Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Eğitim & Kültür Kültür Din ve Ahlak

İslamcıların Statükoculuğu

Hasan TÜLÜCEOĞLU Yazar Hasan TÜLÜCEOĞLU
10 Mayıs 2021
Din ve Ahlak, Hasan TÜLÜCEOĞLU, Siyaset & Politika
0
403
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

İslamcılardan kastımız, daha önceki yazılarımda değindiğim üzere ‘batı buhranı’ sonrası ortaya çıkan üç farklı batılılaşma yaklaşımlarından birisidir.

Batı’nın belli bir süreçte özellikle kiliseye rağmen kotardığı çoğulcu, demokratik, algı, anlayış ve uygulamaya dayalı yeni yöntem dünya görüşü ve bunun getirdiği sanayi-teknoljoi atılımıyla gelen refah ve üstünlük tezahürleri elbette İslam dünyasını çok etkileyip büyülemişti. Bizim entelijansiyamız genel çoğunlukla, tüm bunları, Batı’nın dine karşı kotardığından hareketle İslam dininin Batı gibi olmada bizi engellediği görüşündeydiler.

Bunlardan İslam dinine, gelenek, örf ve adetlerine bağlı bir cenah diğerlerinin bu zehabını yanlış buluyor; ama batılılaşmanın da gerekliliği görüşünü taşıyorlardı. Dinden uzaklaşmadan, dine karşıt tavır almadan batılılaşma, Batı gibi güçlü olmanın mümkünlüğünden yanaydılar. Bu gruptan bir kısmı sonraki aşamalarda bunu siyasal yolla gerçekleştirme eğilimine girdiler. İslamcılar olarak bahsettiğimiz bu yaklaşımdır.

Ancak Batı’nın gerçekleştirdiği bu süreç, Batı’nın bugünkü durumu, yine üst düzey seçkin konumda bulunan bir grubun öncellikle kiliseye sonrasında kraliyete karşı mücadelesi neticesidir. Bilindiği üzere Batı sınıfsal bir toplumdur. Din adamları, senyörler, serfler, krallar, asiller, burjuvalar, derebeyleri, baronlar bu sınıflardan bazıları.

Bugün hala özgürlük belgesi, demokratik uygulamaların kaynağı olarak dillendirilen meşhur ‘Magna Carta’, halk topluluğunun bir girişimi değildi. Derebeylerinin, yanında kilisenin kralla yetki paylaşımıydı aslında. Kralın sonsuz yetkilerini sınırlamaktı. Halk için değişen bir şey olmamıştı. Cumhuriyetin, demokrasinin, laiklik gibi kavramların ortaya çıktığı Fransız ihtilali bile esasen benzer ögeleri barındırır.

Batı’daki mücadele sınıfsal, sosyal prestij ve ekonomik değildi. Mücadeleyi verenler zaten tüm bunlara sahiptiler. Onlarınki yönetim, güç paylaşımı ve birazda yönetimde adil pay almaydı.
Batıda gelişen bu süreçler esasen sınıfsal bir toplumda belli bir ekonomik güce sahip olan üst düzey sınıfı temsil eden zümreler arasındaki hak, hukuk ve özgürlük mücadelesiydi.

Osmanlı toplumu Batı gibi sınıfsal bir toplum değildi. Belli ayrımlar mevcuttu ancak hanedan dışında Batı’daki gibi doğuştan kotarılmış bir sınıfsal uygulama yoktu. Halktan herhangi bir kimse eğitim ve yeteneğiyle en üst yönetim konumuna gelebiliyordu. Ki bu doğru bir uygulamaydı.

Osmanlı hanedanı Cumhuriyetle birlikte artık yoktu. Önderliğini yaptığı istiklal mücadelesi sonrasında Mustafa Kemal Atatürk, ‘Cumhuriyeti’ kurmuştu. Artık ‘Cumhuriyeti’ kuran bir irade, bu iradeye sahip çıkanlar vardı. Böyle de olmalıydı.

İslamcılar diye isimlendirdiğimiz bu kesimin esasen kökeni geniş halk zümreleriydi. Tabandan gelecek böyle siyasal bir grup iktidar durumuna gelirlerse iktidarın imkan ve nimetlerine kavuşacaklardır. İnsanın doğasında maddi ve manevi doyuma ulaşmak esastır. Batıda kotarılan mücadeleyi zaten belli bir maddi doyuma ulaşanlar gerçekleştirmiştir. Böyle olunca onlar için doğrular, adalet, özgürlükler esastır. Kendi aralarında bunun mücadelesini verip gerçekleştirmişlerdir.

Tüm İslam dünyasında İslamcılar olarak isimleridirilen siyasal oluşumlar Batı’daki toplumsal olguları gerçekleştirme potansiyeline bizce sahip değillerdir. İktidara ulaştıklarında mevcut statükoya kavuşacaklar, bunun verdiği imkanları kullanma adına doğal olarak mevcut işleyişi, statükoyu devam ettireceklerdir.

Bu açıdan İslam dünyasında halk adına Batı’daki sosyo-toplumsal olgular gerçekleşmiyecektir. Gerçekleşse bile bu, Batı’nın yönlendirmesiyle suni olarak ortaya çıkarılan ‘arap baharı’ hareketlerine benzeyecektir.

Burada halk adına diye ifade ettiğimiz yeni bir sosyo-ekonomik atılım ve bunun doğal sonucu gerçekleşecek halkın refah ve mutluluğudur. Geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde halk henüz bu konuma ulaşamamıştır.

Tüm İslam dünyasında ‘batı buhranı’ ve ‘batılılaşma süreci’ bugün hala devam etmektedir. Bu yolda da diğerlerine göre en önde ve öncülükte Türkiye Cumhuryeti olarak biz bulunuyoruz. Devlet yöneticilerimiz ‘batılılaşma sürecimizi’ doğru yönde bir an önce tamamlama çaba ve gayretinde olmalıdırlar. Bunun için de öncelikle bilim gereklidir. Baskının olmadığı, özgür demokrat ortamlarda bilim gelişir, devamında sanayi ve teknoloji çalışmaları gelir ve tüm bunlar belli bir süre sonra halka refah ve aydınlanma olarak yansır

Paylaş
Etiketler: İslamcılardan kastımızİslamcıların Statükoculuğuyeni yöntem dünya görüşü
Önceki Yazı

Hasretim Taştı Annem

Sonraki Yazı

Arab Diyor ki Türk Benim Kardeşim Değil…

Hasan TÜLÜCEOĞLU

Hasan TÜLÜCEOĞLU

İlişkili Yazılar

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor
Din ve Ahlak

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
5k
Devlet ve Ateşten Gömlek
Eğitim & Kültür

Devlet ve Ateşten Gömlek

01 Aralık 2025
5k
Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)
Gündem

Azerbaycan’ın Geldiği Nokta (ll)

29 Kasım 2025
5k
İbadetler Günahları Siler mi?..
Din ve Ahlak

İbadetler Günahları Siler mi?..

28 Kasım 2025
5k
Sonraki Yazı

Arab Diyor ki Türk Benim Kardeşim Değil...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap