Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Cuma, Aralık 5, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Kemal ÖZER

İnsanlar Kobay mı? Sıkıysa Önce Kendinde Dene

Kemal ÖZER Yazar Kemal ÖZER
10 Nisan 2013
Kemal ÖZER
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Endüstriyel tıpçılarca, hakkında onlarca dava açmış olan Messeque, o davaların hepsini kazanmış biri. Kral Faruk’tan Churchill’e kadar birçok ünlü hastası var onun. O, dünyanın bütün bitkilerinin tüm özelliklerine vakıf bir mütehassıs. Ona, tıp ‘doktor’ demese de, David Rockefeller’e bile kafa tutmuş bu adam, bizim gözümüzde bir hekim.

Messeque şunları naklediyor: ‘Doktora başvurmak ölüme giden koridorun yolunu tutmak, eczane ölümün bekleme odası, ilaç almak ise hastalığın çok ağır olduğunu gösterir. Eski bilge köylüler, ‘hazır ilaçlardan çok korkar ve sağduyularıyla şöyle derlerdi: Herkese de aynı ilaç verilir mi?’

 

Ama artık herkese aynı ilacı bile vermiyorlar. Dahası sağlam gittiğiniz doktordan, kanser yapılmış olarak gönderiliyorsunuz.

 

İsmi bizde mahfuz bir hasta, tıpta “Ankilozan Spondilit” denilen omurga (kemik) eğriliği hastalığı için doktora gider. Özel hastanenin doktoru bu hastaya, aşağıdaki belgeyi imzalatıp sözde bir ‘ilaç’ verir.

 

Buraya kadar her şey normal ama normal olmayan bir şeyler var. Bu sözde ilaç için kobay olarak seçilen hastaya imzalatılan tek sayfalık kâğıt şöyle başlar, ilacın(!) vereceği şifayı(!) anlatmaya:

 

“Sağlığım ile ilgili olarak yapılan muayene ve tetkiklerimin değerlendirilmesi sonucunda;

 

A) Hastalığımın tanısının “Ankilozan Spondilit”olduğu, bu hastalığın bağışıklık sistemini ilgilendiren bir hastalık olduğu, bu güne kadar kullandığım ilaçların hastalığımın ilerlemesini durduramadığı ve hastalığımın hala aktif olarak devam ettiği, bu aşamada … ilacını kullanmam gerektiği ve kullanmadığım takdirde hastalığımın şiddetlenebileceği,

B) Tedavimde kullanılacak olan bu ilaçların bağışıklık sistemi üzerine ve diğer sistemler üzerine çeşitli yan etkilerinin olduğu ve bu yan etkilerin:
  1) Tüberküloz,
  2) Mantar enfeksiyonları ve diğer enfeksiyonlara meyilli arttırabileceği,

  3) Alerjik reaksiyonların olabileceği,

  4) Demyelizan hastalığı gibi bazı nörolojik hastalıkları,

  5) Lenf kanseri,

  6) Solid tümör,

  7) Kan kanseri,

  8) kan değerlerinde düşme,

  9) Kalp yetmezliği,

10) Tosilizumab tedavisi sırasında komplike divertikülit gelişebilir.

 

Bu kadarcık ayıp kadı kızında da olur diyorsanız sorun yok. Lakin bu ölüm ilacını veren kişi “Önce -hastana- zarar verme/Primum non nocere” yeminini yapan bir doktor. Sizce bu doktor yeminine ne kadar sadık kalmıştır?

 

Elbette aşağıdaki belgede adını göreceğiniz doktor, yeminini çiğneyen ilk kişi değil elbet. O, sadece imzalattığı belge elimize gelmiş olan biri. Bu şekilde ilaç firmaları adına, hastaları üzerinde ilaç denemeyen kaç doktor vardır acaba bu ülkede?

 

Kemiğiniz eğri olduğu için (kobay olmayı kabul ettiğinizde), bağışıklık/savunma sisteminizi devre dışı bırakıp, çeşitli kanser türleri dâhil birçok hastalığa maruz bırakan sisteme/endüstriye/çıkar ilişkisine mi ‘tıp’ diyeceğiz?

 

Bu şifa mı, dert mi? Dönüşüme bakar mısınız: Eskiden tedavi edilen yerlere ‘şifahane’ derdik. Artık ‘hasta(ha)ne’ diyoruz.  Bu değişim ne kadar isabetli değil mi? Şifahane hastaneye dönüşünce doğal olarak şifada aradan çekiliyor.

 

Şimdi aklınıza; ‘Bu uygulama yasal mı? Doktor bunu yapmakla suç işlemiş olmaz mı?’ soruları gelebilir. Merak etmeyin, yapılanlar yasal ve doktor da suç işlemiş değil.

 

1468’de kaleme alınan ve Türkçenin ilk deneysel tıp eseri olan Şerefeddin Sabuncuoğlu’nun Mücarreb-Nâme adlı eserinin 19’uncu sayfasındaki; “İlacı önce kendinde dene. Kendinden denemeyeceğin ilacı hastana verme” ilkesinin bir ilaç firmasının hatırına hastasını kanser yapacaklar için pek bir anlamı olmasa gerek.

 

Müdavim okurlarımız konuya dair ‘Deney faresi olmaya hazır mısınız?’ ve ‘İlaç katliamında: Devlet, şirket, üniversiteler el ele’ başlıklı yazılarımızı hatırlayacaklardır.  Tekraren göz atmakta yarar var.

 

Ancak ilaveten;

4 yılda 23.607 kişiyi kurban etmişler!

McTıp: Hasta üretim sistemi

Kanser olmak zorunlu olacak

‘Tıp meslek olduktan sonra ilim olmaktan çıkmıştır*’

Başbakan’a teklif: Devlet ilaç bedeli ödemesin fakat… başlıklı yazılara da vaktiniz varsa bir bakınız.

 

Bu makalelerde de göreceğiniz üzere, önce RTÜK Kanunu’nun 11. maddesi, televizyonlarda her türlü alkol ve tütün ürünlerinin reklâmını yasaklarken, en az alkol ve tütün kadar tehlikeli olan ilaç reklâmını serbest bıraktı. Bu madde; reçete ile satılan ilaçların reklâmını yasaklarken, reçetesiz satılan ilaçların reklâmını ise serbest bırakır. Sahi ülkemizde üzerinde ‘reçete ile satılır’ yazan ilaçların kaçı reçete ile satılır? Bir eczaneye girince istediği ilacı alamayan var mı? Ekmek alıp satmakla, ilaç satmak arasında bir fark var mı? Neden yok acaba?

 

Türkiye 10/3/2011’de yasalaşan ‘6212 sayılı Kanunla onaylanan Biyotıp Araştırmalarına İlişkin İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi’ ne yazık ki hepimizin fareler gibi kobay olarak kullanılmamıza izin veriyor. Adına bakar mısınız ‘insan hakları.’ Ne kadar afili değil mi? İnsan hakları, insan hakları, insan hakları, insan hakları, insan hakları…

 

Sevsinler sizin insan haklarınızı. Sevsinler sizin tıbbınızı ve sevsinler sizin ‘önce hastaya zarar verme’ yemininizi…

 

Aslında;
Haklılar! Çünkü biz akletmiyoruz!

Haklılar! Çünkü biz okumuyoruz!

Haklılar! Çünkü Allah c.c. ‘ne az düşünüyorsunuz’ dediği halde, az değil, hiç düşünmüyoruz.

 

6212 sayılı sözde insan hakları yasası çıkarken yapılan eleştirilerle ilgili Sağlık Bakanlığı “Deney faresi olmanın bir hasta hakkı” olduğunu savunmuş ve 'Ülkemizde yapılan klinik çalışmalar, uluslararası mevzuat çerçevesinde hazırlanan ulusal mevzuatımıza göre yürütülmekte ve çok sıkı bir şekilde denetlenmektedir'' demişti.

 

Bizim ülkemizde her şeyin çok iyi denetlendiğini biliyoruz. Öyle bir denetleriz ki, kim nerede, ne iş yapar, kim ölür, kim kalır onu bile batılıların istatistiklerine bakarak söyleriz. Emin olun iyi denetleniyoruz ama bizi denetlemesi gerekenler değil, hakkı olmayanlar yapıyor bunu. Yaşasın bürokrasimiz, doktorlarımız ve aç gözlü tıbbımız!

 

Eee bizde hak ediyoruz bunu be dostlar! Yanılıyor muyum?

İŞTE HASTAYA İMZALATILAN O BELGE 

ilac-deneyi-k 

Paylaş
Etiketler: Endüstriyel tıpçılarİnsalarkobay
Önceki Yazı

Soyulmuş Bir Ruhtur Afrika

Sonraki Yazı

‘Tek vatan’ ne demek?

Kemal ÖZER

Kemal ÖZER

İlişkili Yazılar

Kemal ÖZER

Hoşça kalın, Allah’a Ismarladık

02 Şubat 2021
5k
Kemal ÖZER

Ya Şimdi Yahut Bir Asır Daha Esarete Devam

17 Ağustos 2020
5k
Kemal ÖZER

‘İlaç’ Savaş ve Suç Ürünüdür

14 Mayıs 2020
5k
Kemal ÖZER

Kemalizm: Türkiye’nin Çıkmaz Sokağı

05 Mayıs 2020
5k
Sonraki Yazı

'Tek vatan' ne demek?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

Türkiye’nin Ortak Geleceği: Birlik, Kimlik ve Toplumsal Dayanıklılık Üzerine Kapsamlı Bir Düşünüş

05 Aralık 2025
Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

Nasıl Bir Toplum Olduk. Birinin Ak Dediğine Diğeri Kara Diyor

05 Aralık 2025
Ve Bilirsin

Ve Bilirsin

05 Aralık 2025
Yaşlı Adam Yanıyor

Yaşlı Adam Yanıyor

05 Aralık 2025
Yörüklerin Harika Öğütleri

Yörüklerin Harika Öğütleri

05 Aralık 2025
Sen veya Sizlere

Sen veya Sizlere

04 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,

Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap