
Hüseyin ŞENGÜL
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Modernizme, aydınlanmaya, Batı’ya söylenecek çok söz var. Kapitalizm, Batı vs. elbette eleştirilmelidir, ama bunun yolu İslam dini ya da herhangi bir din üzerinden geçmiyor.

Sosyal medyada birkaç satırla ifade edilen görüşler, yargılar var. Bir yığın saçmalıkların, yalan ve yanlışların yaygın olduğu bu ortamda, zekice sorulmuş sorular, mizah gücü yüksek eleştiriler, birkaç cümle ile ‘kitabın ortasından’ konuşmalar, mantık yürütmeler ve insanı düşündürmeye yönelten fikirler de var. Bunlar bilgi kirliliği havuzundaki ‘pırlanta’ değerlerdir.

Bu değerli bilgilerin çoğu ampirik bilgiler. Ampirik bilgi, sosyal bilimler alanında daha çok görünür olan alanı kapsadığı için, içinde epeyi bir yanılma payı taşır. Çünkü insan ve toplum hayatında görünür olan ile onun arka planındaki gerçekler (bunlar öz ve biçim ilişkisiyle karıştırılmamalı) çoğu kez örtüşmez. Hatta görünür olan, genellikle arka plan gerçeğini gizler ve dolayısıyla yanıltıcıdır. Yine de bazı konularda toplumsal hayatın pratiklerinden doğru sonuçlara ulaşabiliriz. Ve bu sonuçlardan da tekrar doğru sorular üretebiliriz?

İşte sosyal medyada da sıkça yer alan birkaç soru.

Neden dünyanın en kanlı ve şiddetin en yoğun olduğu bölgeler, barış dini iddiasındaki İslam dininin bulunduğu bölgelerdir?

Başta Suriye olmak üzere birçok Müslüman ülkenin göçmenleri neden diğer Müslüman ülkelere değil de, Batı ülkelerine göç ediyor?

Eğer siyasal İslam toplumlara barış, refah, iyi ahlak, mutluluk, adalet, yaşama hakkına saygı, özgürlük getiriyorsa Batı’ya sığınan Müslümanların akıldan zorları mı var ki Darü’l İslam’dan Darü’l Harp diyarlarına göç ediyorlar?

Göçmenlerin/sığınmacıların can güvenliklerinin sağlanabileceği, açlıklarının giderilebileceği, korkularından bir nebze de olsa kurutulabilecekleri ve ayrımcılığa rağmen bir nebze de olsa özgürce yaşayabilecekleri bir İslam ülkesi yok mu?

Neden tuzu kuru bir İslam ülkesi Suriye savaşının mağduru insanlara bizim ülkemize de gelebilirsiniz demiyor?  (Türkiye burada başarılı bir sınav verdi.)

Çılgınlık düzeyine ulaşmış bir dengesizlikle inşaatçılığa milyar dolarlar harcayan Müslüman zenginler birkaç tane de olsa neden sığınmacı kampı oluşturmuyorlar?

Facebook sayfalarında bu cümleleri yazanların bilgi dünyasında, bu konulara dair bir teorik bagaj olmayabilir. Sosyal bilimlere dair hiçbir bilgiye de sahip olmayabilir. Hem Avrupa’ya lanet okuyup hem de Avrupa’ya sığınma çelişkisinin fikrine sahip olmak için öyle uzun boylu okumalar yoluyla bilgi edinmeye de gerek yoktur.

Basit gibi gözüken bu birkaç satırlık facebook cümleleri, son derece derin ve kapsamlı konuların ilmeklerini oluştururlar.

Nasıl mı?

Modernite ve İslam dünyasının tarihsel ilişkisinin kapısı bu soruyla aralanır.

İslam toplumlarındaki sorunların kaynaklarında belirleyici olan iç dinamikler mi, dış dinamikler mi sorusunun cevap arayışları, yukarıdaki soruyu sormaktan geçer.

Siyasal İslamcılar, bu soruları açıklamak zorundalar. Batıda ekonomik imkânlar daha fazla gerekçesi (ki, bu çok önemli bir veridir) bu sığınma sorununu yeterince açıklamaz. Zenginlikse, bu kadar petrodoları ne yapacakları, nasıl harcayacakları bunalımını yaşayan zengin Arap ülkeleri de var. Yerinden yurdundan edilen Müslüman göçmenlerin hiç değilse bir kısmı bile bu ülkelere yönelmiyorlar. Dinse aynı dinden, mezhepse aynı mezheptenler ama onlar, kâfir dediklerinin ülkelerine canları pahasına akın ediyorlar. Neden?

Bu sorulara adil cevap verebilmek için insanın her şeyden önce kendine karşı dürüst olması şarttır. Bunu yapabilmesi ise, inanç ve ideoloji fanatizminden kurtulmasına bağlıdır.

Neden Hıristiyan Avrupa Müslüman göçmenler için kurtuluş kapısıdır? Soru çok açık, bu işin lam-ı cim-i yok; cevap da aynı kesinliğe ve açıklığa sahip olmalıdır!

Bu bir yarılmalıdır. İslamcı hayat tarzı vaaz eden İslamcı ideologların/siyasetçilerin bu yarılmanın tarihsel, siyasal, sosyolojik nedenleri üzerine ciddi araştırmaları yok. Sanki ortada böylesine çifte standart bir durum yokmuşçasına, hala Batı karşıtlığı üzerinden İslamcılık taslıyorlar!

İslam dünyasındaki artan totalitarizmle (birkaç ülke hariç, totaliterlikten zaten çıkamadılar ki) birlikte toplumu tümüyle siyaset cambazları ele geçirdi. Bu durum doğal olarak, toplumdaki (olduğu kadarıyla) entelektüel hayatı da baskılamakta, hatta yok etmekte.

Elbette İslam ülkelerinin içinde bulundukları bu geri kalmışlık ve çatışmacı yapılarında Batı’nın büyük payı var. İslam coğrafyası, kapitalist dönem sömürgeciliği ve sonrasındaki ulus devlet sınırlarının çizilmesinde Batı kaynaklı ağır tarihsel yüklerin altındadır.

Ancak bütün suçu Batı’nın/dış dinamiklerin üzerine atarak ve işi ta Haçlı Seferlerinin İslam dünyasını içe kapattığına kadar götürerek bu sorunların altından kalkılamaz. Bu bakış açısı dine sarılmayı ve çatışmacı bir dili taşır.

Bunların altından kalkmak için siyasal İslamcı olmaya gerek yok ki!

Batı, bir diğer deyişle kapitalizm, İslam’ın anti tezi değil ki!

İşte zurnanın zırt dediği yer burası!

Modernizme, aydınlanmaya, Batı’ya söylenecek çok söz var. Kapitalizm, Batı vs. elbette eleştirilmelidir, ama bunun yolu İslam dini ya da herhangi bir din üzerinden geçmiyor.

Elbette dinlerin insan ve toplumsal hayata dair söyledikleri, kuralları, kendi içinde ‘yasaları’ var.  Ancak bu veriden hareketle bir dinden bir toplum sistemi oluşturmak ya da bir toplumu bir dinin kapsam alanına sokmak mümkün değil. Bin dört yüz yıldır, Emevi iktidarıyla birlikte bu gerçeği anlamayan siyasal İslamcılar, insanlığın başına bela olmaya devam ediyorlar!

Konuya şu soruları da ilave edebiliriz: Suriye’deki iç savaş nedeniyle canlarını kurtarmak için yerlerinden yurtlarından kaçıp göç yollarına düşen sığınmacıların ne kadarı muhaliflerden ne kadarı devlet güçlerinden kaçtılar? Suriye’nin kendi içerisinde yer değiştiren nüfusu ne kadar ve bunların ne kadarı Şam yönetimine sığındı, ne kadarı muhaliflerin bölgesine sığındı?

Bu alanda istatistiki bilgiler var mı, bilmiyorum.

Ancak bilinen bir gerçek var ki, Suriye’de birbirini kesen her grup “Allah-ü Ekber” diye bağırıyor! Her grubun şehidi cennete gidiyor! Ve Müslümanlar el kapılarında sürünüyor! İslam ülkelerinin egemenleri ise, egemenliklerine zeval gelmesin diye kitlelere ideolojik/dini afyonlar içirmeye devam ediyorlar!

Ne yazık ki İslam entelajansının da, egemen sınıfların İslam dinini siyasetin aracı yapmalarına karşı bir tavır geliştirdiklerini göremiyoruz.

Bu egemenlerin Türkiye’deki medya ayağına da şu kadarını söyleyeyim: Esad’ın zalimliği üzerinden diğer zalimleri mazlum gösteren kurnazlar, andolsun ki onlar sizlere bile hayat hakkı tanımazlar! (HŞ/HK)

Paylaş
Etiketler: batıKapitalizmMüslüman Sığınmacılar
Önceki Yazı

Bafra’da Plan Yapmak

Sonraki Yazı

Sınava Girecek Öğrenciden Mektup

Hüseyin ŞENGÜL

Hüseyin ŞENGÜL

İlişkili Yazılar

Yeni Bir Anayasa (mı?)
Hüseyin ŞENGÜL

Yeni Bir Anayasa (mı?)

17 Eylül 2023
5k
Çivisi Çıkmış Dünya
Hüseyin ŞENGÜL

Çivisi Çıkmış Dünya

09 Temmuz 2023
5k
Prens ve Hayal Kırıklıkları
Hüseyin ŞENGÜL

Prens ve Hayal Kırıklıkları

11 Haziran 2023
5k
28 Mayıs Seçimi Üzerine
Hüseyin ŞENGÜL

28 Mayıs Seçimi Üzerine

01 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Sınava Girecek Öğrenciden Mektup

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap