Vekil… Milleti Temsil… TBMM ve Ankara…
Evet kendini VEKİL olabilecek gözde görenler, piyasaya çıkmaya başladılar!
Neyin vekili, kimin vekili olduklarını onlara sormak lazım! Biz halkın vekilleri mi, yoksa liderin KULLARI MI diye!?
Hiç bir siyasi partide siz, SERBEST konuşan, Liderinin ağzına bakmayan, hatta ondan icazet almadan konuşan vekil gördünüz mü?
YOK.
YAT deyince yatacak, KALK deyince kalkacak olanlardan ne kadar VEKİLLİK bekleyebiliriz!?
HİÇ.
Bakın TBMM kürsüsüne, aradan geçen 4 yıllık sürede kürsüye çık(a)mayan vekiller var! Yani iki lafı bir araya getirip konuşamayanlar, BENİ – SENİ – SİZİ ne kadar temsil edebilecek?
Ve TÜRKİYE için bu seçeceklerimizin kaçta kaçı YARARLI olacak? Araştırıyor muyuz?
HAYIR.
Liderler; ilk TBMM‘den bugünkü TBMM‘ye kadar hep aynı.
Hiç yanlış yapan lider duydunuz mu? “Liderim yanlış söyledi” diyen bir tek BABAYİĞİT vekil bugüne kadar çıktı mı? (Bir iki istisna hariç)
YOK.
Peki bugün içimizden VEKİLLİĞE soyunanların ne kadar hakettiğine AKIL YORUYOR MUYUZ!? Buna çalışan var mı? Adam gibi adam olana, hangi siyasi görüşten olursa olsun oy verebiliyor muyuz?
YOK.
Neden veremiyoruz?
Çünkü onlardan farkımız yok da onun için!
KENDİMİZİ TEMSİLE EN YAKIŞANI SEÇİYORUZ… Mesele işte bu!
Lider; “bunu seçeceksin” diyorsa, bize insiyatif bırakmıyorsa, seçilecek kişinin bizi temsil etmeyeceği çok açık.
Peki kimi temsil edecek?
Elbette ki Liderinin HACİVATI olacak!
İşin garip yanı ne biliyor musunuz?
Bu HACİVAT‘a da hepimizin VEKİLİM diye hitap ediyor, ondan medet umuyor olmamız!.
Sözün Özü!
Türkiye bölünüyorsa, ya da bütünleşiyorsa sebebi bizleriz.
Türkiye kaosa sürükleniyorsa, ya da huzura eriyorsa sebebi yine bizleriz.
Türkiye geriye gidiyorsa, ya da muasır medeniyete doğru yol alıyorsa sebebi bizleriz.
Vekilimizi biz seçiyoruz. Orada adımıza alınacak kararları da verdiğimz oyla onaylıyoruz. “Git KUL ol” diyen bizleriz. Ya da git memleket – millet aşkına çalış, atalarımız can verdi, kan akıttı, sen de azıcık yürekli ol ve lider yanlış yapıyorsa uyar (nah uyaracak tabii)” diyen yine biz oluyoruz.
O zaman VEKİLİMİZİN bir suçu var mı?
Haşa…Ona yaptıkları ve yapacakları her şeyde bir de DOKUNULMAZLIK kazandıran, karşısında hazırolda duran yine biz oluyoruz!
Çok garip değil mi?
