Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cumartesi, Aralık 6, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Hüseyin ŞENGÜL

İş Adamı Olmak, Burjuva Olmak!

Hüseyin ŞENGÜL Yazar Hüseyin ŞENGÜL
07 Nisan 2011
Hüseyin ŞENGÜL
1
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bu yazı, TÜSİAD’ın anayasa taslağı üzerine yazımın tamamlayıcı bir unsurudur.
İş adamı ile burjuva aynı olgu değil. Bu, basit bir ayrım da değil. Her iki olgu arasındaki durum, bir ülkenin tarihsel ve siyasal analizini yapmanın temel ölçütlerindendir.

Türkiye’de bu iki olgu çoğu kez aynı görülür. Özellikle Türkiye Solu’nun dünya görüşünün temel noktalarından birini de, liberalizme küfür oluşturur. Eleştiri demiyorum, bilerek küfrü kullanılıyorum. Marksizm’in, liberal dünya görüşünün üzerinden ve onu aşarak oluştuğu fikriyatına pek prim vermeyen Türkiye Solu, liberalizmin birey ve toplumsal hayata dair katkılarını küçümsedi, onu yok saydı. Hatta liberalizme ne kadar küfür ederse, o kadar Marksist olunacağı gibi bir zehaba kapıldı. Böyle olunca da, genel olarak Türkiye Solu’nun büyük bir kesimi, toplum tahlillerinde epeyi yanıldı. Gerçeği değil, kendi kurgusunu gerçek sayarak siyaset yaptı.

Bu genellemelerden somuta gelecek olursak: Türkiye Solu’nun büyük bir kesimi, ülkedeki zenginleri burjuva, devleti de bir burjuva devleti olarak niteledi. Hal böyle olunca, ülkedeki mevcut zebani sistemin, liberalizmin bir sonucu olarak burjuva demokrasisi olduğu gibi saçma sapan bir siyasi görüşe ulaştı.

Tüm bunlar, Türkiye Cumhuriyet Devleti’nin gerçek yapısını çarpıttı, hatta onun gizlenmesine yardımcı oldu.

Her burjuva zengindir ama her zengin, burjuva değildir. Burjuvazi olmadan önce de, toplumlarda zenginler vardı. Ancak burjuva zenginliği, kapitalist toplum yapısının varlığıyla birlikte gelişti. Kentsoylu anlamına da gelen burjuvazinin, bir sınıf olarak çok yönlü nitelikleri vardır.

Bir kere Aydınlanmacı felsefe, bir burjuva hareketedir!
Batı da klasik müziğin gövdesini, burjuva devrimleri oluşturur. Fransız Devrimi’nin dalgaları, Beethoven’ın notalarında uçar.

Resim sanatındaki büyük gelişmeler, mimarideki üsluplar burjuvazinin dünya görüşünden çok etkilenir.

Roman, kentleşmeyle birlikte bir burjuva toplum sanatı olarak doğar.
Siyasette birey hakları ve güçler ayrılığı ilkeleri burjuva toplumunun ürünüdür.
Burjuvazinin felsefi, siyasal, mimari, kentlilik ve sanatsal eylemleri modernizmin ana hatlarını oluşturur.

Tamam, iki büyük Dünya Savaşı da modernizmin ürünüdür.

Tamam, demokrasinin genişlemesi, proletarya ve burjuvazi arasındaki büyük çatışmaların (1848 barikat savaşları, Paris Komünü, sendikal ve sosyal haklar için verilen büyük ve kanlı mücadeleler; 1 Mayıslar, Dünya Kadınlar Günü vb.) sonucundadır.

Tamam, modernite, insanın sorunlarını yeterince çözememiştir vs.
Ama bu durum, liberalizme ve moderniteye küfür etmeyi ve ülkedeki zenginleri burjuvazi saymayı gerektirmez.

Burjuvazi bir sosyalitedir. Nerede bizim ülkemizdeki burjuva sosyalitesi? Sosyalitesini oluşturamamış bir burjuvaziden tam bir sınıf olarak söz edilebilir mi? Nerede bu sınıfın o beğenmediğimiz burjuva demokrasisi?
Yoktur!
Niye?
Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bir burjuva sınıfı devleti olarak kurulmadı, bugün bile o niteliği sahip olmadı da ondan!
Türkiye’de zenginler vardır! Devlet eliyle türetilmiş zenginler. Kimin eliyle zenginleşiyorsan, ona boyun eğersin! Türkiye asker-sivil bürokrat iktidarının karşısında eğilen ve bir türlü burjuvalaşamamış zenginlerin yaptığı da budur.

Ortalık yeni zenginlerden geçilmiyor! Dünya zenginler sıralamasında yer alan zenginlerimize bakın. Çoğunun geçmişi bir kuşaktan öte gitmiyor. Epeyi bir kesimi de taşralı. Bu zenginler eğer bir burjuva kültüre sahip olsaydı, İstanbul bu kadar çirkin olur muydu? Eğer bu zenginler gerçekten bir burjuva sınıf kimliğine sahip olsalardı, siyasetçiler ve bürokratlar bu kadar keyfi davranırlar mıydı? Eğer bir burjuva toplum yapımız olsaydı, öteden beri ülkenin sanatçılarına, yazarına, çizerine, gazetecisine zulüm yapılır mıydı?
Eğer bunlar tam bir burjuva sınıfı olsalardı, örneğin bir üyeleri, Mimarlar Odasını ve Koruma Kurullarını (eleştirilebilir) kapatmayı önerebilir miydi?
Mesele son model arabalara binmek, teknolojinin nimetlerinden yararlanmak değil; mesele, burjuva sınıfı zihniyetine sahip olabilmektir!
Ben, burjuvaziden değil, bu tip zenginlerden ve onların iktidarından korkuyorum.
Keşke bu ülkede sınıf kimliğini taşıyan bir burjuvazi olsaydı ve biz, burjuva demokrasisi içerisinde başka gündemlerle uğraşsaydık. Bugün hala ceberut devlet tarafından çağın gerisinde kalmış sorunlarla uğraşmak çok acı verici!

Paylaş
Etiketler: burjuvazidemokrasiiş adamıTürkiye'de sınıf
Önceki Yazı

İğrenç ve Utandırıcı Kirlilik

Sonraki Yazı

Pişkinlik: Kimsenin Yüzü Bile Kızarmıyor

Hüseyin ŞENGÜL

Hüseyin ŞENGÜL

İlişkili Yazılar

Yeni Bir Anayasa (mı?)
Hüseyin ŞENGÜL

Yeni Bir Anayasa (mı?)

17 Eylül 2023
5k
Çivisi Çıkmış Dünya
Hüseyin ŞENGÜL

Çivisi Çıkmış Dünya

09 Temmuz 2023
5k
Prens ve Hayal Kırıklıkları
Hüseyin ŞENGÜL

Prens ve Hayal Kırıklıkları

11 Haziran 2023
5k
28 Mayıs Seçimi Üzerine
Hüseyin ŞENGÜL

28 Mayıs Seçimi Üzerine

01 Haziran 2023
5k
Sonraki Yazı

Pişkinlik: Kimsenin Yüzü Bile Kızarmıyor

Yorumlar 1

  1. önemli kişilik says:
    15 yıl önce

    iş adamlarının desteklediği chp nasıl sol oluyor nasıl emekçi oluyor.ne reziller bunlar ya.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Bebeğim

Bebeğim

06 Aralık 2025
Güvenlik Görevlisi

Güvenlik Görevlisi

06 Aralık 2025
Aklımda Bir Ses Var

Aklımda Bir Ses Var

06 Aralık 2025
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap