Toplu sözleşmelerde…
İşçi iyi rakam ister, bekler.
Hak ettiğine inanır, inandırılır.
Sendikacı rehber vekilidir.
Masaya oturacak, pazarlık yapacak, rakamı koparacak, işçiye “başardık” diyecektir.
Varlığının sebebi budur.
Türkiye’de sendikacılık Ücret pazarlığı üzerine kurulduğundan…
Ya alınacak veya greve gidilecek…
Halka eziyetle yönetime baskı yapılacaktır.
Kalıp değişmediği sürece…
Dün de böyleydi, yarın da böyle olacak.
***
İzmir’de belediyeler sözleşme masasında.
Özellikle belediye şirketleri.
Bir yerel mahkemenin kararı bulunmuş.
Bundan ötürü şirket çalışanları da kendilerini kamu işçisi konumunda görüyor.
Belediyelerde kadrolu işçiden çok…
Şirket işçisi fazla olduğundan tüm işleri onlar yürütüyor.
Şirket işçileri, genelde eş-dost-akraba veya partili.
Yani, hamili kart sahipleri!
***
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile TCDD ortaklığındaki İZBAN grevinde yüzde 17 zam verildi.
Bu oran, kafalara alt limit olarak yerleşti.
Ücret, sosyal haklar bu miktarın altında olmayacaktır.
Ve ilk oturumda belediye başkanlarına iletildi.
Merkez Konak belediyesi görüşmelere başladı.
Sendika kararlılık göstergesi grev kararını kapıya astı, birkaç eylem yapıldı.
Yönetim uzatmadı/uzatamadı, bastı imzayı ama…
Ne kadar zam verildi, açıklanmadı!
“ Mutlu sonla bitirdik” diye duyuruldu.
Gizlenen rakam…
Yüzde 20’nin üzerindeydi.
***
Bu oran Karabağlar belediyesini yaktı.
Parası olmayan, eline geçenle ay sonunu getirmeye çalışan, geçmişte kredi olarak bankadan yüksek faizle çekilen borçları
ödeyen, sabit-orta gelirli mükelleflerinden tahsilâtı toplayamayan Karabağlar belediyesi sendikaya yüzde 18,5 ile kapıyı açtı.
Ama iknaya yetmedi.
Konak çok almıştı, rakam ona ulaşmalıydı.
Derken grev…
İşler durdu, çöpler birikti.
Millet isyan etti, CHP liderinin geleceği gün eylemler olmasın diye…
Yönetimin boynu büküldü, olmayan paranın ödeme imzası atıldı.
Tabii bundan sonrası; kâbus.
Allah yardımcısı olsun Başkan Muhittin Selvitopu’nun.
****
Daha başlangıç.
Sırada Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Buca, Gaziemir, Urla, Güzelbahçe ve diğerleri var.
Bütçe ortada, gelir-gider belli.
Türkiye gerçeğiyle bağdaşmayan zam oranını ya verecekler ya çileyi çekecekler.
***
İşçinin istediği…
Sendikanın kopardığı…
Başkanın imzaladığı yüksek rakamlı sözleşme…
Milletin hakkı hizmetleri durdurur.
Bütçede yatırım payı azalır, sorunlar büyür.
Zaman gelir…
Sandıkta başkanı da vurur, partisini de.
Onlar yolcu, işçi-sendika hancıdır!
***********
