Susması erdeminden, sabrı sevgisinden olan insanlarla oyun oynanmaz. İnsanlık adına olması gerekenleri taşır çünkü üzerinde..
Çizgisinden ödün vermeyenleri kötü ilan edemeyeceğimiz gibi insan olanı da insan olamamakla suçlayamayız..
Aynadan görmeliyiz asıl gerçekleri….
Kimileri insanlık adına der, içten kurar bütün hesaplarını; kimileri de susar, yürekten duyurur rabbine güzel umutlarını…
Yoksuluz !
Yok oluyoruz bugünlerde… Geçmişte kaldıklarımızda değil; gelecek üzerine kurduklarımızda arıyoruz acılarımızı…
Oysa ki geleceğin içine kurulmalıydı bütün düzen… Ve geçmişte kalmalıydı bütün dertler…
Kimileri becerdiklerini zannettiği şahane yemeklerinin hikayelerini paylaşır; huzur bulduğunu sanır; kimileri sadece kendi yalnızlığından bahseder, şarkılarda kendini kaybeder…
Kimileri de bağıra bağıra susar, yok olmaya devam eder…
“Hiçkimse kimseyi sevmiyor, ama herkes herkesle samimi” cümlesini duyduğumdan beri bu anlatımın ne kadar da doğru bir noktaya değindiğini anlayalı da çok olmadı. Duydularımla değil de; bana hissettirdikleriyle verdim ben de herkesin notunu…
Yanımda oluşlarını, saygılarını, gizlemedikleri sahte duygularına göre kurdum kendi içimde kendi adaletimi…
Haddime düşmeyen hiçbir cümleyi de ulu orta saydırmadım hiçbir zaman. Gönül incitmenin vebalini bilerek gittim herkese. Bana zararı olmayan hiçkimseyi de hor görmedim. Saygımı, sevgimi ortaya koyup, insanı insan yapan değerleri kaybetmemek için de direndim kendimce… Uzak tutmadım hiçkimseyi kendimden, sadece sessizleşmek, yazılarıma daha iyi gelecek diye düşündüm…
Zira hayatı yaşanmaz hale getirebilirdim diğer türlü…
Tanıdığım ya da tanımadığım herkesi eşit tuttum kendi dünyamda. Herkes bir sebeple gelir ve bir sebeple hayatımızdan çıkar düşüncesiyle ayakta tuttum onca yaşantımı..
Bana eşlik eden de oldu, o eşliklerde yollarımızdan ayrılmak isteyen de .. Yine her koşulda hepsine teşekkür etmeyi de borç bildim kendimde.
Görgü kurallarının altında kalan, başka sıfatlara koyabileceğim bir sürü kalabalık biliyorum…
Kendimden de şiirlerimi, sözlerimi koyuyorum ulu orta…
Kendini bulanlar da oluyor, o sözlerde yitip gidenler de…
En güzeli de birilerine yetebilmekte kendimce…

















