Beyaz bir sayfa açtığımızı düşünelim:
- Ön yargımız yok, nefretimiz yok, iletişim sorunumuz yok,
- Kişilere takılmıyoruz, gereken neyse onu yapıyoruz, gerekirse feragat ediyoruz,
- Pansuman yerine kalıcı ve uzun vadeli olarak sorunu çözmek kökten ameliyat etmek istiyoruz.
- HEDEF: 50. Yılda yeniden dirilmek, sonuca odaklanıyoruz, detaya takılmıyoruz…
Bu yıl ki performansımız:
- Basketbol takımımız ortalamanın üzerinde. 2 nitelikli transferle play-off’dan çıkabiliriz.
- Voleybol takımımız ilk 2 maçta kötü bir performans ortaya koydu, eksiklerimizi tamamlamaya çalışıyoruz. 2 transfere ihtiyacımız vardı. Biri bu hafta biride haftaya tamam.
- Futbol takımımız son 4 haftanın haricinde iyi gidiyordu. Üzerimizde nazar var: kediye çay servisi yapmayı öğretiyoruz ama tam servis başlayacakken fareyi koyverenlere engel olamıyoruz. Hamdolsun Sakarya maçında kötü gidişe dur dedik gibi. Darıca Gençlerbirliği maçıyla da yükselişe geçebiliriz.
- Futbol akademi liginde 5 takımımız eksiklerini gidererek her geçen gün daha iyiye gidiyorlar.
- Futbol ve basketbol okullarımız her geçen gün kalitesini de sayısını da arttırarak devam ediyor.
Gelirlerimiz…
Bu sezon toplamda 3 milyon TL’ye yakın resmi gelirimiz olmasına rağmen neden ayakta duramıyoruz? Çünkü gelirlerimizin tamamı hacze gidiyor.
Gelirlerimiz hacze gitmese kimseden bir şey istemeden ayakta durabiliyoruz.
Şöyle bir tespitim var: basketbolda süper ligde, voleybolda süper ligde ve futbolda PTT 1. Ligde olduğumuzda resmi gelirlerimizle ayakta durabiliriz.
Demek ki en önemli sorunumuz geçmiş dönem borçlarını haletmek, mümkün mü? Elbette…
Geçmiş dönem borçları
Eski dönemden kalma toplamda 100 milyon TL borcumuz vardı…
19 milyon TL’lik vergi borcu affa uğradı ve 1,6 milyon TL kaldı, 36 taksit 72 aya yayıldı.
33 milyon TL olduğu söylenen eski yönetim ve onların kefaletiyle alınan faktoring borçları zaten mahkeme sürecinde, bu süreç birkaç yıl sürecek gözüküyor.
Geriye 50 milyon TL civarı borç kalıyor. Bu borcun ana parası 24 milyon TL. Alacaklılarla pazarlığa oturduğunuzda eminim ki 12 milyon gibi bir rakamda anlaşılabilecek.
Demek ki vergiyi de eklediğimizde 15 milyon TL ile tüm borç temizlenmiş olacak. Az mı? Elbette
çok. Çözüm yok mu? Çözüm kapatmak mı? Çözüm kesinlikle var ve kapatmayı konuşmak bile çok saçma
Stadyum nereye yapılmalı?
Şehir planlama açısından bakınca turizmde iddialı olmak isteyen şehrimiz için bana göre Durugöl doğru bir tercih değil. Çünkü:
- Adı üzerinde burası aslında doğal bir göl,
- Şehrimizin hemen önünde ve 14 günde 3 saat kullanılacak stok işler için değilde canlı ve hareketli işlevler için değerlendirilmeli,
- Zemin etütlerinin iyi sonuçlanmadığını düşünüyorum.
- Seyircilerin stada ulaşmasına ve maç sonrası dönüşlerine ulaşım altyapısının uygun olmadığını düşünüyorum,
- Ülkemiz Kamu hizmetlerinin en büyük düşmanı bu tarz kamusal yatırımların yer seçiminde arsaya bedel ödememek için ücretsiz yer bakmamızdır. Bu alana bedel ödemiyoruz buraya yapalım demek çok anlamsız. Arsaya bedel ödemeyelim diyorsanız benim önerim stadyumun şu anki yerine yapılması.
- Ama ben stadyum tartışmalarına takılmış değilim. Çünkü; stadyum yıkılmadan Ordusporumuz ve amatör kulüplerimiz için gerekli tesisler zaten yapılacak.
- Sorun yok biz oynayacak yer buluruz…
Borçlar nasıl ödenecek?
- Daha önce de yazdım, şimdi kısaca özetleyeyim
- 20-30 dönüm arası bir alanda yapacağımız 200 dairelik bir ORDUSPORLULAR SİTESİ tüm borcumuzu sıfırlıyor.
- Bu arsayı ortalama 2 milyon TL civarına alabiliyoruz. (imar geçmemiş veya yeni geçmiş bir alan) Arsayı iş adamlarımızın bir defa yapacağı fedakarlıkla alabiliriz. Hatta arsa sponsoru olan firmalarımızın isimlerini sitenin içindeki bloklara
- verebiliriz ve reklamlarını sitenin ilgili bloğunun duvarında yapabiliriz.
- Peyzajı, renkleri, spor alanları, rekreasyon alanları ve mimari tarzıyla birlikte tam bir Orduspor sitesi inşa edeceğimizi düşünün.
- Sponsor desteğiyle aldığımız arsamızı % 25’le yap-sata verdiğimizi düşünün. Yap-satı yabancı bir büyük firmaya verelim kimsenin aklına alavere dalavere gelmesin.
- Buradan Ordusporumuza 50 daire düşer.
- 50 daireyi satma sorunumuz olur mu? Hayır…
- Her daireyi 300.000 TL’ye satabilir miyiz? Elbette…
- O zaman neyi bekliyoruz? Neyin kavgasını veriyoruz? Neden kapatmayı konuşuyoruz? Ülkemizde en iyi yapılan şey yap-sat değil mi?
- Şehrimizin kıymetli yöneticilerine ve işadamlarına bir kez daha seslenmek istiyorum:
- SONUÇ İTİBARİYLE HEDEF:
- 50. yılımızda 3 kulvarda en iyisini yapalım: basketbolda şampiyonluk, voleybolda play-off, futbolda üst sıralar…
- Borçlarımızı ödeyelim, tüm Türkiye’ye örnek olalım…
- Resmi gelirlerimizle ayakta duran bir kulüp oluşturalım: tam zamanlı çalışan iyi bir hukukçu, iyi bir mali müşavir ve iyi bir kulüp müdürü olsun.
- Tüm gelirlerimizi ve ödemelerimizi resmi sitemizden ilan edelim. Dolayısıyla doğal bir denetim ağı oluşturalım.
- 3 yıl içinde takımlarımızın: basketbolda süperligde, voleybolda süperligde, futbolda 1. Ligde olmasını sağlayalım. KIYMETLİ OKURLARIM İYİ BİR YÖNETİMLE RESMİ GELİRLERİMİZLE KİMSEDEN BİR ŞEY İSTEMEDEN KENDİ YAĞIMIZDA KAVRULABİLİRİZ.
- Basketbol altyapılarını oluşturalım, voleybol altyapılarını oluşturalım, futbol altyapılarını güçlendirelim.
- Güzelorduspor, Fatsaspor sırayla 3. ve 2. Lige çıksın. Diğer takımlarımız BAL’a ve 3. Lige çıksın. Yukarıdan aşağıya ve aşağıdan yukarıya takımlarımız birbirini desteklesin tamamlasın.
- Okullarımızda beden derslerimiz her öğrencimizde spor kültürü oluşturma içerikli dolu dolu geçsin ve her öğrencimizin en az bir spora ilgi duyması ve amatörcede olsa yapması sağlansın.
- 7’den 77’ye her insanımızı spor yaparak daha sağlıklı olmalarını sağlayalım.
- İlimizi spor turizminde ulusal ve uluslararası bir merkez haline getirelim.
- ÖZET: EĞER İSTERSEK BUNLARIN HEPSİNİ YAPMAK MÜMKÜN.
