Ne zaman kruvaziye gemi gelse…
İzmir Varyant trafiği tıkanır.
Taksiler peş peşe sıralanır.
Turistleri beklerler.
O turistler…
Fabrika malı Kütahya çinisiyle süslenmiş Fatih camisini gezerler.
***
Cami, eskiden mescitti.
Bir evin bahçesine yapılmış, cemaat olursa namaz kılsın diye derme çatma yapılmıştı.
Tarih 1988.
Üstelik ruhsatsız olduğu için birkaç kere durdurulmuştu.
Yıllarca kaba sıvasıyla kaldı.
Ne gezen, ne dolaşan…
Hatta gören bile yoktu.
***
1994’de Burhan Özfatura belediye başkanlığına seçildi.
Tek hayali…
Körfeze giren gemilerin iki noktada cami minarelerini görmesiydi.
Biri Karşıyaka’da…
Diğeri en yüksek noktada, ünlü Varyant’ta.
***
Başkan istekli olunca…
Mescidi büyütmek için dernek kuruldu, oradan yardım, buradan bağışla gittikçe genişledi.
Amaç…
Geçmişi yansıtan görkemli, simgesel, özgün bir dini yapı yaratmaktı.
İstanbul, Bursa, Edirne’de anıtsal camiler vardı…
İzmir’in tepe noktasında böyle bir eser yoktu!
***
Dernek üyeleri, ustalar birleşti.
Çeşitli dönem ve kültürlere ait biçim, detaylarla mescidin kapısı genişletildi, kat yüksekliği artırıldı.
İmam, müezzin ihmal edilmedi.
Birer oda da onlar için eklendi.
Tepesi de kubbeyle çevrildi.
12 tane küçük kubbe yanlarına konuldu.
Yaratıldı İzmir’e…
Çakma bir İslami mimari.
***
İç mekân ışıklandırıldı.
Dışı, Sultanahmet’e duyulan hayranlıkla mavi renkli fayansla kaplandı.
Zaten manzarası şahaneydi…
Bahçesine bol yeşillikle…
1996 yılında tamamlandı.
Yabancı turistlerin ziyaret merkezi haline getirildi.
***
Yeni bulgularla…
İzmir’in geçmişi 8 bin 500 yıl olarak tescillendi.
Mimarisi, projesi olmayan…
Mescitten camiye dönüştürülen çinili çakma 18 yıllık eserimiz…
İzmir’in tarihsel ve sanatsal yapısı oldu!
***
Bu kadar sözün özü;
Marifet iltifata tabidir.
İltifatsız eser zayidir.
İzmir’e turisti çekmek beceridir.
**********
