AK Parti ve CHP’de kongre dönemi
AK Parti ve CHP’de kongreler tüm hızıyla devam ediyor. AK Parti delege seçimlerini geçen yıl bitirdi. CHP yeni yapıyor.
AK Parti delege seçimlerini ilçe merkezlerinde gerçekleştirdi. Çok sorun olmadan halletti. Çünkü orada her şey istişare yöntemi ile çözülüyor. İstişareden çıkmadın mı? Yandın… Ağzınla kuş tutsan seçilme şansın yok. Seçilirsen ilçe başkanı kalma şansın yok. Kalsan da işin zor.
İstişareden çıkan ismin karşısına çıkan, isimler neredeyse hain olarak damgalanmaya hazırlar. Orada ne yapıp yapıp istişareden çıkmaya çalışacaksın. Parti içi demokrasi öyle bir şey işte.
Daha önce de yazmıştık. Partiler, yasa zorunlu kılmasa inanın kongre bile yapmazlar. Kongre takvimleri işlemeye başladığında zorunluluktan dolayı delegeler seçiliyor. Seçilen delegelerin de önüne ilçe yönetimleri konuluyor. Seçilen il delegelerinin önüne de il yönetimleri konuluyor.
Parti içi demokrasi böyle bir şey işte. Sonra genel seçimler, yerel seçimler yapılıyor. Orada listeler bu sefer yine istişare yöntemleri ile yapılıyor. Milletvekilleri, belediye başkanları, il genel ve ilçe belediye meclisleri yine istişare yöntemleri ile belirleniyor. Milletin önüne listeler konuluyor ve tasdik ediliyor. Noter merkezi gibi yurttaş.
Parti içersinde noter, seçimlerde noter… Sonrası mı, işte öyle bir şey.
Avcılar AK Parti’de
ayrı bir liste çıkmayacak!
Önceki akşam AK Parti, Avcılar’da delegeleri ile bir toplantı yaptı. Toplantı yapılan mekanın sahibi CHP’li. Demokrasi böyle bir şey işte.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı üzmemek için liste çıkarılmaması talep edildi partinin büyükleri tarafından. Gazetelere olumsuz manşet olmamak için, 2014’de yapılacak yerel seçimlerde belediye başkanlığını kazanmak için istişare ile ortaya çıkan ismin desteklenilmesi istendi.
Delegeler ne mi söyledi? Alkışladılar. Kararları ne mi olacak? Liste çıkmayacak. Gönülsüz olsa da istişare ile belirlenen isme oy verecekler. İstişare demokrasisi deniliyor buna…
Doğru mu, yanlış mı? Görülen o ki, üç dönemdir Türkiye tarihinin en yüksek oyunu alarak iktidara geliyorlarsa, yerel yönetimlerin büyük çoğunluğu ellerinde ise, doğru olduğunu gösteriyor. Bizim gibi sıradan ölümlülere ne düşer ki? Yaşasın istişare demokrasisi demek…
Beylikdüzü CHP’de,
muhalefet yüzde 30 oy alabildi
CHP’de nasıl oluyor delege seçimleri. Muhalefetin olduğu yerlerde mahalle birimlerinde seçimler yapılıyor. Kıran kırana bir seçim yarışı var. Beylikdüzü’nde kırmızı liste olarak seçimlere katılan muhalefet iki büyük mahallede yüzde yüz fark yiyerek seçimleri kaybetti. Görülen o ki, geri kalan 8 mahallenin birinde (Dereağzı Mahallesi’nde) seçimleri kazanma şansları var gibi.
Beylikdüzü CHP’nin 10 mahallede yaklaşık 6 bin üyesi var. Adnan Kahveci Mahallesi’nde yaklaşık bin 100 üyelerine rağmen delege seçimlerine katılma oranı, yüzde 50. Muhalefetin aldığı oy 154 (yüzde 28), ilçe yönetiminin aldığı oy ise 403 (yüzde 72). Barış Mahallesi’nde muhalefetin aldığı oy 151 (yüzde 29), ilçe yönetiminin aldığı oy 367 (yüzde 71).
Anlayacağınız kıran kırana bir rekabet olmasına rağmen parti üyelerinin yüzde 50’si sandığa gidiyor. Muhalefet yüzde 30’a yakın oy alabiliyor, mevcut yönetim ise yüzde 70 oy alıyor.
Avcılar’da bir mahallede
muhalefet kazandı
Avcılar’da ise kıran kırana bir seçim yarışı yaşanıyor. Hafta sonu dört mahallede yapılan delege seçimlerinde muhalefet sadece Denizköşkler Mahallesi’nde kazanabiliyor. Üniversite, Merkez Mahalleri’nde seçimi mevcut yönetim kazanıyor. Tahtakale Mahallesi’nde ise tek liste oluyor. Muhalefete göre hepsi kendilerinden, ilçe yönetimine göre 15 delegenin üçü muhalefetin…
Merkez Mahallesi’nde üye sayısı yaklaşık 800. Seçime 355 kişi katılmış. Hem de iddialı bir seçim yarışı yaşanmasına rağmen seçime katılma oranı yüzde 44, yüzde 50 bile değil. İlçe yönetimi 191 oy almış, muhalefet ise 164 oy. Delege sayısı 40.
Denizköşkler Mahallesi’nde üye sayısı yaklaşık bin 300. Seçime katılma oranı yüzde 43. Muhalefet 296 oy almış, ilçe yönetimi ise 261. Delege sayısı 55.
Cihangir Mahallesi’nin üye sayısı yaklaşık bin 200. Seçime katılma oranı yüzde 39. Muhalefet 222 oy, ilçe yönetimi ise 241 oy almış. Delege sayısı 52.
Firüzköy Mahallesi’nin üye sayısı yaklaşık 680. Seçime katılma oranı ise yüzde 45. Belediye Başkanı Mustafa Değirmenci’nin listesi 167 oy, Orhan Duran ve Musa Sertel’in listesi ise 136 oy almış. Delege sayısı ise 36.
Tahtakale Mahallesi’ndeki delegeleri ortada kabul edersek muhalefet 55 delege, ilçe yönetimi ise 128 delege kazanmış gözüküyor. 202 delege seçilecek; Ambarlı, Gümüşpala, Yeşilkent ve Mustafa Kemal Paşa Mahalleri’nde yapılacak delege seçimleri çok büyük önem kazanıyor. İki mahallede; Ambarlı ve Yeşilkent’te muhalefet şanslı gözüküyor. Görülen o ki, Avcılar CHP’de kıran kırana bir rekabet yaşanacak gibi.
Seçime katılma oranı:
Beylikdüzü’nde yüzde 50,
Avcılar’da yüzde 43
Delege seçimlerinde CHP’de büyük bir çekişme yaşanmasına rağmen, seçimlere katılma oranı Beylikdüzü’nde yüzde 50, Avcılar’da yüzde 43. CHP Avcılar’da iktidar, Beylikdüzü’nde ise muhalefet. Ve iddia ediyorum. Liste yarışı yaşanmayan yerlerde ise seçime katılma oranı yüzde 30’ları zor buluyordur.
Ve yine iddia ediyorum, ilçe merkezlerinde yapılan seçimlere ise katılım yüzde 10 bile değildir. Büyük ihtimalle ilk gün çoğunluk, ikinci gün ise yeterli çoğunlukla seçimler yapılıyordur. Kaç kişi gelirse gelsin. Birinci günden de kimsenin haberi yoktur, herkese ikinci gün duyuruluyordur.
Silivri CHP’de tarihler değiştirilmiş!
Silivri CHP’de ise tarihlerle oynanıyormuş. Şubat ayında yapılacak diye duyurulan delege seçimleri bu hafta sonuna alınmış. Amaç, muhalefeti hazırlıksız yakalamak. Hadi seçimleri aldınız. Hadi kongreyi kazandınız. Küstürülen partililerle nasıl ortaklaşa seçim yarışları yapılabilir? Yapılabilir mi? Çünkü iddialar havada uçuşuyor. ‘Hırsız, arsız, namussuz, ahlaksız, çapsız, küfürbaz, seçimlerde filancaya çalıştı, partimize oy vermedi’ daha neler neler. Sonra seçimler olacak ve birbirlerine havada uçuşan suçlamalar yapanlar yol arkadaşlığı yapacak, birbirleri için oy isteyecekler, öyle mi? Hadi canım sen de…
AK Parti bilinçli olarak istişare yapıyor
AK Parti galiba bu toplumun düzeyini bilerek, parti içi istişare demokrasisi ile sorunu çözüyor. Ve böylelikle parti içersinde küfürlerin, hakaretlerin uçuşmasına izin vermiyorlar. Rekabet olsa da olmasa da partiye gönüllü(!) üye olmuş insanlar da sandığa gitmiyorlar. Parti içi demokrasi mi? O bize fazla gelir…
Son söz: Parti içi demokrasi denilen şey liste savaşları ile yaşanabilir mi! Yanıtım hayır. Çünkü parti içi seçimler ülkede yapılan seçimler kadar bile demokratik değildir. Neden mi? Genel seçimlere katılan bir parti yüzde 20 oy aldığında seçim sistemine göre aldığı oranda mecliste temsil edilir. Parti içi yarışlarda ise 20-30 oyla seçimleri kaybedenler bir delege bile alamıyor, 20-30 oyla seçimleri kazananlar ise delege seçimlerinin tamamını alıyor. Parti içi demokrasi mi dediniz? Hadi canım sen de…
Ülkede ne kadar demokratik hukuk hâkimse, tüm partilerde ayrımsız o kadar parti içi demokratik hukuk geçerlidir.
Diğeri laf-ı güzaftır;
Hayırlı olsun!..
