Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Ali TARAKÇI

Kelebek teorisi etkisi.. Gezi Parkı…

Ali TARAKÇI Yazar Ali TARAKÇI
06 Haziran 2013
Ali TARAKÇI
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yeni zamanın ruhundan en çok söz eden AK Parti ve bunu okuyamayan da AK Parti iktidarı.
Kelebek teorisi etkisini hatırlatmak istiyorum AK Parti iktidarının yetkililerine.
Dünyanın herhangi bir yerinde bir kelebek kanat çırpırsa, dünyanın başka yerinde fırtınaya neden olur.
Taksim Gezi Parkı direnişi de işte öyle bir şey..
.
Taksim’de ortaya çıkan direniş, Türkiye’de ve dünyanın değişik yerlerinde kelebek teorisi etkisi yarattı.
Bunun adı yeni dünyanın ruhu işte. Yani Kauntum Fiziği…
****
Gezi Parkı direnişi Türkiye’nin değişik yerlerinde devam ediyor.
Eylemcilerin büyük çoğunluğu gençler… Hem de 16 ile 30 arasında gençler…
Ve bu gençler inanın örgütlü gençler değiller… Türk bayraklarıyla sokaklara çıkıyorlar…  İstiklal Marşı okuyorlar, 10. Yıl Marşı’nı söylüyorlar.
Varoluşlarını temsil ediyorlar.
Ve orta sınıfın çocukları bunlar, yoksulların değil….
Varoşların çocukları ise asla değiller. Okumuş çocuklar…
Ve bunlar araçları yakanlar… Bunlar polisle çatışanlar…
Bu gerçeği görmek gerekiyor.
Kitle pskolojisi egemen…
Marjinal sol örgütler eylemlerin en ön saflarındalar…
Ergenekoncu ilişki içersinde olan sol devrimci örgütler ve sol partiler de Gezi Parkı direnişinin içindeler.
Nemalanmanın peşindeler…
****
Taksim’e gittim ve gördüm. Taksim kurtarılmış bölge. Aynı Fransa’da 1871 baharı boyunca iki ay iktidarda kalmış kömün gibi. Resmi polisler çekilmişler. Sivil polisler ise cirit atıyorlar. Devrimci örgütler İstanbul’un kalbinde iktidar olmanın keyfini sürüyorlar. Beyoğlu, Amerikan filmlerinde terkedilmiş şehirler gibi. Beyoğlu’nun her tarafından içki satılıyor. Hem de yasağa inat… Ne de olsa iktidar, iktidarsızlık.
****
Ve inanın eylemlerin içersinde yer alan büyük çoğunlukların, marjinal örgütlerle ilişkisi yok denilecek kadar az…
Bakmayın çok gürültü çıkardıklarında, çünkü diğerlerine göre daha derli toplulular…
Ancak Türkiye’nin her tarafına yayılan eylemler 2010 gençliğinin eseri…
Onları anlamadan yaşanılan eylem süreci algılanamaz.
Son 10 yıldır ötekileştirilen, yaşam biçimlerine müdahale edildiğini, inançlarına küfür edildiğini düşünen, yok sayıldığını düşünen Türkiye’nin yüzde 50’sini temsil ediyorlar.
Çünkü bu gençler ailelerinden etkilenenler… Ve yürekten söylüyorum anne ve babaları çocuklarının eylemlerde olduklarından dolayı büyük kaygılar hissetmiyorlar. Çünkü çocuklarını ve eylemleri destekliyorlar.
****
Başından söyledim. AK Parti kurmayları ve Başbakan Erdoğan Taksim Gezi Parkı olayını okuyamadı. Bırakın okumamayı aynı zamanda kullandığı; kibiri öne çıkaran, kendisine oy vermeyenleri aşağılayan, eylemde bulunanları çapulçu gören, karşılarına milyonları çıkartmaktan söz eden dili eylemlerin bu noktaya gelmesine neden olmuştur.
Ve Türkiye kaybetmiştir, yaşanılanlardan… Ancak bu kaybediş aynı zamanda bir kazanıştır da. Hem kaybetmek hem kazanmak… Nasıl oluyor diyebilirsiniz? Hayat böyle bir şey işte. Bir şey kazanılırken bir şeyler kaybedilir.
Siyasetçilerin bunu nasıl okuyacaklarıdır ki, görülen o ki doğru okumaya başladılar.
Hem demokrasiyi hem de farklı olana saygı duyulması ve onların da hukukların korunması gerektiğini anlıyoruz.
Size oy vermeseler de, destek vermeseler de bir olay karşısındaki itirazlarını dinlemek ve haklı olabileceklerine inanmak asıl olan.
Demokrasi kendi hakkınla başlamıyor, ötekinin hakkı üzerinden kendi hakkını savunmak. Kendi hakkın üzerinden ötekinin haklarını savunabilmek… Demokrasi böyle bir şey işte.
****
Polisin şiddeti ise anlaşılabilir bir şey. Sonunda ülkenin Başbakanı, eylemde olanları çapulcu görürse, polisi de çapulculara dersini verir.
****
Düşünün geçen akşam televizyonda izliyorum. Polisler hızını alamamışlar evin penceresinden gaz atıyor içeri.
Bir göstericiye beş on polis birden saldırıyor.
****
Siyasal iktidar, ilk günden itibaren orantısız güç kullanan polislere emir verenler görevden alınsaydı, Gezi Parkı’yla ilgili mahkeme sonuçlanıncaya kadar projeyi durduklarını açıklasalardı, proje için itirazı olanlarla ilgili görüşeceklerini söyleselerdi, eylemi yapanlara teşekkür etselerdi, iktidarların kendisine oy verenlerin de vermeyenlerin de iktidarı olduğunu açıklasalardı bugün yaşananlar yaşanmayacaktı.
****
Sokakta bulunanların büyük çoğunluğu AK Parti karşıtları tamam…
İçlerinde Ergenekon bağlantıları olanlar var, tamam.
Hükümetin istifa etmesini istiyorlar tamam.
Türkiye’nin vesayet rejiminin geriletilmesinden rahatsız olan eskinin yeniden egemen olmasını isteyenler harekete geçmiş olabilirler tamam.
Kimi gösterici gurupların arkasında uluslararası bağlantılar var, tamam.
Türkiye’nin ekonomik büyümesinden rahatsız olanların, bölgesinde aktör olmasından rahatsız olanların ellerini oğuşturarak yaşananları izledikleri bir gerçek, tamam.
Hatta yaşanılanların daha derinleşmesi için bağlantılarını harekete geçirmiş olabilirler, tamam.
****
İşte tüm bunlar için iktidarın süreci iyi okuması gerekirdi. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın dünkü açıklamaları sürecin yavaş yavaş okunduğunu gösteriyor.
Sıradan bir yurttaşı ve gazeteci olarak bulunduğum yerden ben bunları okuyabiliyorken ilk günden beri AK Parti iktidarının Taksim Gezi Parkı’nın okuyamamasının asıl nedeni kibirdir, şımarılıktır. Kendine oy vermeyenleri küçük görmesidir. Ve ötekileştirmesidir. Ve halen vesayet rejiminin artıklarının devlette, bürokraside, medyada, siyasette varlıklarının devam ettiğini görememesidir.
****
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın biranönce ötekileştirici dilini değiştirmek zorundadır. Aynı zamanda eylemlerde ki ırkçı, nefreti ve şiddeti büyüten dile de dikkat etmek gerekir. Herkesin sorumluluğu vardır. Burası Türkiye. Ve burası burada yaşayan herkesin ayrımsız vatanı. Farklılıklarımızı hukukla teminat altına almadan, eşit ve özgür yurttaşlar yaratmadan bu topraklarda kalıcı bir demokrasi olamaz. Ve yeni bir anayasa her zamankinden daha çok acilen yaşam bulmalıdır.
****
Cumhuriyetin yarartığı sorun olan ve 30 yıldır büyük bedeller ödeten Kürt sorununu çözmek konusunda büyük risk alarak yola çıkan ve ciddi adımlar atan AK Parti iktidarının Taksim Gezi Parkı’nda ki izlediği politikalar çıkmaz yoldur. Ve anlamakta mümkün değildir. PKK ile sorun çözebilenlerin, konuşabilenlerin Gezi Parkı için çözüm geliştirmemeleri, arayış yapmamaları anlaşılabilir değildir. Bu insaların kinini daha da büyütmekte ve ötekileştirmektedir.

Son söz: AK Parti iktadarı vakit geçirmeden, Gezi Parkı projesinden vazgeçtiğini ve düzelteceğini kamuoyuna açıklamalıdır. Gözaltında bulunanların serbest bırakılacağını, orantısız güç kullanan kolluk güçleri hakkında gereğinin yapılacağını ve orantısız güç kullanma emri veren İstanbul Valisi ve Emniyet Müdürünün görevden alındığını açıklayarak eylemlerin bitmesini sağlamalıdır. 3. Köprünün ismi Yavuz Sultan Selim olarak kalmalı, yeni havaalanının ismi de Şah İsmail olarak kamuoyuna açıklamalıdır. Türkiye normalleşmelidir.

Paylaş
Etiketler: AK Parti İktidarıEylemcilerGezi ParkıtaksimTaksim Gezi Parkı
Önceki Yazı

Kim Uyacak Kim Takacak?

Sonraki Yazı

Direniş Derinleştikçe…

Ali TARAKÇI

Ali TARAKÇI

Fast loans with monthly payments near me

İlişkili Yazılar

Ali TARAKÇI

ZEVZEK’in Asıl Amacı Montrö Değilmiş!

14 Mayıs 2021
5k
Ali TARAKÇI

“Ya Hep Beraber, ya Hiçbirimiz…”

13 Mayıs 2021
5k
Zevzek’in Asıl Amacı Montrö Değilmiş!
Ali TARAKÇI

Zevzek’in Asıl Amacı Montrö Değilmiş!

06 Mayıs 2021
5k
Ali TARAKÇI

Twitter Vekillik Düşürdü!

24 Mart 2021
5k
Sonraki Yazı

Direniş Derinleştikçe…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap