Tüketicinin yoğun şikâyetlerine konu olan ve Yargıtay kararlarına rağmen bankalarca haksız ve hukuksuz olarak alınmaya devam eden kredi kart aidatı ve hesap işletim ücreti haksızlıklarına bu güne kadar engel olunmadı. Bankacılık sektörünün kârların yaklaşık yüzde 20-23 oranındaki bölümünün kredi kartı ücretlerinden sağlandığı ve bankaların, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre “kredi kartı ücret ve komisyonları” adı altında 2009 yılında 4 milyar 542 milyon 294 bin TL, 2010'da 4 milyar 368 milyon 138 bin TL ve 2011 yılının ilk 6 ayında 2 milyar 485 milyon 255 bin TL gelir elde ettiği düşünüldüğünde tüketiciden bankaların bankacılık faaliyeti dışındaki işlerden elde ettiği haksız kazancın büyüklüğü daha iyi anlaşılacaktır.
Her kart ve hesap sahibinin yıllardır kanayan yarası derman ve süren bu haksızlığa dur demek için bir ümit ışığı belirmiştir. CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel tarafından hazırlanan ve sonuna kadar desteklediğimiz bankaların sözleşmede yer alsa dahi kart aidatı ve yıllık hesap işletim ücreti talep etmemesi için hazırladığı kanun teklifinin yasalaşması için tüm siyasi partilerin bu teklife sahip çıkarak destek vermesini istiyoruz.
Kart sahibi veya hesap sahibi olduğu için cezalandıran anlayışı değil gerçek bankacılık hizmeti yapan ve mudisini/müşterisini velinimeti bilen bankacılık anlayışının hâkim olmasını arzu ediyoruz. Bu tasarının yasalaşması halinde bankalar istemeseler dahi kolay kazanç elde etmeyi bırakarak gerçek bankacılık anlayışına dönmek zorunda kalacaklardır. Ayrıca tüketicinin bankalara mecburiyeti nedeniyle zoraki olarak katlanmasından kaynaklanan bastırılmış öfkesine de bir son verilmiş, banka ile mudi barıştırılmış olacaktır.
Kredi kart aidatı ve hesap işletim ücreti haksız kazancına artık son verilmeli ve bu fırsat kaçırılmamalıdır. Tüketiciyi dolayısıyla halkı düşündüğünü ileri süren tüm siyasi partileri ve meclisi göreve davet ediyoruz. Çünkü tüketici bunu bekliyor.
