Bandırma’da yaşanılan kuduz olaylarının ardından bu köşeden kaleme aldığımız birkaç yazıya, hayvansever dostlar tepki göstermişler.
Açık açık söylememişler ama neredeyse bir hayvan düşmanı ilan etmedikleri kalmış sanki.
Ama, bu eleştirilerine karşı ben de kendilerini insan düşmanı ilan etmeyeceğim, merak etmesinler.
Öncelikle şunu söyleyeyim ki, hayvansever olduğunu iddia eden kim varsa, inanıyorum ki ondan çok daha fazla hayvanseverim.
Ama gerçek anlamda. Hayvanları düşünen bir hayvanseverim.
Öyle, yolda görüp de kafasını okşayıp, “Aman da ne ciciymiş… Tüh tüh maşallah” diyenlerden değil.
Uzaktan bakıp da, hayvansever olduğu iddiasında bulunanlardan hiç değilim.
Çocukluğumdan beri, bizzat bakma sorumluluğunu da üstlenip, ciddi anlamda bugüne kadar onlarca değişik türde, yüzlerce hayvanım oldu ve onları besledim.
Apartman hayatına dönünce, mecburen ev hayvanları ile bu sevginizi gidermek istiyorsunuz.
Dahası, içimde hâlâ çocukluğumda yaşadığım bahçeli ev özlemi her geçen gün yükseliyor. Nedeni de, kendi bahçemde, istediğim gibi bakımını yapacağım hayvanları besleyebilmek. Allah nasip ederse de bu özlemimi gerçekleştirmek hedefindeyim.
Fakat, kendini hayvansever görüp de, bugüne kadar doğru dürüst bir kuş bile beslememiş bazı insanların da böylesine karalamada bulunması, doğrusu insanın asabını da bozuyor.
Herşeyden önce, insan sağlığının daha ön planda olduğunu düşünüyorum. Bunun aksini düşünmem mümkün dahi değil.
Dünyada artık yok olan bir kuduz hastalığının ülkemizde, hem de bölgemizde, böylesine bir yaygınlık göstermesi, hepimizin ayıbı değil mi?
Bakın, geçtiğimiz günlerde Alman dostlarımız geldi. Keşke sorsaydık, “Sizin kentte kuduz olayları yaşanıyor mu?” diye. Sorsaydık da, artık nereleriyle güldüğünü görseydik.
Deniliyor ki, belediyenin kabahati.
Burada kalkıp belediyenin avukatlığını yapacak değilim. Eğer varsa böyle bir sorununuz, ayın iki çarşambası başkan vatandaşlarla toplantı düzenliyor, gider söylersiniz.
Yalnız şu var ki, koskoca kentlerde belediyelerin hayvan barınakları bulunmazken, Bandırma’da yıllar önce yapılan bir hayvan barınağı var.
Üstüne üstlük de, Bandırma’daki kuduz olayının yayılmasında en büyük neden de yine bir hayvansever göste-riliyor. Bunları biliyor musunuz?
Kaldı ki, köpeklerin itlafını da ben yapmıyorum. Konunun uzmanları, kanuna göre yapıyor. Madem ki, bu kadar hayvanseversiniz, hepimiz sokaktaki 5-10 hayvana sahip çıkıp, evinizde, bahçenizde, ya da kapalı bir yerde bakıma alırsanız, zaten sorun da ortadan kalkacak değil mi?
Hadi yiğitliğinizi bu şekilde gösterin!..
