Son üç- dört seçimdir, İzmir geneli seçim sonuçlarının ilk gönderildiği yerde, Fuar’da olurdum. Doğrusu kolay değildir orada çalışmak. Yüksek Seçim Kurulu Üyeleri’nin başında dikilirsin, arada bir kovulursun, gürültü, uğultu olur ama sonuçları ilk bilen de sen olursun. Hangi ilçede kim ne kadar fark atıyor görürsün ki, bu da hayli bir adrenalin. Ancak bu kez bu kadar heyecan yeter seçimlere bir başka gözle bakalım diyerek, yakın bir okulda ‘sandık kurulu üyeliği, müşahitlik’ görevi aldık. Sanki daha kolay!!!
*
İlk dikkatimi çeken yaşlılar. O kadar duyarlılar ki, hepsinin ‘vatanımız için hayırlı olsun’ cümleleri dökülüyor ağızlarından. Evladına dayanmış zor yürüyor, kabine tek başına girmek istiyor, çocuklarıyla gülüşüyoruz. Sabah saat 5’te başlayan hareket akşamüstü 17’ye kadar keyifli ve daha bi dolu gözlemlerle sürerken, o saatten sonra iş hayli ciddi. Bir süre sonra görüyorum ki, acemilik var. Sandıktaki herkes işine sadık ama biri iyi niyetli olmasa sayılarla üç-beş oynanabilir. Defalarca sayımla nihayet tutanak tutuluyor.
Gece saat 11.00, yan sınıfa giriyorum, tutanağı nasıl tutacaklarını soruyorlar!!! Burası merkez, İzmir’in göbeği. Geçelim sonuçları nasıl bulduğuma. Şöyle söyleyim çok yorgun buluyorum. Espri bir yana seçimde görev almak da zor, genel kanıları, yargıları değiştirmek de.
İZMİR’DEKİ SONUÇLAR
– Halkın belediyelerde yaşanan sıkıntılara değil, genel seçim olarak gördükleri bu seçimde irade koymaya yöneldiğini gösteriyor.
Demek ki İzmirli seçmene parlak projeler kadar, beklentilerini duygularını anlayarak da yaklaşmak gerekiyormuş. – DSP adayları da iddialarına rağmen varlık gösteremedi, bölen olmaktan öteye gidemedi. – Cemaat, İzmir’de daha çok MHP’ye kaydı, bu nedenle ilçelerin önemli bölümünde MHP oylarını yükseltti. – Aziz Kocaoğlu’nu ‘İzmir yaklaşımı’ üçüncü kez başkanlık koltuğuna oturttu fakat aynı yaklaşım Kocaoğlu’na bayıldıkları bir başkan olmadığını da geçen seçimin altında oy vererek net iletti. Evet, müşahitçilik görevimi hala başarıyla sürdürüyorum!!!
