Bayındırlık ve Iskan Bakanlığı Müsteşarı Sn Sabri Erbakan’ ın geçenlerde Yapı Denetim Kuruluşları Birliği Derneği İzmir Şubesi tarafından düzenlenen ‘Yapı Denetiminde 5 Şubat Yönetmeliği Sonrası Yaşananlar, Yeni Uygulama Sorunları ve Mevzuatta Yapılması Gereken Değişiklikler’ konulu toplantıda ki konuşmasından alıyorum:
‘İstanbul’daki binaların % 85 i ruhsatsızdır.
Bu itirafı bizzat AKP Hükümetimizin Bakanlık Müsteşarı yaptı. Ne yazık ki gözbebeğimiz, Ülkemizin medar-ı iftiharı Istanbul’umuz %85 ruhsatsız binalardan oluşuyor. %65-70 lerde bildiğimiz bu oranın son dönemlerde %85 lere yükseldiği görülüyor. Neredeyse tamamı.
Bu durumda İstanbul da uğraşıp inşaat ruhsatı almak düz enayilik olur herhalde.
Geri kalmışlığın, çağ dışılığın, laubaliliğinü, illegalitenin, daha açık bir göstergesi olabilir mi.? Bizlerin cebinden inanılmaz bütçeler harcanarak ve çevre-yeşil katledilerek yapılan bir takım hesapsız, kitapsız, oldu bitti derinliksiz projelerle ve bunları anlatan köprü ve billboardlardaki IBB reklamlarıyla oyalanan İstanbullu artık ilkel bir yerleşimde yaşadığının farkında mı.? Önemli bir afet halinde toptan yok oluş yaşayacağından acaba haberdar mı.? Bü güzelim Kentin sonunun hiç de güzel olmayacağının bilincindemi.?
Ben yazıp çizmekten, proje önermekten bıktım ey uyuyan İstanbullular. Boğaziçi, Bağdat Caddesi, Nişantaşı gibi can çekişen birkaç güzelliğe bakıp teselli olamaya çalışmayın, kendinizi kandırmqayın, bu gidişle onlarında sonu yakındır.
Biliyorsunuz Japon yöneticiler onurlarına çok düşkündürler. Ciddi bir fiyasko yaşadıklarında hemen intihar ediverirler. Sakın Başkanımız ve yeniden AKP Istanbul Başkan adayımız Dr. Topbaş üstüne alınmasın, ancak bu tablo bir Japon kentinde oluşsaydı belediye başkanı herhalde çoktan canına kıymıştı.
Başkanım ne yapar bilmem ancak, Ben bir mimar ve kentbilimci Hoca olarak çocuklarımıza %85 i ruhsatsız bir Kenti miras bırakmaktan utanıyorum, hem de çok…….
