Türk Dil Kurumu’na göre konteyner: “Çeşitli eşyaları taşımak için uluslararası standartlara göre yapılmış büyük sandık”demek. Ticari taşımacılığının önemli bir kısmı deniz yoluyla yapılıyor. 2011 yılı ihracat ve ithalat mallarımızın parasal olarak % 55’i deniz yoluyla taşınmış durumda.
Büyük projeler; kısır tartışmalar, bilimsel ve doğru olmayan yöntemlerle değerlendirilerek hayata geçirilmeye çalışılırsa büyük israflara dönüşebilir.
Ordu; Ünye’den Gülyalı’ya, Akkuş’tan Mesudiye’ye bir bütündür ve meselelerine bilimsellikten ve dünya gerçekliklerinden uzak anlayışlarla yaklaşamaz.
Ticaret ve Sanayi Odası başkanlarımızın konuyu bilimsel temellerle değerlendirmesi lazım. “Üyelerimi sokağa dökersem” vari açıklamalar bir oda başkanının ağzından çıkmış olamaz, veya biz bu konuyu tehdit üslubuyla konuşamayız ve halledemeyiz.
Öncelikle konteyner limanı ölçeğine doğru bakmamız lazım. Seçilecek yerin fiziki kriterler açısından uygunluğu ayrı bir konudur. Biz burada işin ekonomiklik yönüyle ilgileniyoruz.
- Bugün itibariyle Ordu’nun ilave bir liman ve konteyner limanına ihtiyacı yoktur. Çünkü bir konteyner limanını doyuracak üretimlerimiz ve ticaretimiz yoktur. Konu; 5.000 dönüm sanayi parseli ve 4 ihtisas OSB’yi hayata geçirdiğimizde ihtiyaç haline gelecek konteyner limanını şimdiden planlayarak sanayi hamlesiyle eş zamanlı olarak nasıl planlar ve hayata geçiririz?
- Havaalanımız sayesinde dünya ile buluşmamızın önündeki engellerin çoğu kalkmış olup, şimdi bize; ilimizi, yatırımlarımızı ve her bir bireyimizi havaalanına ve onun vizyonuna göre yeniden dizayn etmek düşmektedir.
- Karadeniz Akdeniz Yolu (Dereyolu) yakın zamanda tamamlanacak, böylece Karadeniz ile Akdenizin birbirine en kısa mesafede bağlanmasıyla kuzey ülkeleriyle orta doğu ülkeleri de birbirine bağlanmış olacaktır.
- Dereyolu; Karaağaçta çalışmaları devam eden yeni organize sanayi bölgesinin yanından geçerek mevcut organize sanayi bölgesinde bir kavşakla çevre yolu ile birleşiyor. Bizim bu yolu kuzey ülkelerinin yük trafiğini orta doğuya ulaştıran yol trafiğine dönüştürmemiz için, dereyolunun denizle buluştuğu noktanın yakınına bir konteyner limanı yapmamız lazım.
- Kapasiteli bir konteyner limanından bahsedebilmemiz için limanın hemen art bölgesinde; ihtisas organize sanayi bölgelerinin, yeterince sanayi ve depolama parsellerinin, limanı besleyebilecek yeterli diğer tesislerin olması gerekiyor.
- Bugün tartışmamız gereken konu konteyner limanının nereye yapılacağı değil;
- En az 5.000 dönüm sanayi parselini ilimize kısa zamanda nasıl kazandırırız? (son 13 yılda toplam 400 dönüm kazandırabilmişiz)
- Bu parselleri ihtisas OSB şeklinde nasıl dizayn ederiz?
- Gıda-Çikolata, tarım makineleri imalatı, tekstil, mobilya ihtisas OSB’lerini kurmak için en doğru yer neresi?
- Bu sanayileri tamamlayıcı; mühendislik fakültesi, teknopark, fuar alanı kongre merkezi, vb. altyapılar neler ve hızla nasıl hayata geçirebiliriz?
- Dereyolu üzerindeki il-ilçe Ticaret Sanayi Odalarını, Ticaret Borsalarını bu vizyon etrafında nasıl buluşturabiliriz?
- İskenderun, Mersin limanlarıyla entegre hale nasıl gelebiliriz?…
Neyi niye tartıştığımızı anlamakta zorlanıyorum. Geçmişte bu memlekette ilçe milliyetçiliği yapmış insanlar olabilir. Ama bugün meselelere havaalanı ufkuyla bakmamız gerekiyor. Ordu siyasetinin ağabeyi olan Sayın Başbakan Yardımcımızın destekleriyle bu ölçekteki bir yatırımı doğru bir yere kazandıramaz isek hem kendimize güldürmüş, hemde içerisini dolduramayacağımız büyük bir yatırımı atıl hale getirmiş oluruz.
Müsaade edin her ilçemizi kendi zenginliğiyle, derinliğiyle değerlendirelim. Ünye bir kültür turizm şehridir, kültür turizm değerleriyle ülkemizde ve dünyada önde gelen bir destinasyona dönüştürülebilir, bunu hak etmektedirde. Nasıl olacak derseniz benim elimde bunun yol haritası var, seve seve paylaşabilirim.
Konteyner limanı Ünye’de devam eden OSB için lazım derseniz Ünye OSB’nin bitmesi uzun sürer ve OSB konteyner limanını beslemeye yetmez. Ancak “ünye bir sanayiler şehri olacak, önünde de konteyner limanı olacak” derseniz; bilim desteklemez, akıl onaylamaz, tarih affetmez. Yok siz Ünye’de sanayi olmayacak Altınordu ve Fatsa’dan taşıyarak çalıştıracağımız mallarla işletilecek bir konteyner limanı olacak derseniz “taşıma suyla değirmen dönmez”.
