Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ramazan DOYUK

Maya’ların Göz Problemi ya da ‘Tek Kanatla Kuş Uçmaz.’

Ramazan DOYUK Yazar Ramazan DOYUK
20 Kasım 2010
Ramazan DOYUK
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bir insan düşünün; sağlam sağlıklı bir insan… Vücut geliştirmeye niyetlenmiş, niyetlenmiş ama üşengeçlikten midir bilinmez; “sadece sağ kolumu geliştirsem bana yeter.” diye düşünmekte… Belli bir sürenin sonunda iyice gelişmiş bir sağ kol yanında normal kalmış bir sol kol mu görürüz, yoksa sol kol biraz daha zayıflamış mıdır?

Kişinin herhangi bir özrü yoksa, eli kolu bedeni sağlamsa… her yanını eşit oranda geliştirmesi sağlıklı ve mantıklı olandır. “Bu kadar basit şeyi herkes bilir, ne diye zevzeklik edersin!” mi diyorsunuz… Alın size sağlıksız gelişimli bir insan müsveddesi… hatta insan toplumu… tabii az sonra!!!

Görmeyi, gördüğümüz şeyi belirleyen kıstaslardan biri de görenin durduğu yerdir. “Bakış açısı” deyip geçebiliriz buna. Yere sırtüstü yatıp geleni geçeni gözlemekle oturduğumuz yerden bakmak arasında fark vardır. Görenin boyu bile görülen şeyin niteliğini değiştirir. Bu sebeple çocuklar kedi köpekten korkar. 3 4 yaşındaki bir çocuk için köpek bizim için fil ya da gergedan gibi bir şeydir. Muhtemelen… boynu tasmalı bile olsa; etrafımızda bağıran çağıran filler gergedanlar dolaşsa biz dahi korkardık çocuklar gibi.

Göz kusurları var bir de… miyop, hipermetrop gibi… uzağı görememe yakını görememe durumları… “İnsan küçük kainat; kainat büyük insan” denkleminden yola çıkarsak… devlet ve toplumlar dahi insan irisidir ve dahi kainat yavrusu… insanî özellikler taşırlar. İnsanın özünün ruh olduğunu düşündüğümüzde ve patronluğu ruha verdiğimizde … bedeni kusurlarımızın ardında ruhsal sorunlar takıntılar vardır.

Yakını görememe ya da uzağı görememe… geçmişe takılıp kalma ile geleceğe çok fazla odaklanma demektir bir bakıma. Geçmişiyle sorunu olanlar bugünü ile çevresi ile sorunu olanlar ya da kafayı gelecek ile bozanlar yakını göremezler. Geçmişten gelen travmalar bugünü etkiler, gelecekte tekrarlanma korkusu ise sarar dört bir yanı…

Bir toplum düşünün… uzak ya da yakın bir geçmişte toplumsal bir travma yaşamış… bu travmanın tekrarlanmasından ödü kopuyor… hayatının tek gayesi… geçmişin/geçmişinin gelecekte/geleceğinde karşısına çıkmaması… sürekli geçmişi irdeler inceler… oradan belli doneler elde eder… sonra da geçmişte olanın gelecekte ne zaman olacağını kestirmeye çalışır. Döngüler keşfedilir bu şekilde… ayın hareketleri… yıldız konumları, kadınların aybaşı halleri, mevsimler, aylar, gün ve gece…

“Geleceğin” geleceği zamanı bilirseniz ne olur?

Bir büyük “adam”ın dediği gibi… ilk çağ, orta çağ, yeni çağ, yakın çağ… zil takıp oynar… son çağ ise… kafayı yer. İnsana uyarlarsak; ölüm tarihimizi bilsek; ömrümüzün bir kısmı zil takıp oynama ile geçer… belli bir süreden sonra ise… insanoğlu kafayı yer… toplumlarda da aşağı yukarı aynı şey geçerlidir… ama aşağı yukarı aynı şey… realite de “kazın ayağı” farklı olabilir!

Mayalar; belli ki travmatik bir şeyler yaşamışlardı… toplumsal hafıza sürekli geçmişin acılarını tazeleyip duruyordu… rahipler/falcılar/yıldız gözcüleri… gözlerini uzaklara dikmişlerdi… çok ama çok uzaklara!!!

Döngü üzerine döngü eklediler… çevrim üzerine çevrim yaptılar… ve “olası” tarihi hesapladılar… kıyametin ya da bir çağın kapanışının… o kadar uzaklara dikmişlerdi ki gözlerini… uzaklara… kıyamete… ölüme… burunlarının dibine kadar gelen İspanyolları görmediler/göremediler bile… binlercesi, yüz binlercesi belki milyonlarcası öldürüldü… toprakları yağmalandı… mayalar ise… öldüler… öldüler… öldüler…

Uzağı gören gözleri… yıldızları… gökleri araştıran gözleri… burunlarının ucunu görmekten acizdi… gözlerini o kadar uzaklara dikmişlerdi ki… yakını normal şekilde bile göremez olmuşlardı… bulanık görüyorlardı… gördüklerini anlamakta ve anlamlandırmakta acizdiler…

Mecazen; vakt-i zamanında sağlam bir dayak yemişlerdi… yedikleri dayağın acısı ezikliği öfkesi çaresizliği ile hemen bir spor salonuna koşmuşlardı… diyelim ki; ellerini o kadar güçlendirmişlerdi ki… duvarı deviriyorlardı bir yumrukta… ama ayakları pek çelimsizdi ya da tam tersi…

Erzurumlu ile Şeytan ortak olmuşlar… ( belki de her yörede değişik il ve ilçe adları ile benzer hikaye anlatılır.) Pancar ekmişler… Erzurumlu demiş ki; ” Toprağın altı benim üstü senin” şeytan kabul etmiş ( Âdemoğluna da toprağın altı yakışırmış…mış… mış) … hasat zamanı Erzurumlu “malı götürmüş” şeytana bir şey yok. Ertesi yıl “buğday ekelim” demiş Erzurumlu… şeytan; ” ama bu sefer toprağın altı benim!!!” demiş. Hasat zamanı Erzurumlu “malı götürmüş” haliyle… sinirlenmiş şeytan… ambarda atışmaya başlamışlar… ortalıkta da biri uzun biri kısa iki sopa… ” seç birini” demiş Erzurumlu. Şeytan uzun sopayı seçmiş öfkeyle… sopa uzun, ambar dar… şeytan sopayı çevirene kadar… Erzurumlu ” dar alanda kısa paslaşmalar…” çıkmışlar dışarıya… şeytan yine şeytanlık peşinde… değişmişler sopaları… avluda Erzurumlu’nun elinde uzun sopa şeytanın elinde kısa sopa…

Uzakdoğu sporlarında “kata çizmek” denilen bir şey vardır. Sporcu karşısında rakibi olmadan seri şekilde onlarca yüzlerce figürü peş peşe tekrarlar… sağa, sola ve yanlara… dört yönüne de döner… sağ kolu ile sol kolunu, sağ ayağı ile sol ayağını eşit derecede güçlendirir. Saldırının hangi yönden geleceği belli olmaz. Rakibinize ” soldan soldan gel bana!!!” deme lüksünüz yoktur.

Sulandırıldıkça kepaze olan “an” kavramı aslında ilk nokta ile son noktayı bulunulan noktadan görebilmektir. Başlangıç noktası ile bitiş noktasını bir edebilmektir. İlk noktaya kafayı takanlar da son nokta ile kafayı bozanlar da… bugün denilen “İspanyol” tarafından yenilmeye… parça pinçik edilmeye… mahkumdur.

Not: 1929 Büyük Buhranında ekonomik krizden çıkmak için önerdiklerine karşı çıkan ve ” yaptıkların kısa vadede iyi olabilir ama uzun vadede ne olacak?” diyenlere J.M. Keynes’in cevabı: ” in the long run we are all dead!” olmuş. ( Uzun vadede hepimiz ölmüş olacağız.)

Paylaş
Etiketler: 2012astrolojigöz bozukluklarıispanyollarkehanetkıyametmayalar
Önceki Yazı

Hayali Bir Kişiye Mektup “Bitmeyen Sevda Masalım”

Sonraki Yazı

Tamirci Çırağı

Ramazan DOYUK

Ramazan DOYUK

İlişkili Yazılar

Ramazan DOYUK

Kes Traşı!

10 Ekim 2011
5k
Ramazan DOYUK

Bayan Öğretmenden Az Kullanılmış İkinci El Hikayeler

04 Ekim 2011
5k
Ramazan DOYUK

Kelebek Konsun Dudağıma.

30 Eylül 2011
5k
Ramazan DOYUK

2015’de CHP % 85 Oyla İktidar

26 Haziran 2011
5k
Sonraki Yazı

Tamirci Çırağı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap