Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nuray KAYACAN

İslami Mücadelede Yöntem Sorunu

Nuray KAYACAN Yazar Nuray KAYACAN
14 Haziran 2012
Nuray KAYACAN
0
401
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Yine tartıştık, konuştuk… Sonuç? Döndük dolaştık aynı noktaya vardık. Bir deli kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış durumuna geldi dayandı olay.(parçada geçen deli de ben oluyorum)

Oy vermekle ilgili yazıya tepki geleceğini biliyordum ama bu kadar aşırı olacağını düşünmemiştim, kabul ediyorum. Anlatmak istediğim konu üzerinde araç olarak kullandığım materyal olan konu sanki vermek istediğim mesaj olarak algılandı ne yazık ki. Tevhidi düşünce de olmamakla, müşriklik yapmakla suçlandım ve hatta Müslümanlığımı sorgulamam gerektiği vurgulandı. Katılıyorum; eğer ki bir haber portalını, hem de haksöz gibi bir grubu oy vermeye çağırmak pek de akıllıca ve de tevhidi durmuyor. Ben kafayı yemediysem eğer böyle bir gayem yoktu ve sitenin editörleri de bu şekilde algılasaydı eminim o yazıyı yayınlamazlardı. Gönderilen her yazıyı yayınlamak gibi bir tutum içersinde hiçbir zaman olmadılar.

Gelen yorumlar hatta diğer yazılar yine anlatmak istediğimi anlatamadığımı gösterdi. Bu konuda ki kabiliyetsizliğimin idrakiyle açıkça söylemek istiyorum ki, yazıda ki amaç: iktidar partisini övmek, oy vermeye teşvik, mevcut düzene entegre olunmuşluğun farkında olmaksızın içine girilen duygusal bir halet-i ruh-iyeyle partizanlık yapmak, bunu yaparken de platformun yeni demokratik(!) duruşunu suiistimal etmek değildir.

Davosla ilgili yazı ve akabinde Kılıçdaroğlu’na yöneltmiş olduğum eleştirilerin Akp sempatizanlığı olarak algılanması hasebiyle kaleme aldığım yazının ana fikri: ‘haydi oylar AKP’ye,’ ya da: ‘hurra sandık başına’ değil ‘hangimiz ne düşüncede olursa olsun tavrımız; birbirimizin görüşlerine sayılı olmak, güzel bir dille uyarmak olmalı’ idi ama olmadı.

Ayrıca sormak istiyorum; önümüzde ki seçimler laik jargonun, Kemalist düzenin devamının sorgulandığı bir referandum mu? Yok, ben belediye ve muhtarlık seçimleri sanıyordum da o yüzden soruyorum. Yani çöpümüzün toplanıp, ilçemizin ihtiyaçlarından sorumlu şahıslarla, ikametgâh alacağımız muhtarların seçimi. Yani tepkilere göre ben yanılıyor olmalıyım. Kemalist düzene itaat yemini edecek olmalıyız. Bunca oy kullanan Müslüman rant mı elde etti? Mihmandar arayışındalar bu açık. Açık olan bir nokta da gözden çıkardığımız bir topluluğu doğru yola iletemeyeceğimiz. Kendi içimizdekileri dahi Protestan radikaller olarak gördüğümüz sürece günbegün eriyeceğimiz aşikâr.

Müminler kâfirlere karşı şiddetli, birbirlerine karşı merhametlidirler.

Fakat ne acıdır ki biz birbirimize karşı hiddetli, kâfirlere karşı genel olarak şefkatli olmayı yeğliyoruz. Sanki bir kenarda bekliyor ve aramızdan biri her hangi (ne olursa) bir hata yapsa da üzerine çullansak tarzında bir duruşumuz var. Birbirimizin hatalarıyla kendilerimizinkilerin üstüne toprak örtüyoruz ve arkamıza bakmadan toprağa bulanmış ellerimizi çırparak uzaklaşıyoruz birbirimizden. Soyları tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan tekfircilerimizi bir kenara bırakırsak, bir kalemde birbirini silen, dışlama profesörlerimiz azımsanamayacak boyutlarda. Olaylara ne kadar şablonik yaklaşıldığını göstermek amacıyla anlatılan misal yine aynı şablonik tepkilere mazhar oldu çok yazık. Bahadır Kurbanoğlu ısrarla vurguladı ya; “inşallah hayırlı olmuştur bu tartışma,” diye; gerçektende fevkaladenin fevkinde faydaları dokundu cemaatimize. Birbirimize tahammülsüzlüğümüzün boyutları çıktı ortaya.

Haksözün derslerine ilk katıldığımda sekiz yaşındaydım ve imam-hatip de geçirdiğim yedi yıl boyunca bu grubun ferdi olmam yani radikal düşüncede olmam hasebiyle türlü tenkitlere maruz kaldım. Tarikatlısından, partizanından, ders ortasında öğretmenler tarafından hakarete uğradım. Şimdi ben; tavizci, pragmatist, konformist, uzlaşmacı oldum öyle mi?

“Her horoz kendi çöplüğünde öter!” gerekçeli kararıyla dershaneden yurttan atıldım. Peki, benim çöplüğüm neresi? Üniversitede yıllarında ocular, bucular sırf tevhidi düşüncede olduğum için her türlü hakarette bulundu; biz yaptık onlar bozdu. Biz eylemler düzenledik arkamızdan; “onlar İrancı gitmeyin sakın” diyerek kulis yaptılar. Milli görüşçüler tarafından gözlerimizin önünde tartaklandı arkadaşlarımız. Şimdi ben partici oldum öyle mi?

Binbaşı olan dedemiz sayesinde gayet laik olan aile fertlerimizin saldırılarıyla büyüdük, aile kurduğumuz insanların akrabaları tarafından aynı muameleyi gördük görmekteyiz. Yirmi yıldır haftanın birkaç gününü ayırdığımız ders gruplarında, Seyyid Kutup’u, Mevdudi’yi okuttuk, gerçek islamı hurafelerden ayıklamak için canımızı dişimize taktık, bu uğurda sapık olduk sapkın olduk. Şimdi tevhidi düşünceden kaydım ve hatta Müslüman bile değilim öylemi?

‘Back-round’uma dönüp bakıyorum ve özeti kovulmak. Hatta kendi ideolojimden bile kovuldum, vay be!

Kovulmayı, dışlanmayı kovmaya ve dışlamaya tercih ederim. Gururla söylüyorum ki ben hayatta kimseyi yaptığı hatalar için kovmadım, dışlamadım. İlkokul arkadaşınızla bile görüşebiliyor, hala tebliğ yapabiliyor muyuz? Yoksa huysuz yaşlılar gibi herkesi eleştiriyor, üretmekte sınıfta mı kalıyoruz. Allah’ın merhametine özensek birazda olmaz mı?

Cennet sadece bizim öyle mi? Başkası girmesin diye, sürekli eleği sallayıp düşünlere el mi sallamalı? Yalnız canınız sıkılmayacak mı? Bırakın sohbet edecek birileri daha olsun orada.

Yazımızı teşbih türünde bir hikâye ile noktalayalım. Asr-ı saadette bizim yaşadığımızı düşünelim; Erkam’ın evindeyiz, sayımız kırka ulaşmış. Artık dışarı çıkıp insanlığı tevhide davet zamanı… Ve ne büyük bir şeref ki; o sahabeler biziz. Ne olur sizce? Bence biz bir türlü kırk kişiye ulaşamayız. Birkaç konuda ayrılığa düşer,  aramızdan on kişi ayrılır ve yeni bir yapılanma kurar. Cemaatlerin, hiziplerin sayısı artar ama içimizden hakka çağıran bir grup bir şekilde oluşturulamaz. Çünkü biz ayrılığa düştüğümüz de hükmü Allah’a bırakmayız, birbirimizi yeriz. Sonuç olarak o evden dışarı asla çıkamayız. Diyelim ki çıktık;  maddi ve manevi işkencelere göğüs gerdik. Kimse küfrü söyletemedi dilimize, bizi açlıkla, acıyla da dize getiremediler. Peki sonrası…

Hicret vakti gelip çatınca, kaçımız kabul eder Necaşi’nin ülkesine hicreti? Orası batı, demokrasi var, seküler düzen, biz onlara sığınamayız diyerekten yine yerimiz de saymaz mıyız? Gidenler, geride kalanlar…  Yine ve daima dağılacağız. İlelebet mevcut hükümetler süper güçler bölecek, parçalayacak ve yönetecek. Ve biz küçük dünyamız da mahpus olmaya devam edeceğiz.

Sorun bizim tevhidi mücadele de sekülerleşme tehdidi ile tekfirci reddedici mandalite arasında bir yerler de sıkışıp kalmamız da bence.

BİRBİRİMİZDEN KOPMAYALIM Kİ GÜCÜMÜZ EKSİLMESİN

Selam ve dua ile…

“Harekette birlik olmazsa birlik faydasızdır.” (M. İkbal)

Paylaş
Etiketler: İslamislami mücadele
Önceki Yazı

Vatansever Olmak…

Sonraki Yazı

Erkek Terbiyesi

Nuray KAYACAN

Nuray KAYACAN

İlişkili Yazılar

Nuray KAYACAN

Skandal

11 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Sıkıldık Gayri

10 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Türban Çıkmazı

08 Temmuz 2012
5k
Nuray KAYACAN

Ne Hale Geldik?

03 Temmuz 2012
5k
Sonraki Yazı

Erkek Terbiyesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap