Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Aysun GÜL

Kadınlara Atılan İftiranın Adıdır, Sendrom!

Aysun GÜL Yazar Aysun GÜL
09 Ekim 2010
Aysun GÜL
5
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Saçlarında dağlanan kıvrımların kölesi olduğum, işve ve cilvenin amade varlığı. Senin ellerine çiçekler değer, senin gözlerine zamanın terinden aldığın kokusu siner. Varlığını varlığında, yaşadığım âlemin kadınları.

Kadın ve dünyaya bakışın gerçeklerini, kadınların 3’ lü rakamlara olan bakışındaki, yanlış izlenimlerde gidiş gelen yapan, ruhi isyanlarıyla hayatlarına dâhil eden varlıklar. Yaratılışlarından ötürü kadınsal varlıkları, güzellikleri, süslenmeleri, tutkuları, işveleri, sevgileri ve aşkları adına kuran canlıların en narinidir, kadınlar.

“Ebedi bir zihniyet telâşeler de

Yarım yamalak yaşananlar uğruna bihaber ömründen

Sefilliği sefer edip kırınla kalp kırıklarına bastığında

Acısını duyamadan kapayan göz kapaklarını. “ AYSUN GÜL

30 yaş öncesi dönemlerinde, duygusal anlamda yaşadıkları bir ilişki varsa ya da evlilik yapmışlarsa yıpranma olasılıkları daha fazladır. Evlilik içinde geçimsizlik kadının bedenen ve ruhen çökmesine neden olur. İçindeki enerjiyi kaybettiğini zanneden, duygusal canlılar hayattan alacakları güzel günleri, hayata bile bile ikram ederek zaman kaybederler. Birde çocuk olmuşsa ve annelik vasfı da buna eklenmişse eğer, yaşadıkları hayatı kendilerine zindan etmek, artık kaçınılmaz olmuştur.

Varlıklarıyla âleme neşe kaynağı olması gerekirken, her yaşın ayrı sendromlarını yaşayarak bir bakarlar ki zaman kendi lehine işlemiş ve onları saf dışı etmiştir. Evlenmek, anne olmak, eş olmak demek, hayatını yozlaştırmak demek değildir. Her kapıyı sonuna kadar kapamak değildir. Yapabileceklerini ve yapmak istediklerini bir sandığa koyup üzerine dantel örtülerle süslemek hiç değildir.

20’li yaşlara kadar genç kızlığın verdiği hırçınlıkla ve toplumunda baskın tarafıyla kabuğundan fazla çıkamayan kız çocukları, bu yaştan sonraki zamanlarında da evlenip yuva kurmanın hayallerine düşerler. Zamanımızda bu artık ikinci planda gibi görülse de, kadın duygusal bir birliktelik yaşamazsa, yarım kalma endişesiyle yaşar. Kariyer yapmak istemesi ya da kariyer sahibi olması bunları kapı dışarı etmesine asla izin vermez.

“Kabe kokan ellerine sarıldığım an

Kollarında dua olsam bir kez daha

Tavaf etsem bedenini hacca gitsem yüreğinde

Hira kadar yakın olsan bakışlarıma

Seccademe secde etsem dünlerini

Dudaklarımla kavuşsam güz çehrene.” AYSUN GÜL

Er ya da geç bunu yaşama hissiyle, arayışını ve bekleyişi sürdürür. 20’li yaşlar bir kadının karakterini, yeni yeni keşfettiği zamanlarıdır. Bu zamanlarda karar vermesi daha kolaydır. Yaşının da gerektirdiği gibi, bedensel ve kalbi bütünlüğe olan istemlerini anlamaya ve istemeye başlar. Yaratılış gereği de kendini beğendirememe kaygısına düşer.

Aman vermeyen aşırı yapısı gün geçtikçe, güvenebilir miyim’leri! ortaya çıkarır. Ve alacağını kararlarda yanılma ihtimalini büyütür.

Evlilik dönemleri bu zamana rastlıyorsa ve eğer mantıklı bir evlilikte yapmışsa ve duygusal ritmi olmayan bir beraberliğe imza atmışsa, işte 30’ lu yaşlarda bunun patlamasını yaşar. Gitgide yaşlandığını ve hayatından çok şeyin gittiği düşünür ve keşkelerin vahlanmasıyla, yitik zamanlara bir kez daha adım atar ve yanılgılarına devam eder.

Tecrübelerinin arttığı düşündüğü anlarda, kaybedişlerin yüzüne ve saçlarına verdiği sıkıntının telaffuzsuzluğuyla yol almaktan kurtulamaz. Oysaki zamanında yaşından memnun olması bilse! bunları yaşamayacaktır. Hayatın her yaşta ayrı güzelliğini ve tadını bilse! bu kadar eziyet etmeyecektir, kendine.

“Bağımsız zihinlerin bağımlı taciri adın

Özgürlük yoldan çıktı zincirlerini kıralı

Tutunamadan egemen tavırlarına

Yazdıramadan anarşist cümlelerini

Yola koyulalı çok oldu, hür saltanat kurulalı.” AYSUN GÜL

Ve her kadının da bildiği 30 yaş sendromlarını yaşamayacaktır. Ayrıca böyle bir sendrom yoktur aslında, kadınların kendilerine iftirasıdır, bu sendrom. Bir kadın bedensel varlığını ve manevi hükümeti bu devrelerde ortaya çıkarır, aslında. Kadındaki östrojen hormonunun en çok bu dönemde çalışmaya başlaması da bunun tıbbi yönüdür. Bu çok önemlidir. Evet, bir kadın cinsellik bağlamından kendini tanır ve özgürlüğünü bu dönemlerde ilan eder. Kadın olduğunun farkına varır. Yaradılışla ona verilen büyülü karakteri fark eder.

30’lu yaşların İslam’da ki yeri de önemlidir. Her noktada en ritmik anlarıdır, bu anlar. İslam kadının bu döneminin 55 yaşlarına kadar sürdüğünü de açıkça belirtir. Cahili dönemlerde 30 yaş öncesi kadınlardansa, tercih edilen kadınların olgun ve 30 yaş sonrası olduğu da dikkat çeker. Kadın kendini bu dönem de idare etmeyi bilir ve hayata dirençlidir.

Bunun farkında olan o dönemdeki insanlar, evlilik yapacakları kadınları da onların içinden belirlerdi.

“Bunalım başlangıçların abı hayatında

Depresyonist kaygıların sallantılarıyla

Umursamaz paragrafların arasına

Benliğini yazamadan dil sürçmelerine gizlenen

Günahın öpücük kuyusundasın

Yanıtsız şüpheye dahil arka planın da gösterilerin.” AYSUN GÜL

Peygamber; öldükten sonra tekrar dirilişi anlatırken, tüm erkek ve kadınların 30’ lu yaşlarda dirileceklerini belirtir.

İlahi olan ve yaratan Rab, bu yaşın önemini ne kadar çok vurguluyor, dikkatimi çekti yıllar öncesinde.

“Cennet ehlinin cennetteki yaşları 33 olur. Bundan ne fazla ne eksik olmaz. Cehennemliklerinki de öyledir.(bk. İbn Kesir, Vakıa, 56/37. ayetin tefsiri).”

Bunları bilen bir kadın ve erkeğin çağa ayak uydurmak adına, “sürekli sendromlar yaşamak zorundayım, herkes gibi” demesine bir mana veremiyorum. Dediğim gibi sendromları insanlar, kendilerine iftira olsun diye çıkarmışlardır.

Sendromu olmayan hayatlar dileğiyle.

“ÇATMA SENDROMLARINA RUHUN MERDİVENLERİNİN

SENİ YOLDA BEKLEYEN BİR AVUÇ TEBESSÜM VAR.” AYSUN GÜL

Selam ve dua ile kalın.

Paylaş
Etiketler: 30lu yaşlarcinsellikerkekkadınkaygılarsendrom
Önceki Yazı

Derinlerin Korkusu Kâbusa Dönüşüyor

Sonraki Yazı

Türbana Serbestlik Gelir mi?

Aysun GÜL

Aysun GÜL

1977 Trabzon doğumluyum/evli ve bir çocuk annesiyim. yerel bir gazetede ve İnternet bir edebiyat dergisinde yazılar yazıyorum. k.t.u mezunuyum.

İlişkili Yazılar

Aysun GÜL

Kalbin Keşfindeki Mucizevi İlaç: Nefis Terbiyesi

02 Ağustos 2011
5k
Aysun GÜL

İçin İçin İçimizi Kemiren Hatalarımız

31 Temmuz 2011
5k
Aysun GÜL

Dağ Eşkiyalığından Meclis Eşkiyalığına!

29 Temmuz 2011
5k
Aysun GÜL

İnternet Sohbetleri Veba Gibi Sardı Toplumu

23 Temmuz 2011
5k
Sonraki Yazı

Türbana Serbestlik Gelir mi?

Yorumlar 5

  1. Ahmet AY says:
    15 yıl önce

    Bütün bayanların okuması gereken güzellik ve özellikte.

  2. fazilet says:
    15 yıl önce

    Sevgili Aysun,
    Ergenlik donemini tamamlamayan genclerin yaptiklari evliliklerin uzun surmedigi veya evliliklerinin cok kahirli gectigi bilinmektedir.

    Insanin kendisi ve bedeniyle en buyuk sinavi 25 veya 30’da basliyor.30 yas sendromuna yakalanan birinin sonraki sendromlari teget gecmemesi imkansizdir.

    25-35 yas arasindaki cogunluk 30 yas sendromunu kimi agir sekilde kim farkinda olmadan yasiyor.
    30 yas sedromunun da eger birisi 29.5 yasindayim diyorsa ,yasini kucultiyorsa bilinirki 30 yas sendromu baslamistir.
    Bosanmalar 30 yaslarda daha yogunluk yasanir,
    Deprasyonlar bu yasta daha cok artmaktadir.
    30 yas sendromlarinda gec kalmislik huznu, basaramama kaygisi,kendini sorgulama, bulundugu durumu begenmeme,
    halidir.
    Bu tip insanlarda bekarsa evlenememek,cocuk sahibi olamamak yada iyi bir is bulamama gibi kaygilari bulunmaktadir.
    Evliler icinde bumuydu idealim, hayat hep boylemi gececek dusuncesi hemde isleri hemde evlilikleri icin gecerlidir.Hayal kirikligi icinde riskli kararlar alabilir yada bosanabilirler.

    Bu bunalimin sebebi,kendinizi 30 yasinda gormek istediginiz yerin hayaligiyle 30 yasinda bulundugunuz yer karsilastiginda ortaya cikan farktir.
    Sevgi ile…

  3. Dursun Uzun says:
    15 yıl önce

    Size yazılan yorumların birazını okudum. Herkes hemen doktora yapmış kesiliyor. Ben yazınızı beğendim. O kadarını söyleyeyim. Kadınlarla ilgili 5 yıl ara vermeden yaptığım araştırmalar ve 2010 ilk ayında piyasaya çıkan Karıcığım Sevgilim Olur musun adlı kitabımda bütün bunları bilimsel anlattım. Ben kimmiyim 45 yaşında Mersin’de yaşayan 3 harika evlat sahibi 27 yıllık gazeteciyim. Aslında her sitedeki yazıya yorum yazmam ama sizin yazınıza yazma gereği duydum. Size katılıyorum ama söz konusu kadın olunca ikimiznde daha çok eksiğinin olduğunu kabu etmek gerek. Evet Aysun Hanım sizi duyarlılığınız ve yazdıklarınız için kutluyorum. Başarılar.
    İletişim:0324 337 45 56- 0506 484 14 47

  4. AYSUN GÜL says:
    15 yıl önce

    MERHABALAR.
    AHMET BEY GÖZLERİNE SAĞLIK YAZIMA YORUM YAPTIĞINIZ İÇİNDE ELLERİNE SAĞLIK.
    FAZİLET HANIM. BU BİLGİ YÜKLÜ YORUMLARINIZ İÇİN ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM. ASLINDA BU KONU GENİŞ BİR KONU AMA KISALTARAK BU KADARINI YAZABİLDİM.
    BİZ KADINLARIN ERKEKLERDEN DAHA GÜÇLÜ BİR YAPIYA SAHİP OLDUĞUMUZU ANLATMAYA ÇALIŞTIM ASLINDA. BİZE BİZDEN BAŞKASI ZARAR VEREMEZ.
    KADINLAR YARATILAN HİÇ BİR ŞEYİ OLDUĞU GİBİ GÖRMEZLER. ONLARA VERDİKLERİ DUYGUSAL ANLAMLARLA RENK KATARLAR ALEMİ DERYAYA.
    SAYGILAR SUNUYORUM..

  5. Aysun gül says:
    15 yıl önce

    İYİ AKŞAMLAR DURSUN BEY,
    BU GÜZEL VE İNCE YORUMUNUZ İÇİN TEŞEKKÜRLER. LAKİN DEDİĞİM GİBİ BEN SADECE BİLDİĞİM KADARIYLA KADINI ANLATTIM VE BENDE KADINIM . HİÇ BİR NOKTAYI ATLAMADAN ANLATMAK İSTERDİM AMA OKUYUCU SIKMAM İSTEMİYORUM.YAZILARIM ZATEN İSTERE SİTEMEZ UZUYOR.
    AMA BİR KADIN DA ERKEKTE KENDİYLE ALAKALI TÜM GERÇEKLERİ KABUL ETMEYİ BİLMELİ.
    SELAMLAR.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap